Yaşım 18 olmuştu. Kimseye güvenemez olmuştum. Tek sırdaşım annemdi. Eylülün hala nerelerde olduğunu bilmiyordum ve bu olay beni çok üzüyordu. Bu sefer akşamdı. Etraf zifiri karanlıktı yolda yürüyordum. Kafamı bir anlığına sağa çevirdiğim de onu görmüştüm adeta, eylülü görmüştüm. Yani öyle sanmıştım. O muydu acaba bilmiyordum. Bir anlık bakmıştım. O anda o muydu yoksa değil miydi pek emin değildim. O gece zifiri karanlıkta yürümeye devam ettim. Etrafta kimsecikler yoktu. Kısa bir süre yürüdükten sonra eve geçtim. Yatağıma uzandım ve düşünmeye başladım. Yaklaşık 1 saat düşündükten sonra uyuya kaldım.
Kendimden korkuyordum. Geceler artık geçmiyordu. Aklıma geliyordu Eylül artık acaba nerede diye düşünmekten dersleri düşünemiyordum. Notlarım yine eskisine dönmeye başlamıştı. Eski günler beynimi yakıyordu. Sorulardan kendime gelemiyordum. "Neden bana söylemedi?" , "Beni unuttu mu?" Sonra bir anda aklıma geldi. "Benim ailemle onun ailesi arkadaş annem bilir." Dedim ve annemin yanına gidip sordum. Annem onların maddi durumdan dolayı taşındıklarını ve aniden olan bir şey olduğu için kimseye haber vermediklerini dedi. Bense anneme "Neredeler?" Diye sordum. Annemse bize pek yakın olmayan bir yeri demişti. Ben gözüm kararmış bir şekilde onun yanına gitme hayalı kurdum. Sonraki gün okuldan tek samimi arkadaşım Mert'e oraya gitmeyi teklif ettim. Oda bana samimiyetle "Tabi gelirim." Dedi bunun üzerine yola çıktık. Mert'in ehliyeti yoktu. Bense yeni almıştım. Bu nedenden dolayı babama arabasını verebilir mi diye sordum. Babamsa pek isteksizce arabayı bana verdi. Ben arabayı çalıştırdım ve yola çıktık. Mert bana neden oraya gittiğimizi sordu. Ona neden gittiğimizi söylememiştim. Mert'in sorusuna şu şekilde cevap verdim. "Hatırlarsın Eylül diye bir kız vardı bizim sınıfta lise 2 yıllarında onun taşındığı yere gidiyoruz." Dedim Mert'se küçük bir tebessümle "İyi ki gelmişim senle." Dedi. Bense çok heyecanlıydım arabayı çok hızlı sürüyordum. Yavaş olmam gerekiyordu fakat ben o heyecanla yavaş olamazdım. Mert bana yavaş olmamı defalarca söylemişti. Ben onu dinlememiştim. Bu hızla oraya gelmiştim. Onu görmek için hemen frene basıyım derken gaza basmıştım. Öndeki duvara vurdum. Arabanın duvara çarpmasıyla ben sarsıldım mertse cama tosladı. Mert baygınlık geçirmişti. Benimse pek bir şeyim yoktu. Belkide baygınlık geçirmiştim. Sonra bir an şoka girdim sonrasını hatırlamıyorum. Dediklerine göre Mert iyiydi bende öyle ama araba onun için bir şey diyemeyeceğim. Babam kesinlikle bir daha arabasını bana vermeyecekti. Buna çok emindim. Arabası olursa diyelim. O gün ambulansa eylül haber vermiş. Onu görememekten korkuyordum. Ama görmüştüm işte hastanede hemen yanımdaydı. Baya değişmişti. Eskisi kadar güzel değildi. Sanki daha bir güzeldi. Belkide ona aşık olduğumdandır. Ama eskisi kadar kısa değildi. Buna emindim. Benle konuşmaya başlamıştı. Bir sürü şey anlatıyordu fakat ben onun yüzünden gözümü alamıyordum. Sadece son dediğini anlamıştım. "Şimdi nasılsın?" Dediğini duydum. Bende ona "İyiyim." Diye cevap verdim. Bir süre sohbet ettik. Neler olduğunu anlattı. Annemin anlattıkları gibiydi ama daha değişik. Artık ailesiyle değildi. Tek başına bir evde yaşıyordu. Geçinmesi çok zormuş öyle dedi. Bende ona üzüldüm bir gün çay içmeye davet ettim. Mert ayılmış yanımıza gelmişti. Mert eylüle sarıldı. Ona özlediğini söyledi. Benim içimde bir duygu uyandı. Kıskançlık. Mert'in ona sarılmasını kaldıramamıştım adeta çok sinir olmuştum. Artık eylülü tekrar gördüğüme göre ailemi arayıp olup bitenleri anlatmalıydım ama korkuyordum. Hemde çok. Annemi arayıp olanları anlattım. Dedi ki sana bir şey olmadıysa sorun değil bende "olmadı annem" dedim ve konuşmayı sonlandırdım. Eylül numarasını değiştirmişti. Numarasını istedim. Numarasını verdi bana ve hastaneden ayrıldı. Benle mert de öyle eve dolmuşlarla döndük. Eve gidince babam bana çok kızdı. Arabayı bir daha vermeyecekmiş. Öyle dedi bense babamdan özür diledim. Babamsa küçük bir tebessümle sorun değil dedi ve yatmaya gitti. Yaklaşık iki üç gün geçmişti. Elime telefonu alıp Eylül'ü aradım ve buluşmak istediğimi söyledim. Oda kabul etti. O gün güzel bir kafede oturup kahve içtik. Artık sık sık onunla buluşup kahve içiyor yemekler yiyorduk. Bir gün ben bir cesaret toplayıp ona dedim ki "Benimle çıkar mısın?" Oysa şoktaydı. İlk başta hayır dese de biraz ısrardan sonra kabul etti. Onu çok seviyordum. Ben onu asla bırakmak istemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günaydın
Teen FictionHikayede celalin berbat yaşantısından bahsedeceğim beğenirseniz oylayabilirsiniz ve merak ettiğiniz şeyleri yorumlarda belirtebilirsiniz.