Old Friend (4)

575 51 38
                                    

"O salağa ne yaparsam yapayım vazgeçiremedim. Acaba onun gibi bir ezikle çıkmayacağımı ne zaman anlar?"

"Kestiğin o nazik prenses rolüne düşmüştür belki." dedi kızlardan biri. Zhu Hong kıkırdadı.

"Zhao Yunlan dışında herhangi birisini yeğlerim." bir an duraksayıp ileriyi işaret etti. "Onunla çıkacağıma şu ağaçla çıkarım daha iyi."

Zhao Yunlan sabahın ilk ışıklarıyla gözlerini araladığında gördüğü bu geçmişe dayalı rüyaya anlam vermeye çalıştı. Belki de Zhu Hong'u görmeseydi eski mutsuz günleri zihnine sızmayacaktı. Zaten Yunlan, Zhu Hong'un bu dolaylı, acımasız reddedişinden sonra kendisine yeni bir imaj çizmeye karar vermişti. Genç kadının onu tanımayıp flört etmesi bu muazzam değişiklik yüzündendi.

Yunlan, bugün üniversiteye gidecekti. İçinde aynı anda yeşeren heyecan ve huzursuzluk birbirine karışmıştı. Kafası çalışmıyordu, düzgün düşünemiyordu ama hazırlanması her zamankinden uzun sürdü. Her ne kadar duygularına hakim olmak konusunda kendisine söz vermiş olsa da özenle hazırlanmış, her zamankinden daha etkileyici bir hale bürünmüştü. Saatin git gide ilerlediğini fark ettiğinde küçük ayrıntılarla uğraşmaktan vazgeçti ve motoruna atladığı gibi üniversitenin yolunu tuttu.
Ona yıllar gibi hissettiren bir yolculuktan sonra okula girebildiğinde tedirgince üzerini düzeltti ve Shen Wei'in odasına ilerledi. Koridorda sallana sallana yürüdüğü sırada kendisine seslenen kişi bir anlık sinirlerini zıplattı.

"Kun Lun!" diye cıvıldadı Zhu Hong. "Bu adam daha da yakışıklı olamaz diyordum ama olabiliyormuşsun." beğeniyle tepeden tırnağa süzdü onu. Zhu Hong, Yunlan'ın ilk aşkıydı fakat artık genç kadının varlığı ona sinirden başka bir şey getirmiyordu. Eski, kötü günleri hatırlatmaktan başka bir işlevi yoktu.

"Teşekkür ederim." dedi gevşek tavrıyla.

"Araştırman için geldin değil mi? Burada yeniyim ama sana yardım edebilirim!" diye şakıdı kişisel alan saygısını hiçe sayarak git gide yaklaşırken. Yunlan geriye doğru bir adım atıp kibarca reddedeceği sırada omzuna konan bir el onu yaşadığı işkenceden kurtardı.

"Teşekkürler Zhu Hong, Kun Lun benim için geldi." Shen Wei'in ani süper kahraman girişi Zhao Yunlan'ın bir anlığına da olsa tüm duvarlarını yerle bir etti. Minnettar bir şekilde gülümsedi. Zhu Hong'un memnuniyetsiz bir tavıra bürünen yüzü bir an ikisini de güldürecek gibi oldu ama kendilerini tuttular.

"Size iyi çalışmalar." diyen genç kadın topuklarını sertçe yere vurarak uzaklaştı. Zhu Hong'un uzaklaşmasının hemen ardından ikisi de keyifle kıkırdadılar.

"Teşekkür ederim." dedi Yunlan, Shen Wei'nin gözlerine bakarken. Shen Wei bir an için kızarır gibi oldu ve gözlerini kaçırdı. Hızla kendisini toparlayıp Yunlan'a baktı.

"Onunla aynı havayı solumak bile senin için işkenceymiş gibi bir halin vardı, dayanamadım karıştım." Yunlan, Shen Wei'nin onu yönlendirdiği tarafa sorgusuz sualsiz ilerliyordu bir yandan.

"Beni gerçekten kurtardın." dedi hafifçe gülümserken. Shen Wei, Yunlan'ın bu gülüşene kaçamak bir bakış atmakla yetindi.
Odasına geçtiklerinde biraz araştırma için muhabbet etmiş, ardından havadan sudan muhabbete dönmüşlerdi. Saat ilerlemeye başlayınca Yunlan vedalaşıp gitmişti. Shen Wei, bir süre odasında öylece oturdu. Zihninde sürekli olarak başa saran muhabbet aptalca sırıtmasına sebep oluyordu.
Zhao Yunlan, Shen Wei'ye iyi gelmişti. Bu dalgacı adam Shen Wei'yi içinde kıvrandığı umutsuzluktan rahatça kurtarmıştı. Belki de ilk defa Shen Wei kardeşinden başka bir insana bu kadar bağlanıyordu.
Ettikleri her muhabbet, birlikte geçirdikleri her bir dakika Shen Wei'de daha önce hiç tatmadığı bir duyguya yer açıyordu. Belki de daha önce bu duyguyla tanışmadığından olsa gerek Yunlan'ın kendisi için neden bu kadar önemli olduğunu anlayamıyordu. Kendi duygularını yabancılıyordu.

Shen Wei düşüncelere daladursun, koridordaki koltuklarda oturan bir genç geçen her saniye biraz daha sinirleniyordu. Mingyang Jiang, Zhao Yunlan'ı bilgi toplasın diye kiralayan kişiydi. Bu genç adam Shen Wei'ye önlenemez bir tutku duyuyordu. Bu tutkusu sapkınlık seviyesini fazlaca geçmiş olsa da oyunculuk yeteneği sağ olsun onu tanıyanlar bunu masum bir sevgi sanıyorlardı.
Mingyang Jiang, Zhao Yunlan okula giriş yaptığı andan itibaren onu uzaktan izlemişti. Shen Wei ile birbirlerine attıkları kaçamak gülüşler gözünden kaçmamış, tüm sinirlerini zıplatmıştı. Uzun zamandır sapıklığını yaptığı Shen Wei'nin yeni mimikleriyle tanışıyordu. Shen Wei, Zhao Yunlan'ı bayağı bayağı seviyordu ve bu, Mingyang'a göre ikisini de öldürmek için yeterli bir sebepti.
Mingyang Jiang, çoktan kafasında dönmeye başlayan planlar yüzünden gülümsedi. Yakın bir zamanda hem istediğine kavuşacak hem de çok eğlenecekti.

Selam!
Mingyang Jiang'ın bizim çok sevgili Lao Chu'muzun gerçek adı olduğunu biliyor muydunuz? Açıkçası, aklıma isim gelmeyince onu kullandım. Bence iyi de oldu.
Neyse, umarım beğenmişsinizdir!

Medya: Mingyang Jiang

Medya: Mingyang Jiang

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
For A Week (Weilan BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin