mezuna kalacağımdan artık sıkı yönetime giriyorum ondan oy sınırını bir günde geçemeyeceğiniz şekilde yapmam lazım, kusura bakmayın. 100 oy = uzuun final bölümü 🥺
On yedi ay.
Jimin kapıyı açınca yerde küçük bir koli bulmuştu. Üzerinde geldiği adres yazmıyordu. Yorgunca açmış ve vücudunun korkuyla donmasına neden olmuştu, uzun süredir olmadığı gibi.
Omzunun üstünden etrafını kontrol ettiği on yedi ay.
Kutunun içinde iki tane çizilmiş ve pislenmiş polis rozeti duruyordu. Bir tanesinin üzerine kan sıçramıştı.
Jimin içindekileri karton kutuya geri itti, nefesi titrek, parmakları uyuşuktu.
Bundan sonsuza dek kaçamayacağını biliyordu.
Haberleri yakından takip etmişti ama Jimin'in durdurabilmek için her şeyinden vazgeçtiği olaydan neredeyse hiç bahsedilmemişti bile. Başarılı olduğunu biliyordu- Seokjin ona mafya ailelerinin Wu'larla buluşmanın sahte olduğunu anladığını ve basılması planlanan buluşmaya gelmediklerini söylemişti. Yavaşça, her mafya ailesi birbirleriyle ilişkilerini kesmiş, bazıları da direk Wu'ların altına girmişti. Jimin, yıllardır üzerinde uğraşılan bir operasyonu mahvetmişti.
Suçluluk hissediyordu ama pişman değildi.
Jimin, maalesef Jungkook hakkında hiçbir şey duymamıştı- halkın gözünden tamamen kaybolmuştu. Kuzeni, Wonwoo'nun Jeon'ların iş sektöründeki şirketlerinin başına geçeceği kararlaştırılmıştı, en azından legal olan tarafına.
Jimin, Japonya'da küçük, şirin, şehir dışındaki bir kasabaya yerleştirilmişti. Çok az Japonca biliyor olmasına rağmen yakınlarında yaşayan birkaç tane Koreli vardı ve onlar çok yardımcı olmuşlardı.
Ailesinden ve evinden bu kadar uzakta olmak çok kötüydü, umuyordu ki kendisi için fazla kederlenmemişlerdi veya kendisi kadar canları yanmıyordu. Onun o patlamada öldüğünü sanıyorlardı, en azından kaydedilen böyleydi, şu an aslında ölüydü.
Ama bu yeni hayat- Jimin buna katlanamıyordu.
Eğer Jeon'lar, özellikle Jungkook, gözaltına alınabilirse bir ihtimal Güney Kore'ye geri dönebilecekti ama şu sıralar onun hakkında bir şey duydukları zaman nadirdi. Bahsedildiği haber sayısı yok denecek kadar azdı, sadece onun varlığını doğrulayan ufak bilgiler- ve tabi ki güzel, kanlı çiçekler kazınmış kurbanlar. Aynı o iki dedektif gibi.
Kesinlikle Jimin'i avlamaya geliyordu ama. Jimin başından beri Jungkook'u kandırmıştı, daha azını beklemiyordu. Aptalca, küçük bir kısmı affedilmek istiyordu, Jungkook'un onu buradan çekip almasını, ama bir mafya liderinden af almak kolay olmuyordu. Hatta hiç olmuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the lesser evil | jikook [çeviri]
Fanficjimin bir mafya üyesine aşık olur, ama aynı zamanda bir polis ihbarcısıdır. o sadece doğru olanı yapmak ister. archive of our own sitesinden ©️ Rose_gold715