İnsanlar böcekler gibi rahatsız edici varlıklardı.
Onlardan nefret ediyordum.
Onları kullanmaktan hoşlanıyordum.
Bu bana o kadar çok zevk veriyordu ki... İşte bu yüzden okulun ilk günü olmasına rağmen yüzümde engelleyemediğim bir sırıtış vardı.
Gelin bakalım küçük sazanlar.
"Balık tutma zamanı geldi ha?"
Kendi kendime mırıldanırken ellerimi cebime sokarak okulun içine girdim. Açılış konuşmasını dinleyecek değildim. Zaten son senemdi.
"Karma!"
"Ne var Matsume?"
Rahatsız edildiğim için hissettiğim hoşnutsuzluk sesime yansımış olacak ki Matsume yutkunarak birkaç adım geriledi.
"Sınıfa yeni öğrenci gelmiş."
İşte bu beklenmedikti. Okulumuz çok tanınan ve başarı sıralamasında zirvede yer alan bir okul olabilirdi ama aynı şeyi sınıfım için söyleyemezdim.
Benim varlığımın ve diğer belalıların ünü yüzünden sınıfımıza bırakın yeni öğrenciyi, yeni öğretmen bile gelmezdi.
Kısacası okulun geri kalanından bağımsızdık.
"Kendi isteğiyle mi gelmiş yoksa müdür mü yollamış?" Diye sorarken sınıfa girmiş ve sırama yayılmıştım. Matsume diğer yıl da olduğu gibi önümdeki sıraya kurulurken cevap verdi.
"Müdür yollamış. Önceki okulundan bazı şikayetler yüzünden ayrılmış. Çok tehlikeli olduğunu duydum."
İşler gittikçe ilginçleşiyordu. Bu yeni öğrenciyi çok merak etmeye başlamıştım. Gerçekten sağlam bir elemansa yanıma alabilirdim.
"Neyse ne. Birazdan görürüz. Konuşmanın bitmesine az kaldı."
Nitekim haklı çıktım. Dakikalar içinde konuşma bitmiş, herkes sınıflara dağılmıştı. Bizim sınıf da yavaş yavaş doluyordu.
Gözlerimi içeriye giren her öğrencinin üzerine dikiyor ve tanıdık olmayan bir sima arıyordum.
"Günaydın çocuklar."
Öğretmen içeriye yanında kısa boylu bir veletle girdiğinde şaşkınlık bugün 3.kez bedenime nüfuz etti.
Bu muydu o çocuk?
Matsume'nin anlattıklarından sonra saha farklı bir şeyler beklerdim. Bir kere yüzü ve bedeni fazla feminemdi. Okul forması olmasa erkek olduğunu anlamak imkansızdı.
Hem çok kısa, hem de çok cılızdı. Elbette gücün bedene bağlı olmadığını biliyordum ama yine de...
"Çocuklar bu Shiota Nagisa. Yeni öğrenci. Ona zorluk çıkarmayacağınızı umuyorum." Derken hocanın yüzünde kederli bir ifade vardı.
Söylediklerine uyulmayacağını biliyordu.
Sanki Nagisa da bunu fark etmişti. Gözlerini sınıfın üzerinde gezdirirken bedeni bir yırtıcı gibi tetikte bekliyordu.
"Yerine geçebilirsin."
Nagisa iki arkamdaki boş sıraya doğru ilerlerken sadece bir saniyeliğine çok farklı bir şey hissettim.
Ölümcül bir kobra yılanı etrafıma dolanıyor ve zehrini üzerime akıtmak için bekliyordu. Çatallı dilini ensemde hissedebiliyordum.
Tehlikeli. Çok tehlikeli. Ölümü hissedebiliyorum. Buradan uzaklaşmalıyım.
Ani bir hareketle sıramdan fırlarken sınıftakilerin şaşkın bakışlarıyla karşılaştım.
Ben az önce ne yapmıştım?
"Karma?"
Hocanın endişeyle adımı söylemesine karşın elimi belli belirsiz salladım.
"Bir arı gördüm de öldürmek için ayağa kalktım."
Tanrıya şükür ki herkes benim arılardan ne kadar nefret ettiğimi biliyordu ve kimse bahanemi sorgulamadı. İnanmış görünüyorlardı.
"Sanırım pencereden kaçtı."
Kafamı sallayarak Matsume'yi onaylarken yüzümü elime yaslayarak dalgınca hocayı izlemeye başladım.
Ben asla yanılmazdım.
Bu yüzden şundan çok emindim: bu çocukta bir şeyler vardı.
O hissin sebebini bulacağım Shiota Nagisa. Sadece biraz bekle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akabane Ateşi (bxb)
Historia CortaFull Anime Boys-1 Karma Akabane tehlikeli bir çocuktu. Lisedeki Tanrı koltuğunun sahibiydi. Nagisa Shiota ölümcül bir çocuktu. Kana susamışlığın beden bulmuş haliydi ve Karma'nın hakimiyetine karşı gelebilecek yegâne kişiydi. Ve bir gün asla bir ara...