Yıldızlar bir bir sönerken ardımdan, eylül ayının hüzün yağmuru tenime değdi ve ben sana geldim. Sana, seni sevdiğimi söylemek için geldim.
(24/06/19)
(30/09/19)
-Tamamlandı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
'Bittiğimi hissediyorum, bir harabeye dönüştüğümü. Bir daha sana asla güvenemeyeceğimi hissediyorum.'
🌼
Evedöndüğümüz o gecedolsam da taşıramadığımgözyaşlarımıellerinle sarstığıngüvenimeakıttım. Sen uykunun en derinlerine dalıp huzurun doruklarında gezinirken, bana yaşattığın tarifsiz acı tıpkı gözyaşlarım gibi ruhuna damlasın istedim.
Seni izledim tüm gece boyunca. Bir ara kendime kızdım; nasıl olur da parmaklarımı hâlâ saçlarında gezdirmek isterim? Nasıl olur da öpmek isterim kirpiklerinden ve nasıl olur da sana sarılmak, ciğerlerimi senin kokunla doldurmak isterim?
Biliyor musun, ihanetini ve sevgimin ikileme düşürdüğü karanlığa çekilen zihnimi de toparlayamadım ben hiç.
İkileme düştüm dedim ya hani, sen ve ben olduk o geceden sonra işte. Gözlerimi bir an olsun kırpmadan izledim seni. Zaten aklıma kazınmış olanı, bu defa nefretime kazımak ister gibi.
Beyaz tenine dağınıkça dökülen siyah saçlarının, sonsuzluğu barındıran aralık dudaklarının ve kapalı gözlerinin süsü olan titrek kirpiklerinin gölgesinde, dönülmez bir günaha açtım evliliğimi. Neden senden nefret etmeyeçalışıp daedemediğimidüşündüm. Neden her bir damla ılık yaşın sanaolannefretime karışıp ruhumu ve bedenimi terk ettiğini.
Nedenlerlenefesalıpihtimallerleöldüm. Seniaşklaboğupnefretlegömdüm o gece. Bu benimilkyenilişimdi, bocaladım.Daldığınderin uykuda, gördüğünpemberüyalarınkâbusadönsünistedim. Builkuyanışımdı, kördüm. Engüzelrüyamolansenin, enkötükâbusumolduğunakendimiinandırıpaynılarınısenindeyaşamanı, aynılarını sana da yaşatmayı istedim. Ve bu ilk bitişimizdi bizim, sen bana ihanet etmiştin.
Sana olan sevgime ve aşkıma ihanet eden senin, en kötü kâbusun olmak için and içtim o gece. Şefak sökmek üzereyken ufukta, seninle yaşadığım her şeyi bir çırpıda silip hiç yaşamamış olmayı diledim.
O gün öğrendiğim, senin öğrendiğimdenbi'haber olduğun gerçekler yüzüme buzlu su misali çarpıp beni gerçeğe uyandırırken kalbime bıraktığın ağırlığın yükü altında tek başıma ezilmenin acizliğini yaşadım.Darmadağın ettiğin benliğimin esiri olup sadece ve sadece ağlamakla yetinmeyi seçtim.
Her şeyin gün yüzüne çıktığı gündü o gün. Hayatımın seyrinin değiştiği gündü, kimseye hatta en yakınıma bile inanamayacağımı, hiç kimseye güvenemeyeceğimi bana öğrettiğin gündü. Büyüdüğüm gündü. Oysaki ben hiç büyümemiştim ki senin yanındayken, hep çocuktum.
Canımdan çok sevdiğim seni ve bitirdiğin beni, boğulduğumdüşüncelerde boğmak için and içtiğim günün gecesiydi. Ettiğimiz yeminleri, verdiğimiz tüm sözleri unuttuğunu düşündüğüm sen gibi unutmayı dilediğim gündü:Senden vazgeçmeyi istediğim gün.
Duygularım fırtınalı zihnimde yol alan bir gemiydi. Rotadan çıkıp kıyıya vurdu, paramparça olan bendim. Gecenin en karanlık saatleri ve zihnimin en dalgalı vaatleriydi.
Sen içimdeverdiğim savaştan habersiz uyuyordun. İçeri sızan ay ışığı yüzüne vuruyor, öpmeye doyamadığımkirpiklerinyanaklarına gölge düşürüyordu. Masum olabileceğini düşündüm bir an ama daha o an da uçup gitti aklımdan.
Her şeyi yok saymak zordu, gözümde büyüyen intikam ateşine karşı gelmek daha zor. Ben seni paramparça etmek isterken paramparça olacağımı düşünmeden hareket ettim.Herşeyidüşündüm de hiçbir zaman bu şekilde gideceğini düşünemedim, özür dilerim.
Paramparça oldum. Darmadağın oldum. Boğuldum. Kimse duymadı sesimi, kalabalıklar içinde yapayalnızdım.
Kimsesiz bir gemide, yanlış bir denizde, yanlış düşüncelerde ve yanlış adımlarda boğuldum, özür dilerim.
Verilen sözlerin, edilmiş ve tutulmamış tüm oyeminlerin, bir kalbin büründüğü amansız nefretin, acımasız dönüşlerin ve can yakan gidişlerin temellerini attım o gece. Beni asla affetme.
🍷
Şafak sökerken ufukta, odaya sızan gün ışığına ev sahipliği yaptı saflığın beyaz yüzüher şeyden habersiz.
Işığının söneceğinden, sonsuz sandığı nefeslerinin sayıya döküleceğinden, her ritmi eşine olan kalbinin yine onun için duracağından, mutluluğunun ona gölge düşüreceğindenve sevdiğinin onu duygularından vuracağından habersizdi.
Genç kadın bir adım attı ve bir adım daha... Her adımını ateşe, her kıvılcımı sönmeyen ve sönmeyecek olan bir kora dönüştürdü. Yakmak isterkenyanacağından habersizdi. İntikam isterken en büyük intikamı kendi kalbinden alacağını bilemedi.
Kendi duygularının, anılarının, geçmişinin, şu anının ve geleceğinin en büyük katiliydi.
İhanetin tohumları kalbine ekildi, aldanışını gözyaşlarıyla sulayıpbüyüttü. Ekini acı verdi, gülü söküp kopardı. Ellerine batan pişmanlıktı, ellerini kanatan keşkeler.
Bir yalanı sevdiğini sandı önce, sonra da o yalana kandı.
Gün doğana, kuşlar en güzel şarkılarını söylemeye başlayana dek göz pınarları ömrü boyunca unutamayacağıhataya düşeceğini bilmeden ağladı. Bu hata geç gelmiş pişmanlığın kimsesiz çaresizliğiydi.
O gece her şeyin sonunu getirecek olan ilk adım, gözyaşıyla atıldı.