4.2

6.7K 360 43
                                    

Eslem'den:

Sonunda boncuğumun karşısına çıkma cesaretini toplamıştım ve
teklifini kabul etmiştim. Bir böceğin bana bu cesareti vereceğini bilseydim daha önceden alırdım o böceği eve diyorum...

Yarın saat tam 14:00'da, Buğra beni ilk defa görecekti. Tarih 05.09.2019'da. Bu tarih hayatımın değişeceği tarihti.

Yarın, hayat benim için ya altın tepside sunulacaktı ya da o tepsi kafama fırlatılacaktı. Umuyorum ki birincisi olur yoksa; ben tüm hayallerimi o sahaya gömmek durumunda kalacaktım.

Ailecek haftasonu yediğimiz son akşam yemeğinden kalkmıştık ve herkes şuan ekran başına kilitlenmiş televizyon izliyordu. Bense kardeşim Emine'nin ikinci sınıf ödevlerine yardım ediyordum. Ablalık böyle bir şeydi, fedakarlığın en uç noktasını yaşıyorsunuz ve bu fedakarlığı yapmak, sizi yormak yerine aksine mutlu ediyordu. Ben kardeşlerime yardımcı oldukça ve onların iyi bir yerlere geldiğini gördükçe ablalık damarlarım tepiniyordu.

Annem babama bıçağın ucundan elma uzatıyor, Ahmet oyuncak akrabasını eline almış halıda sürmeye çalışıyor, benden bir yaş küçük kız kardeşim Emel ise altı kardeşin ortak kullandığımız odada makyaj eşyalarımı almış dudaklarını boyuyordu. Her ne kadar kızmış olsamda gizli gizli çantamdan kırmızı rujumu almış kendini palyaçoya çevirmişti.

"Kız, ben sana demedim mi sürme  rujumu diye?!" deyip elindeki rujumu bir hışımla çekip makyaj çantamın içine attım. Benim yaptığım şeyden sonra kaşlarını çatıp oflamaya başlayan Emel'in, elinde bulunan bakmakta olduğu aynayı çekip kendime baktım.

Benim bu halime anlam veremeyen Emel; "Ne oluyor Eslem, ne bu haller?" dedi.

"Ne olacak kızım, kendime bakıyorum. Hep sen mi bakacaksın?"

"Bilmem, normalde pek kendine bakmazsın da. Var bi haller sende. Hadi bakalım." deyip gülmeye başladı bizim zeki kız. Bu kızın gözünden de bir şey kaçsa şaşardım.

"Kız Emel, senden saklayamam ya. Yarın Buğra ile buluşuyoruz." dediğimde küçük bir çığlık koptu Emel'den. "Şşşh, kızım sessiz ol ya. Babamlar duyacak şimdi." 

"Tamam, tamam. Nerede buluşacaksınız? Nasıl oldu, nasıl kabul ettin? Saat ka..." deyip sorularını birbiri ardına sıraladığını gördüğüm an elimle ağzını hızlıca kapattım ve sözlerinin yarım kalmasını sağladım. Bu kadar çok soru nasıl cevaplayabilirdim ki? Ah bizim meraklı kız ah.

"Kız bir dur, nefes al. Anlatacağım bir sakin ol." dedim ve olup biten her şeyi Emel'e anlattım. Emel duydukları karşısında şok olurken diğer yandan sevincinden ağzı kulaklarına gelmişti. Çünkü iki senedir Buğra'ya deliler gibi aşık olduğumu bir Emel biliyordu. Bu sebeple böyle bir şeyin olmuş olması onu şaşırtmıştı ve aynı zamanda sevinmesini sağlamıştı.

_______

YARIN DEVAMI GELECEK... YORUM VE OYLARINIZI BEKLİYORUM. 😘

Basketbolcu || Texting 🏀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin