Potada Aşk Var

9.Bölüm "Benim Suçum"

Multi; Azra Toprak
Şarkıyı söylenince açalım lütfen 😁
Ahmet Kaya - Kum Gibi

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Gönderilen: İmkansızım
Yalnızca bir gün...
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Melike dibimde ne yapmaya çalışıyorsun güzelim" bu aralar hep erken kalkıyordum ve bu beni geçen her günde daha da asabi yapıyordu "Gerizekalı dedim ya maçım var diye" tamamen unutmuştum Melike'nin maçı vardı! Yataktan fırladığım gibi lavaboya girdim ve işlerimi hallettikten sonra dolaptan bordo bir şort ve siyah bol bir tişört giydim "Oha kızım ne çabuk hazırlandın saat daha 7.30 benim maçım 10'da" gözlerimi devirip konuşmaya başladım "Yahu gevşek madem o kadar zaman var neden sabah sabah beni uyandırıyorsun?" zaten kaç gündür erken kalkıp geç yatıyordum ve uyumak için debelenip duruyordum "Ya kahvaltı yapıp erken çıkarız diye düşündüm ne var ki bunda, biraz gezer uykuyu atarız sonra da maça geçeriz işte ısınmaya, hem Daçkanın erkekleri de maçı izleyecek diyorlar" bir dakika Daçka ne alaka Galatasaray maçında "Daçka ne alaka be?" gülümsedi ve cevap verdi "Bizden önce onlar sahayı kullanacakmış. Yani bazıları, sonuçta hepsi burda değil malum onların maçları bizimkilerden biraz daha farklı oluyor ve kendi sahalarında antrenman yapıyorlar ki sen zaten bunları biliyorsun. Tatil yapmaya gelen birkaç Daçka oyuncusu kendi aralarında maç yapmak için birkaç saatliğine salonu kiralamış" işte bu çok ilginç "Tamam ne duruyoruz çıkalım o zaman?" benim bu tepkime şaşırmışa benziyordu ve sonradan toparladı "Canım kankam saat sekize geliyor" tamam da sahaya gitmek zaten yarım saatti Melike'nin maçı da 10 da olduğuna göre Furkan çoktan gitmiş olmalıydı "Ya Daçka erkeklerini izlemek varken ne gezicem Melike salak mısın hadi giyin çıkıyoruz ya" Melike ofladıktan sonra üzerini değiştirmek üzere odaya gitti ve 15 dakika sonra tekrar geldi ve yüzüme bile bakmadan kapıya yöneldi "Kahvaltıyı yolda yapıyoruz o zaman. Senin arabanı mı alırız benimkini mi?" amaaan şimdi benimkine ne gerek var "Seninkini al işte kanka ben zaten uykuluyum sen kullanırsın"

Tam tamına 45 dakikadır yoldaydık saat dokuza çeyrek vardı "Ay Melike geri mi dönsek ben giremicem galiba" Melike kolumdan tutup içeri çekmeye başladı "Sırf senin için sekizde araba kullandım Azra lütfen saçma sapan konuşma " "Ya beni almazlarsa Melike tamam sen takımdasın da ben takımda değilim ki" tekrar ofladı. Bu da Açelya gibi, sadece göz devirmek yerine ofluyor "Azra o nasıl söz öyle koçumuz bile özellikle seni çağırıyor kimse bir şey diyemez ayrıca bugün maç öncesi istediğimiz zaman gelebiliriz sonuçta takımın maçı var" ben de oflayıp kolumu kendime çektim ve kendim yürümeye başladım "İyi be" sahaya girdiğimizde direk soyunma odasına ilerledik, Melike eşyalarını koyduktan sonra sahaya giremezdik çünkü maça kadar kiralıydı "E hayde tribüne çıkalım o zaman" tribüne çıktığımızda yavaşça gözümü sahaya çevirdim ve ordaydı. Bir an orda olmayacak diye çok korkmuştum ama ordaydı işte... Terden ıslanan saçları o kadar güzel duruyordu ki onunla buluşacağım aklıma geldiğinde bir kez daha kendimi çok şanslı hissettim. "Hey deli kız senin orda ne işin var ya?" bu o olamazdı değil mi? Kafamı yavaşça ona çevirdiğimde bana baktığını fark ettim "Pardon bana mı söylüyorsun" Azra nazın kime şimdi arkandakine dicek mal gibi kalıcaksın "Evet sana söylüyorum" yüzümde alaycı bir gülümseme yerleştirdim ve konuşmaya başladım "Pardon da sana ne acaba?" Allah'ım sen ne güzel yaratıyorsun o nasıl gülüş öyle "Şuan da sahayı biz kiraladım güzelim, sen buradasın ve bizden sonra Gs'nin kızlarının maçı olduğunu varsayarsak senin buraya girmemen gerekiyor" yapmacık gülüşümü hiç bozmadan cevap verdim "Bak sen de diyorsun Gs'nin kızlarının maçı var diye. O yüzden burdayım" yüzündeki gülüş solarken cevap verdi "Nasıl yani hani sen basket oynamıyordun?" ben alaycı ifademi hiç bozmadan konuşmaya başladım "Aslına bakarsan ben hiçbir zaman oynamıyorum demedim ama.. " lafımı böl bi sen bölmemiştin sen de böl "Ama gerçekten oynamıyorsun" nerden anlamıştı ki? "Evet haklısın, artık oynamıyorum" "Artık mı?" arkadan tanımadığım bir ses geldi "E hadi Furkan iki saattir ne konuşuyorsun kızla anlamadım ki" Furkan da çocuğa döndü ve cevap verdi "Tamam lan çatlama geldik işte" çocuk bana döndü ve konuşmaya başladı "Şimdi anladım neden bu kadar uzun sürdüğünü... Selam güzellik ben Berke" bana mı söylemişti? Ah şu Berkeler...  "S-selam?" ben selam deyince Furkan bunu beklemiyormuş olacak ki yüzü düştü "Berke maça dönmüyor muyduk? Sana ne elin kızından yürü" Furkan beni kıskanmış mıydı?