gizli numara: sen ~ texting

t z l t

gizli: kerhaneci naber
Akif: aynı işte senden
gizli: yuvarlanıp gidiyoruz be ne olsun
Akif: üç çocuk annesi gibi konuşuyorsun yine
gizli: öyle denebilir
Akif: bilmediğim bir şey varsa söyle ben öyle üç yavrucağın hakkına girmem
Akif: beni bu günaha sokma gizli
gizli: başarılı, bu konuşmalara falan tam benlik
gizli: kız sen giderek bana benziyorsun
Akif: üzüm üzüme baka baka..
gizli: bu son yazdığını görmemiş gibi yapıyorum
gizli: ne yapacaksın hafta sonu
Akif: kesin bilmiyorum Ekin koyda etkinlik var bir şeyler diyordu oraya gideceğiz sanırım
gizli: nE
Akif: ne ne? sen ne yapacaksın
gizli: biz de koydaki etkinliğe gideceğiz, aslında şaşırmamam lazım
gizli: kırk yılın başı bir etkinlik var kimse gelmemezlik yapmaz diye düşünüyorum
Akif: yani.. neyse hafta sonu birlikte olacağız demek ki
gizli: yani muhtemelen
gizli: kütüphaneye gideceğiz, sonra görüşürüz (:
gizli(çevrimdışı)
Akif: senin bu izlerin kim ya gideceğiz gidiyoruz falan (gönderilmedi)

haftasonunu:;-

"İnci senin şimdi sevgilin burda falan asmazsın dimi beni, Bartuyu assan olur ama ben beni beni Cenkini bırakıp gitme tamam mı"  ben burda  sırtımdaki çantayı taşımakla  uğraşıyorum herifin bana dediği şeye bak.  "Akif benim sevgilim değil Cenk" Bartu yine bize aptalmışız gibi bakıp hızlı hızlı çadırını kuracağı yere geçti. Bazen bu çoçuğun bizden nefret ettiğini falan düşünmüyor değilim. Şule olmadığı ve tek başıma kalkacağım için tabii çadırımı onu çadırının dibine kuracak hatta ona kurdurtacaktım. Korktuğumdan değil tabi ama.. "İnci gel ağzıma kur çadırı yavrum ne yapıyorsun el insaf"  omuz  silkip uğraşmaya devam ettim. bir kaç dakika sonra Cenk onların kalacağı çadırı kurarken Bartu bana yardım etmeye başladı. "Bartu" "Hım efendim" "seviyor musun sen beni" elindeki taşı bırakıp kısa bir an bana baktı "Bak gerçekten soruyorum aptal mısın İnci" yanımdaki küçük taşı ona atıp yardım etmeye devam ettim. yardım etmekten kastım yalnızca çadırın ucunu tutmak falan tüm işi o yapmıştı. çantamı çadırın içine atıp minderlerden birine bıraktım kendimi. Bartu ve Cenk'te yanıma oturunca etrafı izlemeye başladım. Henüz birebir tanıdığım birini görmemiştim. yüzler tanıdık  geliyordu kimi okuldan kimi kurstan.Bir anda karnıma yediğim dirsekle yerimde sıçradım "Ne yaptığını  sanıyorsun gerizekalı içim dışıma çıktı." "Boş konuşma bak seninki büfelerin orda" Cenkin gösterdiği yere baktım evet oradaydı ama bu patavatsızlıkla Cenk bu iki günde kesin bir aptallık yapacaktı. Allahım sen Cenk'e mukayyet ol.  Şimdi gidip selam versem yanında arkadaşları var sonradan onu gördüğümü fark ederse kötü olacak. Sonuç olarak kalkmayıp bizimkilerle iskeleye yürümeye karar vermiştim.. bir kaç saat iskelede oyalanıp etrafı gezdikten sonra deli gibi açıkmıştık. Hava iyice kararınca kamp alanına geri dönüp bir şeyler yedik. Akif'i ne iskelede ne de yemek yerken görmemiştim. bir kaç kişi kamp ateşi yapmaya koyulunca Bartu gitarını alıp yanımıza geldi. ateşin etrafında şimdiden küçük bir halka oluşmuştu. Bartu kendi kendine bir şeyler çalıyor ama söylemiyordu. Az sonra Bartuya ve kendisine bira alan Cenk, peşi sıra Akif ve arkadaşları ateşin etrafına gelmişti. Akif'le birbirimize baş selamı verdik. Selamlaşmanın aradan çıkmasına sevinmiştim. Onu görebileceğim bir yere oturdu buna daha fazla sevinmiştim.

Akif: üşümüyor musun?

gülümseyen gözlerle ona baktım ve hayır anlamında kafanı salladım. anladığını belirten bir hareket yapıp arkadaşlarına döndü. Kim olduğunu bilmediğim bi kız tam anlamıyla ağzını yayarak "Bartuu bir şeyler çalıp söylesene kulağımızın pası silinsiin. özledik sesini" önce Cenke baktım o da benim gibi Bartuya ve kıza bakıyordu. bir yanımda Bartu bir yanımda Cenk ötüyordu ve benim bu kıza kaptıracak arkadaşım yok. Bartu bana ve Cenke  dönüp "Söylerseniz çalacağım" dedi. Cenk dünden razı hemen telefondan şarkı seçmeye başlamıştı. Bartu koluma vurup kafamı ekrana çevirdi. bu kibarca  'ağzına tükürmeden şu şarkıyı seç demekti'  seçtiğimiz şarkıyı Bartuya gösterdik "bu gerizekalılar bu şarkıyı hak etmiyor ama siz bilirsiniz" dedi ve çalmaya başladı. kısa bir an Akif'e baktığımda şaşkın gözüküyordu benden bunu beklemediği çok açıktı.
——eskitilmiş yaz_ geceler şimdi——
Gece serin sahillerde ıslanır gibi
Yalnız ve güzel
Kayıp bir esinti,
Tenimde...
Hiç eskimeyen bir şarkı gibi
En olmadık,
Bir anda
Sürükler seni.
Zor mu dediler ?
Ne kolaydır söylemesi !
Çok zor geliyor,
Yokluğunda güze boyun eğmesi.
Bir düşün yüzünde
Okşadım sesini...
Geceler şimdi,
Kor esiyor !
.
şarkı bittiğinde yine Akif'e döndüm bu kez elindeki telefonu bırakıp alkışlayanlara katıldı. hemen hemen herkes alkışlıyordu ve ben ciddi anlamda utanmıştım.

Akif: beni şaşırtmaya devam ediyorsun gizli.
Akif: çok güzeldi tebrik ederim
gizli: teşekkür ederim

bir kaç kişi kalkarken aramıza birkaç kişi daha eklenmişti ama genel olarak herkes kendi halindeydi şu an. üşüdüğümü fark edince bizimkilere söyleyip hırka almaya çadıra gittim. Hırkamı giyip arkamı döndüğümde Akif'i görmem ve yerimde sıçramam bir oldu. "Korkutmak istememiştim"
"Önemli değil dalgın anıma denk geldi." kısa bir an birbirimize baktık ne diyeceğimi bilmediğimden onu beklemeyi seçtim. "Yürüyelim mi biraz"  "Olur" Bartuya mesaj atıp Akif'le iskeleye doğru yürümeye başladık. "Şarkı söylediğini bilmiyordum"
"Ben yani söyleyecek bir an olmadı."
"Bundan sonra sık sık dinlerim artık." gülümsemekle yetindim.Gelecekle ilgili bir şeyler söylediğinde kalbim yerinden çıkacak gibi oluyordu ve bu durumda renk vermemek aşırı zor. "Nasıl eğleniyor musun bari" sorumla hafifçe bana döndü ama yürümeye devam etti "Şu an içim keyfim gayet yerinde, sen eğleniyor musun?" "Benim de keyfim gayet yerinde"  "Buradan geri dönelim sen de yorgun gözüküyorsun zaten" inkar edecek değildim gerçekten yorulmuştum bugün. kamp alanına kadar havadan sudan konuşmakla geçti zaten pek uzaklaşmamıştık. Birlikte benim çadırıma yöneldik. Bizimkiler çadırın önünde yanlarında birkaç kişiyle oturuyorlardı. Cenk bizi görünce ayaklanıp yanımıza geldi. "Akif bu Cenk çok yakın arkadaşım. Cenk Akif" tokalaşmakta yetindi "İnci çok bahsediyor senden tanışmak bugüneymiş" Akif bana bakıp çapkın bir gülüş sergiledi bu gülüşü ilk defa görmüştüm ve Allahım tekrar aşım oluyorum. "Öyle mi, bilmiyordum. Memnun oldum bu arada Cenk" Cenk'te gülümseyip yanıma geçti "Geç oldu ben gideyim artık,size iyi geceler." "İyi geceler" Cenk'le ikiz gibi aynı anda konuşmuştuk Akif gülüp arkadaşlarının yanına gitti. "Gerizekalı ne bok yemeye çok bahsediyor diyorsun" "Ben olmasam sen bu avallıkla elinden kaçıracaksın çocuğu"
"ben uyuyacağım defol git"
Akif: demek benden çok bahsediyorsun
gizli: bakıyorum pek bir hoşuna gitti
Akif: inkar edemem
gizli: iyi geceler kerhaneci
Akif: iyi geceler güzelim

senin güzelim yazan parmaklarını öperim ben