Official Chief (12)

301 27 11
                                    

Öğrenciler kara tahtanın önünde dikilen ince uzun silüete odaklanmışlardı. Zarif profesör yüzündeki nazik gülümsemeyle ders anlatıyordu. Dersin içeriği oldukça karışık olmasına rağmen genç adamın anlatma şekli herşeyi anlaşılabilir kılıyordu.
Tahtanın önünden ayrıldı ve öğrencilerin arasında dolaşmaya başladı.
Yaramaz bir öğrenci kendisinden uzakta oturan arkadaşına bir not fırlatmaya karar verdi, not yazdığı kağıdı buruşturup attı. Öğrencinin planlaması kusursuzdu. Kağıt, profesörün tam arkasından geçip gidecekti ama planlamadığı bir şey gelişti.
Shen Wei, notu mükemmel bir refleksle yakaladı. Kağıdın geldiği tarafa bakmamıştı bile.

"Dersimde böyle şeyleri onaylamıyorum." dedi kibar bir şekilde ve anlatmaya devam etti.

Shen Wei, son bir haftadır maruz kaldığı yoğun eğitim sayesinde reflekslerini fazlaca geliştirmişti. Sahip olduğu yeni gücü ise kolaylıkla kullanabilir hale gelmişti.
Onlara yardımcı olmak için çabalayan iyi huylu Dixing insanları sağolsun bayağı hızlı ilerliyordu. Başta, parmağını bile süremediği rakipleri şimdi onun karşısında birkaç saniye bile dayanamaz hale gelmişlerdi.
Bu gelişme Shen Wei'den çok Zhao Yunlan'ı memnun ediyordu. Başta, sevdiğine zarar gelmesinden ölesiye korkuyordu fakat şimdi içi rahattı. Ona zarar gelmeyeceğini biliyordu.
Yine de canı sıkkındı.
Zhao Yunlan, üst rütbedeki tanıdıklarından sıklıkla uyarı alıyordu. Topladığı küçük ekibin devlet işlerine bu kadar çok burnunu sokuyor oluşu onları rahatsız ediyordu fakat kendileri yaklaşmakta olan savaşı durdurmak adına uzun ve sıkıcı toplantılar yapmaktan başka bir işe yaramıyorlardı. Bu yüzden Zhao Yunlan bu küçük ekibi resmiyete taşıması gerektiğini düşünerek başvuruda bulunmuştu.

"Özel Soruşturma Departmanı." demişti kodamanların sıkıcı toplantılarından bir tanesine kendisini zorla davet ettirdiği bir gün. "Özel olarak seçilmiş nitelikli insanlardan oluşan bir ekip. İnsanların korktuğu, açıklayamadığı olayları çözmek için." her ne kadar mantıklı olsa da reddedilmişti. Sözde devlet büyükleri bu oluşumun sahip olacağı güçten korkmuşlardı fakat saçma bir bahanenin arkasına sığınmışlardı.

"Böyle bir oluşum yetersiz olur." demişti içlerinden birisi. "Küçük ekibinle bunu başaramazsın." fakat Zhao Yunlan vazgeçmemiş ve küçümsedikleri o ekibi iş üzerinde görmeleri için onları ikna etmişti.
Büyük gün gelmişti.

Zhao Yunlan Lin Jing'in laboratuvarında sıkıntılı bir şekilde oturuyordu. Zamanın gelmesine az kalmıştı ve Shen Wei hala ortada yoktu. Saatine bir göz attı ve sevdiğini aramak üzere telefonunu cebinden çıkarttı ama geç kalmıştı. İçeriye giren siyah takımlı kodaman sürüsü tedirgince ayağa kalkmasına sebep oldu. Geniş laboratuvarda bulunan herkes put gibiydi. Xiao Guo, Lao Chu'nun kolunu koruma beklercesine tutmuştu, Lin Jing, elindeki teknolojik zımbırtıyı masaya bıraktı ve kalçasını masaya yaslayıp kollarını kavuşturdu. Zhu Hong uğraştığı bilgisayarın başından kalktı ve Da Qing, kedi formunda üzerinde yattığı dolaptan atladı. Yere indiği anda insana dönüştü ve uykulu bir şekilde ensesini kaşıdı.

"Yedi kişi olduğunuzu sanıyordum." dedi bir tanesi küçümser bir şekilde konuşarak. Zhao Yunlan cevap vermek üzere ağzını açtığında odayı dolduran soğuk, siyah sisin ortasında bir silüet belirdi. Shen Wei, Dixing'e giderken giydiği siyah cüppenin içindeydi. Yüzündeki işlemeli maske onu daha ihtişamlı kılıyordu. Zhao Yunlan sonunda gözlerini Shen Wei'den ayırabildiğinde o kibirli adamların tedirgince gözlerini kaçırdıklarını gördü ve gülümsedi.

"Geç kalacaksın sanmıştım." dedi Yunlan sevecen bir şekilde. Shen Wei ona kısa bir bakış attı. Zhao Yunlan, Shen Wei'in dudağının hafifçe kıvrıldığını gördü ve gülümsedi.

"Siz?" diye geveledi adamlardan bir tanesi.

"Siyah pelerinli elçi." dedi Lin Jing saygıyla. "Bizim huzurumuzu sağlamakla görevli bir Dixing insanı." takım elbiseli adamlar belirgin bir korkuyla titreştiler. Yunlan yarım ağız gülümsedikten sonra ciddileşti. Tam söze girmek üzereydi ki Lin Jing'in mobese sistemlerine yerleştirdiği alarmlar deli gibi ötmeye başladı.

"Neler oluyor?" diye sordu Yunlan hızla ekranlara ilerlerken. Lin Jing birkaç tuşa bastığında bir grup Dixing insanının tatsızlık çıkardığına şahit oldular. Hepsi gerilmişti.

"Nerede bu?" diye sordu Shen Wei mobese görüntülerini izlerken. Lin Jing adresi söylediğinde genç profesör geldiği gibi sislere karışıp gitti. Siyahlı elçi, birkaç saniye sonra ekranda boy gösterdi. Oldukça eğitimli görünen Dixing insanlarını kolaylıkla hakladı ve hepsini bir araya toplayıp siyah sisin içine attı. Kodamanlar, şok içerisindeydiler. Sessizlikle geçen birkaç dakikanın ardından Shen Wei, geldiğinin habercisi olan soğukluk ile birlikte odaya girdi. "Oyun oynayacak zaman kalmadı." dedi Yunlan'a hitaben. "Harekete geçmemiz gerekiyor."

"Haklı." dedi takımlı adamların en yetkilisi gibi görünen kişi öne çıkarken. "İkna olmak için görmemiz gerekenden fazlasını gördük." omzunun üzerinden arkasındakilere baktığında aralarından birkaç tanesi onaylar gibi kafa salladılar. "Bugünden itibaren, Özel Soruşturma Departmanı resmi bir kurumdur. Tam yetki ve sınırsız erişimle göreve başlamanız uygun görülmüştür." dedi ve duraksadı. "Özel Soruşturma Departmanının tüm sorumluluğu...?" ekip, birbirlerine baktı. Adamın aralarındaki yetkili kişiyi sorduğunu anlamışlardı.

"Zhao Yunlan." dedi Lin Jing hepsinden bakışlarıyla onay aldıktan sonra.

"Özel Soruşturma Departmanının tüm sorumluluğu Şef Zhao Yunlan'a aittir." adam yarım ağız gülümsedi. "Kurtarın bizi bu beladan." dedi ve laboratuvardan çıkmak üzere arkasını döndü ama duraksadı. "Şef Zhao, tüm bunlar bittikten sonra size rahatça kullanacağınız bir bina ve son teknoloji ürünler temin edilecek." dedikten sonra peşindekilerle birlikte gözden kayboldu. İçeride bir bayram havası vardı. Shen Wei, tek bir parmak hareketiyle normal kıyafetlerine döndü ve neşeyle ona gelen sevgilisine sarıldı. Lin Jing ve Da Qing tezaruhat ediyorlardı. Guo Changcheng sevinçle Chu'ya sarılmıştı. Chu, bu ani samimiyet karşısında afallamış gibiydi. Zhu Hong ise kenarda gülümsüyordu.

"Sevincinizi bölmek istemem ama." diyerek dikkatleri üzerine çekti Shen Wei. "Az önceki saldırı kasıtlıymış. Dixing'deki sevgili arkadaşımız hazır olup olmadığımızdan emin olmak istediği için bir grup süikastçi yollamış." duraksadı ve derin bir nefes aldı. "Dixing'de isyan var. İnsanlar geçidin açılması için ortalığı birbirine katmış durumdalar. İşin kötü yanı yaşlı dostumuzun söylediğinin aksine sayıları bayağı bir fazla."

"Gitmeliyiz." dedi Lao Chu ciddiyetle. "Süikast ekibi şimdiden dedikoduları yaymaya başlamıştır bile. Etkili bir giriş yapmamız gerekiyor." Zhao Yunlan düşünceli bir şekilde başını salladı.

"Herkesi meydandan toplamasını söyledim. Girişimiz yeterince etkileyici olacak zaten." dedi Shen Wei siyah sis eşliğinde pelerine bürünürken. "Bir planım var."

Son zamanlarda derslerim iyice ağırlaştı. Bu sene üniversitede son senem olduğu için derslerden başka bir şeye fazla yoğunlaşamıyorum üzgünüm. Elimden geldiğince dikkatimi vererek yazmaya çalışıyorum ama kafamın karıştığı yerler oluyor. Hatalarım affola,

umarım beğenirsiniz!

For A Week (Weilan BxB)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin