Domuz Kafası, o öğlen her zamankinden daha sessizdi. Buraya girecek kadar büyük olan öğrenciler SBD ve FYBS sınavlarına hazırlanmaya başladıkları için çoğu Hogsmeade ziyaretine katılmamıştı. Yetişkinler kendi hâllerinde içiyor, tek tük oturan öğrencilerse muhabbet ediyorlardı. En köşedeki büyük masada oturan dörtlü, Zonko'dan aldıkları yeni malzemelerine bakarak içeceklerini yudumluyorlardı.
“Bence,” dedi, James. Konuşurken ağzı yamuluyordu, içtiği üçüncü ateş viskisinin ardından çakırkeyif olmuştu. “Sümsükus'a aşk iksiri verip onu McGonagall'a âşık etmeliyiz. Bir düşünsenize!”
“Bunu asla yemez, o iksirlerde uzman. Fark edecektir.” Remus sonunda başını kitabından kaldırarak konuya dahil olmuştu. Geldiklerinden beri sessizce oturmuş ders çalışıyordu, ama Sirius onun çalışmak yerine kendilerini dinlediğinden emindi. “Hah! Bizi dinlediğini biliyordum,” dedi, keyifle. “Bırak şu kitabı, yoksa Sümsükus'a aşk iksiri içirip senin peşine takarım.”
Remus gözlerini devirerek kitabı kapattı. Sirius'un sıkılganlığı asla dinmiyordu. Sürekli heyecanlı şeyler peşinde koşmaktan bıkmaz, bunu yaparken de diğerlerini yanında sürüklemekten vazgeçmezdi. “Bence onu sana içirelim, belki âşık olunca susmayı da öğrenirsin.”
“Çok komik,” dedi, Sirius. Gözlerini devirmişti ama James ve Peter gülüyorlardı. “Senin iksire ihtiyacın bile yok. O kitaplarla sevişeceksin neredeyse.”“Bu konuda haklı. Aylak, yıllardır bir kişiyle bile çıkmadın.” James araya girmişti.
“Her ay ortadan kaybolduğumu fark edip kurtadam olduğumu okula ifşa etmesi için mi?” Remus fısıldıyordu şimdi. Canı sıkılmış gibiydi, içeceğini kafaya dikti.
“Sirius gibi yapsana,” dedi, Peter. Tatlı bir gülümseme vardı yüzünde. “Tek seferlik dediği şeyden.”
“Kesinlikle! Sonunda fare olalı bir kedi yakaladın, Kılkuyruk.” James heyecanla konuşurken Remus güldü ve onu düzeltti: “Onun doğrusu; kedi olalı bir fare yakaladın. Ahmak.”
“Remus yapamaz,” diye atladı aniden Sirius. “Bence o evlenmeyi bekliyor. Bekaret yemini etmiş gibi.”
“Bekaret yemini mi? Mümkün değil, sağ eliyle seviyeli bir ilişkisi var, onu basmıştım.” James kahkahasına engel olamadı.
“Kes sesini, James. Seni de biliyoruz.” Remus utanmışlıkla söylendi.
“En azından ben sınıf başkanları banyosunda yapmıyorum. Merlin aşkına, eminim Myrtle seni gizli gizli gözetliyordur.” Bu düşünceyle hepsi birden gülmeye başlamıştı.Remus gülmeyi bırakıp biraz daha viski için barmeni çağırdığı sırada Peter aniden sordu:
“Hey, yaparken kimi hayal ediyorsunuz?”“Elbette Evans'ı.” James gururla söylediğinde Sirius öksürdü.
“Bu özele girmiyor mu,” diye sordu, Sirius. Tek kaşını kaldırmıştı, ardından sırıttı. “Ama değişiyor.”“Ben de canım kimi isterse onu düşünüyorum.” Peter kıkırdadı.
Gözler cevap vermeyen tek kişiye döndüğünde Remus gergince yanında oturan Sirius'a baktı. Orta yaşlı adamın gelip bardaklarını doldurmasını bekleyip, adam gittiğinde gözlerini masaya dikti. “Birilerini,” diye mırıldandı.
“Yalancı! Söyle bize.” James sahte bir kızgınlıkla Remus'un kolunu dürttü. Kumral çocuk bakışlarını masadan çekmeden düşünmeye başladı. Bir süredir farkında olduğu şeyi çocuklara açıklamayı düşünüyordu. Nasıl yapacağını bilmiyordu fakat bunu er ya da geç onlara söylemesi gerekiyordu. James'in ona sürekli Lily'nin kız arkadaşlarını ya da başka rastgele kızları göstermesinden usanmıştı. “Çocuklar,” dedi, yutkunarak. “Size söylemem gereken bir şey var.”
Meraklı bakışlar üzerindeyken konuşmak çok zordu. Yeni doldurulmuş bardağından büyük bir yudum aldı. Onlara bakmak istemiyordu, özellikle de söyledikten sonra. Bunu kabullenmek onun için yeterince zor olmuştu. Canavar olmanın yanı sıra bir de böyle olması gerçekten berbat hissettiriyordu, tamamiyle anormal biri gibi. Eğer kendisinden iğrenirlerse ne yapacağını bilmiyordu, ama bu sırrı sonsuza dek saklayamazdı da. “Ben erkeklerden hoşlanıyorum.”
“Ne?” Tam karşısındaki Peter viskisini üzerine püskürtürken Remus, ürkekçe Sirius'a baktı. Çocuğun kaşları havalanmış, şaşkınlık içerisinde kendisine bakıyordu.
“Paramı ver, Kılkuyruk.” James sırıttığında bütün gözler ona dönmüştü. Bunu fark edince omuz silkti. “Ne var? İddiaya girmiştik, ben doğru tahmin etmişim.”
Sirius onlara gözlerini devirip güldüğünde Remus rahat bir nefes aldı. James'in olumlu tepkisi kendisini daha iyi hissettirmişti, yine de Sirius hiçbir şey söylemiyordu. Sonra uzun saçlı olan dirseğini masaya dayayıp, çenesini elinin üstüne yerleştirdi ve kendisini süzdü. “Vay canına, Rem. İbnelerin göz kalemi kullandığını sanıyordum. Yoksa tatillerde sen de sürüyor musun?”
“Ne,” dedi, Remus. Sirius sırıtıyordu ama o afallamıştı. “Ne diyorsun, Sirius?”
“Yoksa çoktan milli oldun da haberimiz yok mu? Çakıyor musun, çaktırıyor musun?”
“Sirius!” James kaşlarını çatmıştı. Sirius'u susturmak için ona vurdu ancak diğeri etkilenmiş gibi görünmüyordu.
“Ben...” Remus konuşamadı, boğazı düğümlenmişti. Umduğu tepki bu değildi, en kötü tepki bile bu olmamalıydı. Ne zannediyordu, eşcinselliğin göz kalemi sürüp birilerine düzüşmekten ibaret olduğunu mu? Desteğini en çok beklediği kişinin bu tavrı başından aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissettiriyordu. Birkaç defa ağzını açıp kapattı, bir şeyler söylemek istiyor ama ne diyeceğini bilemediğinden konuşamıyordu. Sessizlik içinde Sirius'la birbirlerine bakarken onun yüzünde şok ifadesi olmasına rağmen uzun saçlı çocuğun hâlâ sırıtmasına inanamıyordu.
“Yoksa geceleri bize çaktığını mı hayal ediyorsun?”
Sirius gülmeye başladığında Remus'un karnına ağrılar girmeye başlamıştı. Masadaki kitabını aldığı gibi ayaklandı ve Sirius'un yüzüne bile bakmadan hızla bardan çıktı. Yaşadığı şok ve hayal kırıklığını atlatmak için biraz zamana ihtiyacı vardı.Kumral çocuğun çıkışının ardından James, Sirius'un kafasına bir tane patlattı. Uzun saçlı çocuk, yüzünü buruşturarak ona döndü. “Ne var?”
“Bu da ne sikimdi şimdi?”
“Şaka yapıyordum sadece. Ne olmuş?” Sirius omuz silkti. James ayağa kalkarken Peter'ı da çekiştirmişti. Öfkeli görünüyordu. Remus'un peşinden barı terk etmeden önce Sirius'a ters bir bakış atıp söylendi:
“Bana hiç öyle görünmedi.”
![](https://img.wattpad.com/cover/195864873-288-k764664.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
quarter past midnight | wolfstar
Fanficgüzel zamanlar, kötü kararlar. [TETİKLEYİCİ UYARISI: Homofobi, Fiziksel Şiddet] MWPP Era, Sirius Black & Remus Lupin. - 31.07.2019 & 03.11.2019