Shen Wei, yüzündeki maskeyi düzeltti. Kasvetli yeraltı şehrinin kulak tırmalayan uğultusu kalbinin endişe ile sıkışmasına sebep oldu. Da Qing güven vermek istercesine omzunu sıktı.
"Birkaç adım arkandayız, merak etme sana bir şey olmasına izin vermeyiz." diye fısıldadıktan sonra birkaç adım geriye doğru yürüdü ve ciddi bir şekilde ikisine eşlik eden Zhu Hong'un hizasına geldi. Shen Wei derin bir nefes aldı ve duruşunu dikleştirdi. Asil bir şekilde ileride görünen kasvetli saraya doğru ilerlemeye başladı.
Da Qing'in, yılan kabilesinin şefi olarak tanıttığı kişi Zhu Hong'du. Genç kadın geçmişte yaptığı şeyler yüzünden utanç içerisinde gibiydi. Shen Wei'den af diledi ve yardım etmek için gönüllü olduğunu söyledikten sonra sorun çıkartmayacağına dair yeminler etti.
Shen Wei, onu durdurmak zorunda kaldı. Genç kadının yaklaşmakta olan savaşı durdurmak için yardımcı olmak istmesini anlıyordu, sonuçta onun evi ve insanları da zarar görecekti fakat sevdiği adamın kalbini bu denli kırdığı için onu asla affetmeyecekti.Geçtikleri dar sokaklardaki insanlar onları fark edince tedirginlikle kıpırdanıyor, arkalarından fısıldaşıyorlardı. Shen Wei, endişeli olduğunu saklamak adına kapşonunu biraz daha çekti ve yüzündeki maskeye dua etti.
Karanlık saraya adımını attığında oldukça yaşlı görünen bir adam tehditkar bir şekilde yaklaştı. Shen Wei omuzlarını dikleştirdi ve başını hafifçe yukarı kaldırdı. Da Qing ve Zhu Hong, Shen Wei'nin yanındaki yerlerini aldılar. Yaşlı adam hafifçe gülümsedi.
"Görünüşün yanıltıcı olduğunu bilecek kadar yaşadım." dedi ve ellerini beline yasladı. "Söyleyin bakalım. İki Yashou ve bir Haixing insanının burada ne işi var?" Shen Wei bir an afalladı. Nasıl anlamış olabilirdi ki?
"Bir teklif için buradayız." dedi Da Qing taviz vermeyen bir tavırla.
"Dur tahmin edeyim. Barış teklif etmeye geldiniz?" Da Qing yutkundu. "Böyle bir şey olmayacak, gidin buradan."
"Konuşmamıza izin verin lütfen." dedi ve maskesini çıkarttı Shen Wei. Dürüst bakışları yaşlı adamın afallamasına sebep oldu. "Sadece beş dakika." yaşlı adam teslim olmuş gibiydi. Bir süre sessizce üçlüyü inceledikten sonra başını onaylar bir şekilde salladı. Shen Wei derin bir nefes aldı ve konuşmaya başladı...
Diğer yanda Zhao Yunlan, hem Shen Wei için endişeleniyor hem de işin kendisine düşen kısmını yapıyordu. Dedektiflik işi sayesinde sahip olduğu tüm bağlantıları ve gizli kalması gereken bilgileri kullanıyordu. Zhao cephesinde herşey iyi gidiyordu fakat Shen cephesinde işler o kadar aydınlık değildi.
Yaşlı adam, yaptıkları konuşmadan sonra kibarlaşmış ve üçlüyü misafir etmeyi teklif etmişti. Üçlü mecburen kabul etmişlerdi, şimdi ise Dixing'in karanlık ve dar sokaklarında dolaşıyorlardı.
Shen Wei'in maskesi hala yüzündeydi. Koşuşturan askerler ve öfkeli sivil halk umutlarını kemirse de pozitif kalmaya çalışıyordu. Dixing halkı Shen Wei'yi bir Dixing insanı olarak tanımıştı."Bay Shen." dedi yaşlı adam sakince sarayın içine yürüdükleri sırada. "Barış teklifinize neden sıcak bakmadığımı anlıyorsunuzdur artık. Dixing halkı, yüzyıllardır Haixing insanlarının ne kadar kötü olduğuna dair asılsız hikayeler ile kandırıldılar. Buraya tıkılışımızı hep onlara bağladılar."
"Fikirlerini değiştirmeyi deneyemez miyiz?" diye sordu Shen Wei kibarca. Yaşlı adam başını olumsuzca salladı.
"Denemedim mi sanıyorsunuz?" yılların yorgunluğunu taşıyan yüzüne Dixing'in sokakları kadar karanlık bir ifade çöktü. "Yıllarca onlarla konuşmaya çalıştım, beni ezip geçtiler. Asla dinlemediler." derin bir nefes aldı. "Yukarıda nasıldır bilmem ama burada insanlar güçlü olanı dinlerler."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
For A Week (Weilan BxB)
FanfictionÖzel Dedektiflik Bürosu'nun kudretli ve zeki şefi Zhao Yunlan hayatında aşka yer olmadığına emindi fakat yakışıklı yüzünün ve taklit ettiği duyguların arkasına sığınarak yaşadığı hayat bir gün aniden son buldu. Profesörüne saplantılı olan bir genç b...