Bana destek olmak için yıldızcığı doldurmayı ve yorum yapmayı unutmayın :) İYİ OKUMALAR" Yine bir cinayet vakası " dedi Cüneyt. Sağ eliyle son günlerde kestirmeye vakit bulamadığı sakalını karıştırdı. " Ama bu kez katledilen bir aile. " Hüzünlenmiş gözlerini başkomiserine dikti.
" Son bir ayda gerçekleşen 5.cinayet bu Cüneyt. Hepsi de aynı semtte gerçekleşiyor. Yakında burada yaşayan kimse kalmayacak. Hâla bir ipucu bulamadınız mı? "
Hafif sinirli çıkmıştı Haldun Başkomiserin sesi. 42 yaşındaki bir adama göre dinç duruyordu. Siyah saçlarının arasındaki beyazımtırak kısımlar ise ayrı bir hava katıyordu karizmasına. Aynı zamanda griye çalan gözleriyle de uyum içerisindeydi saçları.- Tek bildiğimiz hepsinin aynı kişi tarafından yapıldığı.
- Kişi mi yoksa kişiler mi?
- Bunu da henüz bilmiyoruz malesef. Ama bütün vakalarda karşılaştığımız cinayet aracı hep aynı bıçaklar. Hepsi birbirinin aynı...
- Bu bıçakları kimin ürettiğini bulmamız lazım o zaman.
- Aslında bununla ilgili bir iz peşindeyim başkomiserim.
- Hadi bakalım aslanım , o iş sende.
- Siz hiç merak etmeyin.
- Bir gelişme olursa haber ver. Çıkabilirsin.
- Emredersiniz başkomiserim.
- Cüneyt !
Kapının kolundaki elini çekerek geri döndü Cüneyt. Günlerdir hatta gecelerdir üzerinde çalıştığı cinayetlerin soruşturmaları uykusuz bırakmıştı Cüneyt'i. Aynı şekilde Haldun Başkomiseri de... Cüneyt'in göz altlarındaki şişkinliği ve baygın bakışlarını fark eden başkomiseri , bir an evvel bir nihayete kavuşturmak istiyordu bu soruşturmayı. İşindeki sabırsızlığıyla bilinirdi emniyette zaten. Sabırsız ama bi o kadar da dikkatli...
- Son cinayetle ilgili ayrıntılı bilgi istiyorum. Ölen kişiler hakkındaki bilgiler yetmez. Uzak yakın akrabaları kim varsa, kadın çalışıyorsa iş yeri arkadaşları, çocuklar okuyorsa okul arkadaşları ve öğretmenleri... Hepsi hakkında bilgi topla. Diğerlerini söylememe gerek yok zaten , sen neyi araştıracağını biliyorsun.
- Elbette başkomiserim.
- Dosya hazır olunca haber ver. Olay yerine intikâl edeceğiz.
- Baş üstüne başkomiserim.
- Şimdi çıkabilirsin.
Kapının kapanma sesiyle çekmeceden çıkardığı sigaradan bir dal aldı. Bir yandan yaktığı sigarasından derin nefesler çekerken bir yandan da son cinayetlerin dosyalarını karıştırmaya başladı. Cüneyt'in de dediği gibi bu son cinayet diğerlerinin aksine bir aileyi yok etmişti. Öncekilerde maktül tek kişiydi. Ama bıçaklar aynıydı. Bir müddet sonra masasının üzerinde duran fotoğrafa kaydı gözleri. Karısı ve oğlu gülümseyerek bakıyolardı ona. İstemsizce yukarı yukarı kıvrıldı dudağının sol kenarı. Dün gece gerçekleşen cinayeti düşününce gülümsemesi yüzünde soldu. Kendini ölen kadının kocasının yerine koydu. Karısı ve çocukları böyle cânice katledilen bir adam ne yapardı? Tabi ya... Bu olay esnasında o adam neredeydi peki? Olayla ilgili ilk konuşması gereken kişiye karar vererek kalktı yerinden. Odasından çıkınca tek bir kişiyi aradı gözleri. Sağ kolu olmadan adım atmayı sevmezdi. Oğlu gibi severdi Cüneyt'i. Göremeyince yanından geçen birini durdurdu. Adını hatırlayamadığı polis kızın küt saçları vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEZAR TAŞI ŞEHRİ
Mystery / Thriller"... Ölümden daha soğuk geceleri vardır insanın. Sarsıla sarsıla titreten gerçekler, yaşamın acımasız yanıydı. Acımasız günlerin yankıları , her insanın hayatında yer edinmiştir bir dönemde. Merhamet ise bir köşede izler bazen sessizce. Merhametin...