Çook çabuk gelen bir bölüm. Normalde yarın atacaktım ama dayanamadım. Şimdiye kadar yazdığım bölümler arasında en iyisi olduğuna inandığım bir bölüm oldu. Çok severek atıyorum umarım sizde seversiniz. Keyifli okumalar
NF - Paralyzed
"Telefondan bir sonraki dersimin saatine bakıyordum sonra birine tostladım. Beni bilirsin Taehyung hep birilerine tostlarım. Pardon dedim yoluma devam edecektim. Edemedim"
Heyecanım karşısında Taehyung yüzündeki gülümsemeyle beni izliyordu.
Dersten sonra hemen Taehyungu aramış ve eve çağırmıştım. Bu olayı içimde tutamazdım. Derstede zor dayanmıştım zaten.
"Sonra işte 'Hatırladım seni' dedi bir ses. Taehyung yemin ederim tam o an kalbimin durduğunu hissettim. Yemin ederim o an heyecandan bayılacağımı düşündüm. Beni hatırladığını söyledi. Harika bir andı"
"Dostum seni unutması imkansızdı. Gecenin bir yarısı herifin evinin önünde kedi kovaladığını söylemiştin ona nasıl unumasını bekledin"
Gözlerimi devirirken "Hevesimi kırma Taehyung. Bu benim için büyük bir olay." Tae gülümserken "Tamam tamam anlat sonra ne oldu?" Diye sordu. Sonra bir iki saniye durup kaşlarını çattı "Bugün dersi olmadığını söylememiş miydin sen?"
Durdum biraz. Bugün perşembeydi. Perşembe günleri dersi yoktu emindim. Ama sonra ara ara perşembe günleride okula uğradığı geldi aklıma. "Bazen geliyor. Hoseok'un dersi var ya. Sonrasında beraber çıkıyorlar. Zaten Hoseok'un çıkış saatiydi. Neyse konumuz bu değil. Konuştuk öyle olmayan kediden. Aramış bulamamış sabahta süt bırakmış içsin diye. Çok tatlı değil mi bir kez daha aşık oldum."
"Yaa çok tatlıdır eminim. Aptalın teki o Jungkook. Gerçekten aptalın teki."
Taehyung Yoongiyi pek sevmezdi. Hem benden dolayı hemde her gece farklı kızla geziyor olması onu sinir ederdi. Ona göre kadınlar tek gecelik taka bileceği bir kravat değilmiş. E haklıydı da ama bu konuda yapabileceğim bir şey yoktu. Yoongi'nin şerefsizin teki olduğunun bende farkındayım.
"Kes şunu Taehyung. Kedi için kapısının önüne süt koymuş."
Yinede ona aşıktım ve şerefsiz olsada iyi biriydi. Taehyung'un önü kötülemesine göz yumamazdım. Şerefsizse bile bunu ben söylemeliydim.
"Kedi için süt koyması her gece başka bir kıza sütünü içirdiği gerçeğini değiştirmiyor."
Sinirle kaşlarımı çatmış ve "Siktir git Taehyung. İğrençsin." Demiştim.
Fakat haklıydı. Yoongi hemen hemen her gece başka bir kızla birlikte oluyordu. Aşık olduğum dudaklara başka kadınların dudakları değiyor, sadece bir kere tuttuğum eller başkalarının bedenlerini okşuyordu.
Bu benim canımı yakıyordu elbette ama yapabileceğim bir şey yoktu. Ona engel olabilecek bir seviyede bile değildim. Ben Yoongi'nin hiçbir şeyiydim.
Zihnime düşen gerçekler gözlerimi doldurmuştu. Zavallının tekiydim. Zavallının tekiydim çünkü sadece benimle konuştuğu için bile kalbim yerinden çıkacak hale geliyor heyecandan titriyordum. Adımı bile bilmiyordu daha. Sadece beni biliyordu. Bende kedi peşinde koşan aptal biriydim işte.
"Hey neden doldu gözlerin birden" diyen Taehyung'a bakmış ve "Beni asla sevmeyecek Tae. Beni asla sevmeyecek çünkü erkeklerden hoşlanmıyor bile. Ve bense burada sadece benimle konuştuğu için mutlu oluyorum. Kim bilir hangi kız var şu an yanında"
"Şş Jungkook. Üzgünüm bu konulara hiç girmemem gerekirdi."
"Bu konulara girmemen yaşandıkları gerçeğini değiştirmiyor ki. Gerçekler bunlar." Burnumu çekerken kendimi çok kötü hissediyorum. Taehyung bana iyice yaklaşmış ve kollarını sıkıca sarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AppleTree| Yoonkook
Fanfiction"Elma ağacının altında gözyaşlarımı silen çocuğa deli gibi aşıktım ben."