birinci bölüm

4.9K 215 170
                                    

herkese merhaba!!

otuzdan fazla bölümü olan bu kitabımı düzenlemeye başladım ve mantık hatalarını, yazım yanlışlarını ve cringe olduğunu düşündüğüm yerleri düzeltip bu kitabı sizin için daha çok tahammül edilebilir bir kitap haline getirme kararı aldım ahshsjdjajdkakd

bu ansızın olan yolculukta kitapta yapacağım iyileştirmeler daha önce kitabı okuyan okuyucularım için tekrar okumalarına gerek kalmayacak şekilde olacak, o yüzden baştan başlamanıza gerek yok aşklarım.. tabii tekrar okumak isterseniz orası ayrı.. acaba bodyguard tekrar ve tekrar okunmak istenen bi' kitap mı ki?? neyse..

bu arada kitabın kapağında seokjin'in yanında blackpink üyesi kim jisoo var. ben bu kitabı yazarken başroldeki kız karakteri i am not a robot dramasındaki başrol kız olarak hayal ettim ve ismini kitapta 'mina' olarak yazdım. jisoo'nun kapakta olması yeni oldu ve normalde eski kapakta sadece seokjin vardı. başroldeki kızın ismini jisoo olarak değiştirmek istemedim sonuçta otuz dört bölüm boyunca adı hep mina'ydı ve herkes bu isme alıştı.. o yüzden neden kızın ismi 'jisoo değil de mina?' diye sormayınız lütfen❤

umarım hikâyeyi seversiniz, lütfen çokça destek olmayı unutmayınn❤

keyifli okumalar dilerim herkese🌷

🍃

"Baba bir korumaya gerek yok."

Babam söylenmemi duymazdan gelerek elindeki gazeteyi okumaya devam ederken, ben ise şu evde ciddiye alınmadığım kaçıncı an olduğunu bilmediğim bu can sıkıcı durum yüzünden neredeyse ağlayacak bir haldeydim. Bir elim belimde, diğer elimi ise gelişigüzel sallayarak sözlü olarak anlatamadığım derdimi beden diliyle destekliyordum ama babam asla oralı olmuyordu. Bu ayağımı sertçe yere vurmama neden oldu.

"Baba? Tanrı aşkına duymuyor musun beni? İstemiyorum koruma falan ya, neden anlamıyorsun?!"

Babam nihayet başını gazeteden kaldırdığında öfkelenmeye başladığını görebiliyordum, öyle ki gazeteyi kapatıp masaya sertçe bıraktı ve kaşlarını çatmaya devam etti.

"Bu evde son söz ne yazık ki sana ait değil," diyerek bana haddimi bildirmeye çalıştı. "O yüzden bir koruman olduğuna alışsan iyi edersin Mina-ah."

Gözlerimi baygınca devirdim ve hemen yanına oturdum. "Baba, yirmi iki yaşındayım ve sen kabullenmekte zorlansanda bir yetişkinim. Ayrıca kendimi koruyabiliyorum. Yapma nolur."

İtiraz istemeyen bir sesle "Fikrimi değiştiremezsin," dedi kafasını iki yana sallayarak. "Kararımdan dönmeyeceğim."

Yanaklarımı şişirdim ve bir hışım yanından kalktım. O kararından dönmeyecek olabilirdi, ben de en az onun kadar inatçıydım ve bir yolunu bulup bu korumayı atlatmayı planlıyordum. Bu nasıl mümkün olacaktı bilmiyorum, belki de para karşılığı korumanın işi bırakmasını sağlayabilirdim. Bu durumda babam belki ona iki katını verirdi, hoş ben de üç katını teklif ederdim. Neyse bu kısır döngüye girmeden kurtulmayı istiyordum bir şekilde işte.

Ben kendimi koruyabilirdim. Yani... tamam geçen hafta bir grup gaspçıyla yaşadığım ufak çaplı (!) bir olay olmuştu ve ben birazcık (!) yaralanmıştım ama neyse ki çantamı onlara kaptırmamıştım. Sonuca odaklanacak olursak, günü iyi kurtarmıştım.

Ama saygın bir ailenin kızı olduğum için başıma gelen bu olay babamın adeta sinirden deliye dönmesine neden olmuştu, deliye dönmüştü çünkü o gaspçılar hâlâ yakalanmamıştı. Neyse, babam kendince kırmızı alarmlar yakmış ve bana bir korumanın gerekli olduğuna karar vermişti.

bodyguard 🍃 kim seokjinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin