𝐅𝐮𝐫𝐲'𝐬 ❁ᵃᵛᵉⁿᵍᵉʳˢ

Chapter,10

Peter yeni ders programına yavaş yavaş alışmaya başlamıştı, hatta pazartesi ilk dersinin felsefe olmasından memnun bile olmuştu. İlk başta buna ön yargıyla yaklaşmış olsa da sonradan edebiyatın uyumak için en mükemmel ders olduğunu öğrenmişti. Felsefe öğretmenleri sadece dersi anlatıp çıkan bir kadındı, dersinde ölseniz bile umurunda olmazdı. Bu yüzden Peter, pazartesi günleri bir ders saati fazladan uyuyabiliyordı.

Tabii ders programının değişmesinin olumsuz yönleri de vardı. Ned'le ortak olan dersi yoktu mesela, Peter'ın sinirlendiği nokta tam da buydu. Ned'le sadece teneffüslerde görüşebiliyordu artık.

Ama o gün Ned okula gelmemişti. Eve döndüğünde yapacağı ilk şey bunun nedenini öğrenmek olacaktı. Ve Ned'in okula gelmemesi Peter'ın öğle yemeğini yalnız yemesi demekti. Yani, en azından öyle olması gerekiyordu.

Peter'ın gözleri MJ ve Billie arasında gidip geliyordu. İki kız da tek başına yemek yiyordu ve hangisinin yanına oturursa otursun ters bir tepki almayacağını biliyordu. Gerçi Billie'nin tepkisinden çok emin değildi, kızla tanışalı sadece iki gün olmuştu sonuçta. MJ'den hoşlanıyordu ama Billie'de göreviydi, ne yapması gerekiyordu?

Birden kendini MJ'in karşısında otururken buldu. 'Böylesi daha iyi,' dedi kendi kendine 'Billie' yle otursaydım çok dikkat çekerdi.'

Sadece kendini kandırıyordu.

、、、、

Billie gerçekten bu kadar klişe bir hayatı olduğuna inanamıyordu. Pardon, klişe mi? O Fury' nin kızıydı, klişe onun hayatını anlatmak için kullanılabilecek son kelimeydi. Ama bazen hayatı cidden klişe oluyordu.

Kimya öğretmenleri üç kişilik proje ödevi vermişti ve Billie'nin grubundaki kişiler Noah Wilson ve Peter Parker'dı.

Noah Wilson edebiyat derslerinde yanında oturan çocuktu ve kesinlikle çok güzel mavi gözleri vardı. Billie'ye soracak olursanız Noah'ın gözlerine bakmak okyanusa bakmak gibiydi. Edebiyat, kimya ve tarih dersleri ortaktı.

Peter Parker'sa ona okulu gezdirmesi gereken tuhaf çocuktu. Kimya, matematik, edebiyat ve beden eğitimi dersleri ortaktı. Peter okula saçlarını yaparak geliyordu ama Billie beden eğitimi dersinde onun saçlarının doğal halini görmüştü ve saçlarının bulutlar kadar yumuşak olduğuna emindi.

Peki Billie şimdi ne mi yapıyordu? Okulun çevresinde dördüncü turunu atıyordu, hepsi Peter ve Noah'ı bulmak içindi.

Basketbol sahasına girdiğinde gördüğü kahverengi saçlarla gülümsedi. Bu kesinlikle Noah'tı.

"Noah Wilson, acilen yapmamız gereken bir kimya projesi var!"

Noah elindeki topu sektirmeyi bırakıp omzunun üstünden kıza baktı.

"Ben de seni bekliyordum."

"Ha?"

Billie'nin şaşırınca vermek için başka bir tepki bulması gerekiyordu. Belki 'efendim' ya da 'pardon' diyebilirdi? Ha dedikten sonra aptal gibi hissesiyordu.

"Kimya projesini yapmak için beni bulmanı bekliyordum."

"Sen birlikte yapacağımızı biliyor muydun?"

"Evet?"

"Ve beni ya da Peter'ı aramak yerine burada top mu sektiriyordun?!"

Billie'nin sesi sahada yankılanırken Noah gülmemek için kendini zor tutuyordu.
"Sen nasıl olsa bizi bulacaksın diye aramadım."

"Seninle her konuştuktan sonra kendi kendime 'Bir insanın bundan gıcık olması mümkün değil.' diyorum ama sen her seferinde daha da gıcıklaşarak beni şaşırtmayı başarıyorsun!"