O gün hoşlandığı çocuğa yine kekelemiş, saçmalamış daha sonra kız arkadaşlarının gazabına maruz kalmıştı. Bunalıp kendini dışarı atmış, dalgaları seyrediyordu.
Her dalga gemiye çarparken, onu yıpratan bu hisleri alıp götürmesini diledi bu koca denizden.
Notalar duyuldu ardından, bu dalgalara eşlik eden, kalbini sardığını hissettiği notalar. Gözlerini tellerin üstündeki ellerle buluşturdu.
'parmaklar, bir sanat eserinin üzerinde dans eden parmaklar, ustaca dans eden parmaklar.'
Ses kesilmiş, parmaklar dans etmiyordu. Ellerin sahibine baktı, kalbine ulaşan eller. Kalbine işleyen, denizin bir parçası gözler. Kalbi gibi dalgalanan, saçlar.
gözlerini hiç denizinden ayırmamış
müzik hiç durmamış
kalbi hiç yavaşlamamış
boğulmak için kollarını açmış
Ve o deniz, bir gülümseme bahşetmiş kendinden bir parça olmak üzere olan balığa.
——
ona kocamaaan sarılmalısın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sea || lukanette
Fiksi Penggemar'parmaklar, bir sanat eserinin üzerinde dans eden parmaklar, ustaca dans eden parmaklar.' -- 26 temmuz 2019 ona olan sevgimin taşması - cümlelerimi hissedip kocaman bir denizin küçük balığını koruduğu gibi her kelimemi saran o kıza sevgilerimle. @f...
