Bölüm 1:Yağmurlar Yağsın

39 4 2
                                    

Uçuşan perdeler ve dışarıdan gelen büyük gürültüden yastığımı kafama kapatarak kurtulamıyordum. Yorganımı belli belirsiz bi şekilde savururken güç bela açtığım gözlerimi pencereye çevirdim. Neler oluyordu öyle? Uyanmam gereken bir saatte olduğumu düşünmüyorum. Daha doğrusu gökyüzü uyanma Allah'ın belası dercesine griye boyanmış.Neden bilmiyorum ama çocukluğumdan beri hep bir oyunun içinde olduğumu ve hayatın bu oyunda bir an önce 'game over' olmam için çabalayıp durduğunu düşündüğümden yağmurlu ve gri bir sabahın da hayatın beni yıldırma çabalarından biri olduğunu düşünmüştüm. Ama bu sabah sabah yüzümü güldürmekten başka bir işe yaramadı zira ben tam da bu havaların insanıyım işte. Güneş ışıklarının eziyet edercesine yüzüme düşmesindense gök gürültüleriyle uyanmayı tercih eden bir insan... Sonunda kendimi ayağa kaldırıp banyoya yöneldim. Gözlerimin çapaklı halinden nefret ediyorum. Yerinden çıkarırcasına ovalayıp hızla odama döndüm. Ev ahalisinin uyandığımı farkedip kendimi yumuşak yatağıma tekrar atmaktan alıkoyması şu an için istediğim bir durum değildi. Telefonumu elime aldığım gibi WhatsApp'a girdim

Best kişisinden 9 mesaj:
Best:
Pişşşt 00.22
Heyyy 00.22
Nerdesin kız sen 00.23
Uyudun mu bu saatte 00.23
Günaydıııınnnn 08.57
Uyan artık 08.57
Bak ne dicem 08.57
Caddeye gidelim bugün senle hava da serin 08.58
Gezeriz, alışveriş de yaparız hem hadi koş koş 08.59

Te Allah'ım ya. Ne bu heves bu heyecan bu kızdaki anlamıyorum ki. Sanırsın Şanzelize Caddesi'nde turlicaz.Neyse neyse o günlerde gelir inş. Da bu yağmurlu havada annemden nasıl izin alıcam şimdi ben. Derin bir iç çekip 'bakarız' diye cevapladım. Anında mavi tik olan mesajıma cevap gecikmedi.

Best:Ne bakarız ya kalk şu yerinden ben gelip kaldırıcam. 10.30

Siz:Tamam tamam 2 gibi bizim evin önünde ol o zaman yağmır kesilsin. 10.30

Best:Görüşürüzzz💗.

Siz:Görüşürüüüüzzzzz💕.

Güne başlama zamanı geldi çattı. Gelişigüzel topladığım yatağıma şöyle bir bakıp çıktım. "Şükür uyanmış birileri. Öğlen oldu hanımefendi."Arkam dönük bir şekilde masadaki sürahiden kendime su doldururken gözlerimi devirdim." Saat 11 bile değil anne ne öğleni? "Bir süre cevap vermezken ben de suyumu içip saçlarımı topladım." Babam yok mu?"" Çıktı erkenden. İşleri varmış lokantada."Hafifçe başımı sallayıp anneme baktım. Hayal'le dışarı çıkacağız biz"Elindeki örgüyü gözünün önünden indirip dinlediği örgü örme videosunu durdurdu. Ne ara edindiğini bilmediğim bu alışkınlığı annemi telefona bağlamıştı.Lokantada, dernekte ya da altın günü arkadaşlarıyla birlikte olmadıkları zamanlarda hep bir şeyler örüyordu. "Hiç izin almak falan yok tabii. Ayrıca bu havada ne gezmesi?" Sıkıntılı bir şekilde iç çektim. "Söylüyorum ya işte . Caddeye kadar gidip gelicez. Hemen çıkmayacağız zaten yağmur kesilir o zamana." "İyi kahvaltı hazır mutfakta" Kolayca halletmiş olmanın verdiği rahatlıkla mutfağa yürüdüm. Yürüdüm derken iki üç adım attım işte. Ben de isterim üç beş katlı köşkümüz olsun mutfakla salon arası mesafe yürüyüşe müsait olsun ama hayat işte.Kahvaltımı bitirdikten sonra bulaşıkları yıkayıp dizdim. Örgü işleriyle uğraşıyor olmasa annem çoktan gelip temiz yıkamadığım hakkında söylenirdi ama neyse ki o mutfağa girmeden ben evden çıkardım. Havanın açmaya başladığını görünce ani bir karar değişikliğiyle Hayal'e mesaj attım.

Siz:Gel hadi hemen gidelim. 09.02

Best:15 dakikaya ordayım. 09.04

Yumuşak bir şekilde düşeceğine emin olduktan sonra telefonu yatağa fırlattım. Kırdıkça yenisini alamayız sonuçta di mi dikkat etmek lazım. Dolabın iki kapağını da sonuna kadar açtım ve karşısına oturdum. Sonuç :siyah kot pantolon, siyah tişört, kot ceket. Hızlıca üstüme geçirdikten sonra saçlarımı sağlam bir at kuyruğu yapıp siyah küçük sırt çantama cüzdanımı atıp kapıya gittim. "Ben çıkıyoruuummmm! " O sırada kapı çaldı. Düşünmeden açtığımda karşımda terli bir Ömer duruyordu. Kafamı yana eğip gözlerimi kısarak konuştum."İğrenç görünüyorsun." Acemice göz devirdi. "Halı sahadan geliyorum abla." "Bu saatte?" İçeri geçerken cevap yetiştirmeyi ihmal etmedi. "Herkea senin gibi tembel değil." Ayakkabılarımı giyerken cırladım. "Çok konuşma be!" Annem hızla kapıya geldi. "Ne bağırışıyorsunuz kapının önünde? Mİllet sizi dinliyor.Senin bu halin ne?! Doğru banyoya!" Gözleri Ömer'e çevrilmişti. "Gidiyorum ben görüşürüz." ."Görüşürüz."Devamında gelecek olan öğütleri dinlemeden merdivenlere yöneldim. Asansör beklerken annemin harika sapıklı teorilerine karşı almam gerken önlemleri duymak istediğim bir şey değildi. Apartmandan çıktığımda Hayal karşımdaydı. Gülümseyerek ona doğru koştum. Yıllardır görüşmemiş gibi sarıldıktan sonra şöyle bir süzdüm onu. Siyah tayt, salaş kahverengi bir kazak giymişti ceketini kolunda tutuyordu. Kumral bukleleri omuzlarından aşağı düşüyordu. Sırıttım. "Güzel kızsın he. Oğlum olsa alırdım seni." Alayla gözlerini devirdi. "Diyene bak.Deli. " Konuşa konuşa vardık caddeye. O mağazadan bu mağazaya annemin deyimiyle deli danalar gibi koşturduktan sonra Hayal hanımcımın aklına insan olduğumuz geldi de yemek yiyeceğimiz bir yere oturduk sonunda. Söylediklerimiz gelir gelmez gömüldüm ben tabii. Hamburgerden koca bir ısırık alırken kafamı kaldırıp şaşkınlıkla Hayal'e baktım:"Yesene kızım. Ne yapıyorsun sen o telefonla?" Şu an benim hamburgere baktığımdan daha içi gitmiş bir şekilde bakıyor. Ne yapıyor bu kız? Duymuyor bile. "Ne var kız bunda?" Telefonu elimden çekmemle irileşen gözlerini bana doğrı dikip sahte bir kızgınlıkla konuştu. "Ya ne yapıyorsun?Gösterecektim şimdi" Telefonu çevirip baktım. "Oha!" Kafasını eğip sırıttı. "Anladın mı şimdi ne olduğunı bu kadar bakacak?" Kız haklıydı şimdi. Yiğit yeni fotoğraf yüklemişti. Bir şey diyim mi? Çocuk benden güzel! Hemen düşüncemi sesli hale getirdim. "Lanet olmasın böyle işe! Çocuk benden daha güzel!"Yiğit okula geçen senenin sonlarında gelmişti. Yani bir dönemden daha az bir süredir onu tanıyordum. Aslında... Pek de tanıyorum sayılmaz. Sadece aynı sınıftayız işte. Ama bence arkadaş sayılırız. Sonuçta konuştuk falan. Sayılırız sayılırız. Kıkırdadı." Aman neyse neyse zaten okula bir hafta kaldı.Açılınca görürüz bol bol. "Bir an oldukça ciddi bir şekilde bakıp gözlerimi kısarak sordum:" Yoksa sen... Sen hoşlanıyor musun bu çocukta... "Ağzım iki el tarafından kapatılınca küçük bir şok geçirdim." Ya... Ya... Hayal ölüyordum! "Gerçi ben bunun imkansız olduğunu biliyordum ama olsun. Sormuştum işte ne vardı üstüme atlayacak." Abuk sabuk konuşma. Hem ayrıca... Ayrıca benim Metoş'um varken... "Salak salak havaya doğru bakerken küçümser bakışlarımı üstüne diktim." Ne var, ne bakıyorsun öyle? Bilmiyor musun sanki? "Surat ifademi değiştirmeden alayla elimi salladım."Biliyorum biliyorum da...Benim bilmem bir şey ifade etmiyor onu diyorum. 3 sene oldu 3! Yetmez mi bu kadar?" Omuz silkti. Ne Mete'ymiş anlamadım ki. Mete dediğimiz çocuk bizim yan sınıfta. Tam bir serseridir kendisi.Ne yazık ki benim zavallı kankam bir serseriye vurulmuş durumda.Kaldığı dersler bir yana koca bir dosyayı kaplayacak disiplin cezaları ve daha başka bir sürü şey... Daha da fenası henüz Hayal'in adını bilmiyor... "Zeliş Teyze'm kahrolur bunları duysa."Yapmacık bir acıtasyonla" Affet anne! Kızın bir serseriye vuruldu."derken kocaman bir kahkaha patlattım.Etraftaki insanlar şu an bu insalık dışı sesin nereden geldiğini düşünüyor olabilirler. Şöyle bi göz gezdirdim önüme döndüm." Rezil oldum senin yüzünden. "" Benim ne suçum var ya? "Daha fazla bu konuyu konuşmamak için telefondaki resme geri döndüm. "Bulamadın ki şöyle akıllı uslu birisini." Patatesleri ağzını tıkıştırdıktan sonra durup yutmayı bekledi." Nereden biliyorsun akıllıymış usluymuş? "Diğer fotoğraflarını da inceleyip profilinde gezinmeye başladım. "Ne bileyim. O olmasa bile sen bulsaydın akıllı uslu birini işte. Hem... Öyle görünüyor. Gözleri güzel ayrıca. Göz önemli mevzu bak. Çocuğun gözleri bile benden daha güze..."Cümlemi bitiremeden gözlerim tepsilerimizi almaya gelen garsona takıldı. Bi dakika.. Ne? Hayal'in pörtlemiş bakışlarını üstümde hissediyordum. Ama şu an dönüp onunla bff bakışması yapacak durumda değildim. Şaşkınlıkla bir kelime döküldü ağzımdan:
" Yiğit..."

"Naz?..."

✴️✴️✴️

Selammm🙋🏻‍♀️Bu hesabı Bff'imle birlikte açtık. Hikayemizi iki çok yakın arkadaş Naz ve Hayal'in ağzından olmak üzere ayrı ayrı yayınlayacağız. Ama birini okursak yeter diye düşünmeyin çünkü farklı şeylerden bahseseceğiz. Bu yaz tatilini birlikte Hayal ve Naz ile birlikte geçireceğiz yani.

BEKLENMEDİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin