Chapter,9

153 27 1
                                    

Peter göz devirip sınıfa girdi, gerçekten ilk ders felsefe olmak zorunda mıydı?

Billie'nin yanında daha önce hiç görmediği biri oturuyordu. Kahverengi dalgalı saçları, esmer teni ve mavi gözleri vardı. İyi birine benziyordu ama görevi için bir engeldi, Peter'ın o kızla yakın arkadaş olmasının yanında bir de o kızı koruması gerekiyordu. Bu yüzden elinden geldiğince kıza yakın olmalıydı.

Peter istese o çocuğu oradan kaldırabilirdi ama bu çok dikkat çekerdi ayrıca Peter öyle biri de değildi. Bu yüzden sınıfın arkasına yürüyüp tanımadığı bir çocuğun yanına oturdu ve Billie'yi izlemeye başladı. Bulunduğu açıdan kızın ne yaptığını tam göremiyordu ama kolunun hareketinden bir şeyler yazdığını çıkartabilmişti, belki de çiziyordu tam emin değildi.

Kız, Peter'la aynı sınıfta olduğunu fark etmemiş gibi gözüküyordu. Peter bunu dert etmedi. Ders çıkışında isterse onu yakalayabilirdi, belki de yanına gitmek yerine teneffüs boyunca Ned'le onu takip ederdi. Ya da kızı sapık gibi izlemek yerine her zamanki gibi Ned ve MJ'le dolaşırdı.

Tanımadığı bir öğretmen sınıfa girip bir şeyler anlatmaya başladığında Peter onu dinlemek yerine Billie'yi izlemeye devam etti. Kızın ne yaptığını gerçekten merak ediyordu. Sınıfta öğretmeni dinlemeyen sadece iki kişi vardı: Peter ve Billie. Peter kızı izlediği için dersi dinlemiyordu, ne de olsa onun göreviydi. Dersi dinlemediği için cezaya kalacak bile olsa Ajan Coulson'a görevini yaptığını açıklayıp bundan kurtulabilirdi. Peki ya Billie? Dersi dinlemesine engel olacak kadar önemli olan şey neydi? Belki de Peter abartıyordu, edebiyat dersini sevmiyorsa dersi dinlememesi için önemli bir işe ihtiyacı yoktu.
、、、、

Peter, okul çıkışında eve yürürken sokağın karşısında tek başına yürüyen kızı sırtından tanımıştı. Yanına gidecekken son anda bundan vazgeçti, tanıştıkları ilk günden onunla bu kadar ilgilenmesi normal olmazdı. Bu yüzden Peter sokağın karşısından aralarındaki mesafeyi koruyarak yürümeye devam etti.

Bu yaptığı eve varış saatini etkileyecekti ama o an için bunu düşünmek istemedi. Mahallenin dost canlısı örümceği birkaç saatliğine mola verebilirdi, bugünlük.

Peter köstümünü giyerken kullandıkları ara sokağın yakınlarında olduklarını fark etti. Kızı kostümle daha rahat takip edebileceğini düşündüğünden adımlarını hızlandırarak ara sokağa girdi ve hızla üstünü değiştirdi. Kıyafetlerini çantasına koydu ve çantayı duvara fırlatıp ağlarıyla yapıştırdı. Maskesini de kafasına geçirdiğinde bir binanın tepesine ağ attı ve en yakın çatıya çıktı.

Billie'yi ilk bakışında göremeyişi başta genç adamın panik olmasına sebep olmuştu ama başka çatılara atlayıp bulunduğu bölgeyi kuş bakışı hızla taradıktan sonra kızı bulmuştu.

Billie yürüdüğü için Peter'a kıyasla fazlasıyla yavaştı bu yüzden Peter kızı beklerken dinlenecek hatta iki tane de sandviç yiyecek kadar zamanı olmuştu.

Peter yemeğini bitirdiğinde kızla arasında fazla sayılabilecek mesafeyi birkaç saniyede kapattığında ,hatta kızı arkasında bıraktığında, tekrar bir çatıda kızı beklemeye başladı.

Kız yavaş yavaş yürürken birden adımlarını hızlandırıp resmen kendini bir apartmanın içine attı. Peter birkaç dakika daha çatıda oturduktan sonra ayağa kalktı ve kendini çatıdan boşluğa bıraktı. Yere çarpmak üzereyken bir binaya ağ atıp kendini yukarı çekti. Giderken kendisine baktığını fark ettiği çocuklara da el sallamayı unutmamıştı.

Evinin olduğu sokağa girmek üzereyken duyduğu çığlıkla aniden durdu. Sesin geldiği yöne baktığında bir çocuğun bisikletinin çalındığını gördü. Peter olayın yaşandığı yere yakın yüksek bir binanın en tepesine ağ atıp çatıdan atladı.

Ne diyebilirdi ki? Fury'nin verdiği ve vermeye devam edeceği bütün görevler bir yana, Peter Parker mahallenin dost canlısı örümceği olmayı gerçekten seviyordu.

𝐅𝐮𝐫𝐲'𝐬 ❁ᵃᵛᵉⁿᵍᵉʳˢWhere stories live. Discover now