Baran sinir küpüne döndü o konuşmadan sonra. Telefonu tekrar eline alıp Ahmet'i aradı"Alo Ahmet ben sana dikkat et dedim dimi çabuk bana o iti bulun eğer karıma bir şey olursa hepinizi yakarım çabuk ol" diyip Ahmet'in cevap vermesine izin vermeden telefonu kapattı.
Berdan Rojin'i kaçırıp çoktan Suriye sınırına varmışlardı bile. Baran ise her yerde Rojin'i aratıyordu. Rojin olmadan ölü gibiydi, sanki tüm hayatı Rojin'e bağlanmıştı. Ama Rojin'den hiçbir iz yoktu. Onu gören kimse yoktu. Polis köylü herkes seferber oldu ama kimse bir iz bulamadı.
Aradan bir hafta geçti. Rojin'den hala haber yoktu. Tüm Türkiye bu olayı konuşuyordu. Rojin her yerde aranıyordu.
Rojin
Beni bir odaya kapattı şerefsiz. Bir haftadır buradayım. 'Ahh nerdesin Baran seni kızımızı evimizi herşeyi çok özledim. Baran ile daha hamileliğimin sevincini bile yaşayamadan ayrı kaldım. Ya bir daha göremezsem seni' diye düşünürken bir anda kapının sertçe açılması ile Berdan odaya girdi. Sinirle
"İnsan kan kardeşine bunu yapar mı nasıl bi şerefsizlik bu" diye bağırmaya başladım.
"Yeter be seni seviyorum kan kardeşimin de canı cehenneme sen artık benimsin bunu kabul et Rojin. Hem nerde o çok sevdiğin kocan gelsin de alsın burdan seni. Seni Baran'dan çok seviyorum anla bunu"
"Baran bunu yanına bırakmayacak Berdan" diye bağırınca sırıtarak odadan çıktı. Kendimi kaybettim bir anda odadaki herşeyi dağıttım ağlayarak
"Nerdesin Baran gel artık gel" diye bağırmaya başladım. Bir an iki eliminde kanadığını farkettim. 'Eğer hastaneye gidebilirsem ya da bir doktor buraya gelirse kurtulabilirim' diye düşünürken hemen planımı devreye soktum.
"İmdat yardım edin" diye bağırmaya başladım. Sesimi duyan Berdan hemen içeri girdi
"Rojin bu halin ne. Nasıl yaptın bunu" dedi. Çok şaşkındı, acı çektiğimi biliyordu.
"Ömer çabuk doktor getirin çabuk" diye emretmeye başladı.
"Ahh Rojin nasıl yaparsın bunu nasıl canına zarar verirsin" diye konuşmaya başladı. Birşeyler daha söyledi. Ama acıdan bayıldığım için hatırlamıyorum.
Gözümü açtığımda karşımda esmer bir hemşire vardı. Ellerimi sarıyordu odada sadece ikimiz vardık. Ayıldığımı farkedince birşeyler söyledi. Ama dediği hiçbir şeyi anlamadım.
"Ben seni anlamıyorum" deyince gülümseyerek
"Türkiye'den mi geliyorsunuz ben sizi buralı sanmıştım."
"Evet ama sen nerden Türkçe biliyorsun"
"Benim eşim de Türkiye'de yaşıyordu eskiden oradan biliyorum bu arada ismim Berfin"
"Bende Rojin. Berfin senden bir şey isteyeceğim nolur yardım et bana"
"Tabi buyur Rojin"
"Beni kaçırdılar nolur yardım et bana telefonun varsa verebilir misin nolur kurtar beni başka kurtuluş yolum yok."
"Var tabi al bacım"
"Sağol çok sağol bu yaptığın iyiliği unutmayacağım" dedim ve hemen Baran'ın numarasını tuşladım. Çalıyor
"Aç Baran nolur aç"
"Efendim kimsiniz"
"Baran. Baran ben Rojin kurtar beni nolur"
"Rojin nerdesiniz yerini söyle bana" deyince yanımdaki hemşireye döndüm
"Neresi burası"
"Suriye abla"
"Baran Suriye'deyiz nolur kurtar beni seni çok öz..." cümlemi tamamlayamadan şerefsiz Berdan içeri girdi. Elimde telefonu görmesiyle
"Sen ne yaptın Rojin" diye bağırmaya başladı.
Baran
Rojin'in Suriye'de olduğu haberini alınca hemen herkese emir verdim. Sınıra doğru gidiyoruz. Silah sesi duydum inşallah Rojin'e bir şey olmamıştır. Ya ona bir şey olduysa nasıl yaşarım bu dünyada. O şerefsiz Berdan'ı bulunca onu öldüreceğim. Ama önce Rojin'imi sağ salim bulmam lazım.
****
Polis yeri tespit etti. Şuan o evin bulunduğu mahalledeyiz. Hayır hayır burası polisin tespit ettiği ev. Yanıyor.
"Rojin" diye bağırınca bir asker yanıma gelerek
"Sakin olun lütfen"
"Rojin nerde" deyince
"Efendim içeriden bir kadın cesedi çıktı. Rojin Hanım olduğunu düşünüyoruz"
"Ne diyorsunuz siz Rojin olamaz hayır yanlışınız olması lazım"
"Çok üzgünüm efendim ama büyük olasılıkla bu ceset Rojin Hanım'a ait"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağa Kızı Rojin
Fiksi RemajaUmut kötülüklerin en kötüsüdür, işkenceyi devam ettirir..