Animyoung Güneşi |HwiTae/Taehwi| BXB

0.5

Saat geç oluyordu ve Hwiyoung kaybolduktan sonra bir daha görünmemişti. Denememe rağmen ona ulaşamamıştım fakat ne yapacağımı bilmeden öylece oturmak daha zordu.

Hayatımda bir kaç gün öncesine kadar bana "bir animeyi kurtaracaksın"deseler herhalde gülmekten bayılırdım.

Taeyang--" Ben daha anime bile okumadım ki. Normal insan statüsü kadar bile bir bilgim yok bu konu hakkında. Ne yapacağım? Nasıl yapacağım? "

Düşünmekten uyuyamıyordum. Acaba RoChan ikilisine söylesem bana yardım edebilirler miydi? İkisinin de hayal gücünü ve zeka seviyesini düşünürsek bu mümkündü.

Ne yapacağımı bilmeden tekrar uyumaya çalışma aşamasına döndüm. Uyumalıydım ama içimde ki hüzün buna izin vermiyordu.

Taeyang--"Acaba şu an ne yapıyordur? Keşke gelsen yanıma Hwiyoung, keşke konusabilsem seninle. Ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum ama içimde sadece büyük bir ağlama hissi var. Kötü bir şey olmuyordur değil mi?"

Offf delirecektim. Nasıl duyguları tadiyorum böyle ben. Normal bir öğrenciydim, normal bir hayatım vardı. Fazla düz diye şikayet etmiştim ama bu kadar heyecan bana fazlaydı. Tek düşünebildiğim onu kurtarmaktı ne olur bir çıkış yolu bulabileyim.
.
.
.

------------------Rowoon'dan---------------------

Sabah olmuş gene her zamanki gibi o güzel(!) okulumuza gitmek için hazırlanmaya başlamıştım.

Chani'nin sızlanmalarını dinleyerek geçirdiğim bir sabahı da aşmaya çalışıyordum.

Rowoon--"Onu yapma Rowoon onu oraya atma Rowoon gel Rowoon git Rowoon. Bana bakın küçük bey ben sizin köpeğiniz miyim acaba? Ayrıca hyung nerede hyung. Saygısız velet."

Chani kafama terliği atarak cevap vermişti. Ya hem suçlu hem güçlü. Ben nasıl bununla aynı eve düştüm. Bücür..

Chani--" Peki HYUNG sonra arkandan attıklarını ben toparlıyorum. O yüzden konuşma hakkım var. Yani kusura kalma da bir kazak giyeceksin yerde 12 tane ceket 2 tane kazak 7 tane pantolon var. Niye niye? Ayrıca hadi onları anladım diyelim tıraş köpüğü niye burada hem de açılmamışlar! "

Ya ne yani? Allah Allah, bunun için laf ediyor ya.

Rowoon--" Tamam biraz dağıttım diyelim, sen ne yapıyorsun? Sende dağıtıyorsun sütten çıkmış ak kaşık. "

Ben cümlemi  bitirdikten sonra mutfaktan yanıma gelip gözlerime bakmaya çalışarak konuşmaya başladı. Çalışarak diyorum çünkü boyu yetmiyor maglum. (Y/Z:dkdhakhxkahskagxkagksgakagakgyxkagdksgalhdkshwlgsks bu arada ikisi de biasim niye Chani bu kadar gömüldü bilemedim.)

Chani--"Bana ortalıkta dağınık bıraktığım tek bir şey göster. Hadisene."

Etrafa biraz bakindiktan sonra hiçbir şeyini göremediğim için gözlerimi devirerek başka yere baktım.

Chani--"Ev arkadaşıyız ama her şeyi ben yapıyorum. Bak hem hazırlandım hem ortalığı topladım hem kahvaltı hazırladım. Sen ne yaptın peki? Ben sana kızmıyorum. Sadece ben bu kadar bir şeyler yapmaya çalışırken senin bu vurdumduymaz oluşun bütün işi bana yıkışın artık canım sıkıyor. "

Tamam kabul etmek gerekirse.. Haklıydı ve ben ne diyeceğimi bilemiyorum.

Rowoon--" Tamam biraz daha dikkat ederim, üzgünüm. "

Chani ile tekrar göz göze geldiğimizde şaşırdığını gördüm. Sonuçta hakkını yiyemezdim.

Chani--" Sadece birbirimize yardımcı olalım istiyorum."