Yanlışların kusuruna bakmayın ödev yapacam düzeltemedim çok.🙄
.
.
.
.Bir gün sonra...
"Sana ne dediğimi hatırlıyor musun ayıcığımm?"
Louis yatağında yatan kadına gök gürültüsünden korkan 8 yaşında bir çocuk gibi sıkıca sarılmıştı. Sanki Jay birden bire gidecekti ve o yalnız kalmaktan korkuyordu.
Ne kadar zamandır ağlıyordu? İyi de neden ağlıyordu? Daha doğrusu hangi biri için...
Sanki yıldızlı gecelerin yıldızları tek tek sönüyordu. Ve ay Louis'i bundan sorumlu tutup suçluyordu.
"Bu hayat küs kalmak için fazla kısa."
Jay en azından ölmeden önce bu saçmalığın bitmesini istiyordu. Gözü açık mı gidecekti? Zamanı kısıtlıydı. Oğlunun zamana ihtiyacı vardı. Yani 24 yıllık annelik hayatında oğluna üçüncü kez istediğini veremiyordu. İlki babasıydı, ikincisi ise henüz 15 yaşındayken istediği gerçek arabaydı ve şimdi ona zamanı veremiyordu. Zamanın içinde ise eşi ve dostu vardı.
Ah bir elinde olsaydı. Kumar masasına oturur zamana karşı kalan ömrünü koyardı ve tanrıyla kapışırdı.
Oysa sadece yatakta yatıp kapışamayacağı tanrıya dua ediyordu.
"Bunu sakın unutma Loum. 'Herkes ikinci şansı hak eder' sözünün klişeliğini unutma. Ne kadar klişe olsa da doğru çünkü."
Louis göğsünde ağladığı kadına daha iyi bakmak için doğruldu. Asla büyümeyen bir çocuk gibiydi annesinin yanında. Hiç de eşek kadar, evli barklı adam hareketleri değildi bunlar.
"Neden söylemedi ki! Ben ona kendimi affettirmek için çabalıyorum o gidiyor - tanrım!"
Jay rahatlaması için oğluna konuşmaya teşvik ederce baktı. Louis bu bakışı biliyordu Jay 'dökül' diyordu.
"Benim ne kadar uyuz olduğumu bildiği halde gidip Zayn ile görüşmüş üstelik sadece o da değil! Hepsi! Lanet olası herif hepsini hipnoz ediyor. O koca ela gözleriyle gözlerini kırpmadan onlara bakıyor ve ne derse yaptırıyor. Esmer sürtüğün teki -"
Kanser kadının yanında küfür mü ediyordu birde! Hemen susup başını eğdi.
" Louis...Zayn senin kardeşin sayılır. Kardeşler küserler, kavga ederler ama hep aynı noktada yol biter ve onlar birlikte kalır. Bunu en iyi sen biliyorsun."
Louis kafasını kaldırmadı. Bu öyle değildi ki. Bu kavga değildi. Louis onu kardeşi olarak görmüyordu artık.
" O benim hiç bir şeyim değil. Bana asla bir açıklaması olmayan o hatayı yapıp ilk o beni kardeşlikten çıkarttı. Beni terk etti. Onu affetmem demek babamı affetmem demek onu affetmem demek kendime hakaret etmem demek. Hoş çokta af diler bir hali yok. Eşimle aramı bozuyor sadece ah birde arkadaşlarımla. Kendisini inandırmış onlara. Ama ben asla inanmam. Şimdi de abarttığımı düşünceler ama o adam hepsini silip bir köşeye artık yemek gibi atarken öyle demiyorlardı. "
Jay oğlunun saçlarını okşarken kokusunu içine çekmek için iyice başını burnuna yaslamıştı. Eh ucundan buse de konduruyor olabilirdi. Daha ilk doğduğu gün anlamıştı onun özel bir çocuk olduğunu.
O mavi gözler daha bebekken gücünü ve kaderini yansıtıyordu.
Şimdi 6 kardeşine bakacak, fazla kırılgan eşini idare edecek, um ufak olmuş dostluklarını onaracak, hakkında çıkan berbat dedikodulara göğüs gerip herkesin dilinde sarhoş olup tek geceden çocuk yapacak kadar düşmüş biri olacaktı. Oysa bırakın tek geceyi o bir ömür aynı insana bıkmadan bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Always On One Direction
Fanfiction"Merhaba " "Z-zayn ... Kalifornıya'dayım ve eskiden kim olduğumuz hakkında düşünüyorum" ◾◾◾◾◾ °Azcık angst °One Direction kardeşliği °Gerçek hayata yakın tahmin - Zaman 2016-2017-2018-2019 - (DÜZENLENEMİYOR VE BİTEMİYOR)