3-Yıldızlar♥

24 4 4
                                    

Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayınnn.♥

Odama çıktıktan sonra çantamı yerine bıraktım ve duşa girdim. Odamın her yeri beyazdı.

İçimin karanlığına inat en sevdiğim renkti beyaz..

Odam çatı katında. Kocaman bir pencerem var. Tavanın bir kısmı yine cam. Bir duvar olduğu gibi kitaplık ve içi kitaplarımla dolu. Üzerinde yıldızlı led ışıklar ve tavanımın cam olmayan yerlerinde geceleri parlayan yıldız çıkartmaları var.

Duştan çıktıktan sonra ders çalışmaya başladım. Aralıksız yaklaşık 2 saat çalıştıktan sonra kendime mola verdim. Biraz atıştırdım ve tekrar çalışmaya başladım. Saat epey geç olduğunda bugünlük bu kadar yeterli diyerek yatağıma geçtim.

Sırt üstü uzandım ve hayatımı düşündüm. Olmayan hayatımı. Babamın beni sevmeyişini,annemin umrunda olmayışımı,şiddetle büyüdüğüm bakıcıları ...

Benim hiç ilk aşkım olabilecek,ne olursa olsun arkamda duracak bir babam olmadı. Ya da hastalandığımda başımda bekleyen,yaralarımı saran annem...

Annem doktor. Eve geliş saatini bile bilmiyorum. Bazen denk geliyoruz öyle. Nasılsın bile demiyor bana. Annemin varlığını hiç hissetmedim. Babam da beni istemedi. Hep tek başımaydım. Bakıcıların elinde büyüdüm. Bi keresinde bakıcım bana şiddet uygulamıştı. Daha çok küçüktüm. Vücudumda morluklar vardı. Anneme söylemiştim. Bakıcı düştüğümü söylemişti. Ve annem ona inanmıştı. Bana değil. O günden sonra daha çok şiddet gördüm. Sonra annemi bakıcıya ihtiyacım olmadığını konusunda ikna ettim. Hoş. Pek umurunda olmadı.

Düştüm, ayağa kendim kalktım. Yaralandım, yaralarımı kendim sardım. Kimse sevmedi ki beni. Sevgisiz büyüdüm. Hep yalnızdım. Oyun oynayacak arkadaşım bile yoktu...

Sabah uyandığımda her zaman ki gibi rutin  işlerimi yaptım. Dişlerimi fırçaladıktan sonra elimi yüzümü yıkadım. Dolabı açıp rastgele elime gelen kıyafetleri aldım. Okul formamız yoktu,sivil gidiyorduk. Saçlarımı taramadım. Zaten kısaydı. Kulaklıklarımı takıp evden çıkacakken annemle karşılaştım. Yüzüme bile bakmadı. Beni yine görmezden geldi. Umursamadım.

Sınıfa çıktığımda sıramda Rüzgar'ı gördüm. Alışmam zaman alacaktı. Kafasını sıraya koymuştu ve gözleri kapalıydı. Galiba uyuyordu. Rahatsız etmek istemedim ama yerime geçmem gerekiti. Ders ziline 2 dk vardı. Zil çalınca uyanır diye düşünüp uyandırmadım.

Öyle de oldu. Zil çaldı ve Rüzgar uyandı. Beni başında beklerken görünce kaşlarını hafif çattı ve "Niye uyandırmadın Eylül?" diye sordu. Aynı zamanda geçmem için yer verdi.
"Rahatsız etmek istemedim."dedim. Tam ağzını açmıştı ki sınıfa hoca girdi. Susmak zorunda kaldı. Derste ara ara anlayıp anlamadığımı sordu. Anlamadığım yerleri sessizce anlattı. Ve öğle arasında yine ders çalıştırdı. Gerçekten iyi bir kalbi vardı. Ve hâlâ ne istediğini söylememişti.

Okul çıkışı eve giderken yanımda belirdi.
Her zamanki gibi gülümsüyordu.

"Birlikte gidelim mi?"
"Olur." dedim.

Hiç konuşmadan yan yana öylece yürüdük. Ne o konuştu, ne de ben. Ara sıra bana bakıyordu. Ona bakmasam da bunu anlayabiliyorum. Yol ayrımına geldik. Artık farklı yöne gidecektim.
"Yarın görüşürüz." dedim.

Yine gülümsüyordu ve çok huzurlu gözüküyordu -benim boş bakan gözlerime rağmen-.

"Görüşürüz minik. Kendine iyi bak." dedi.

Minik? Ben mi minik? Bi kere ben minik filan değilim. Boyumu tam bilmiyorum ama 1.63 filan. Eskiden olsaydı şimdi bu konu hakkında tartışmaya bile girerdim. Gözlerim devirmekle yetindim. Ve yoluma döndüm.

Eve gittiğimde ders çalışacaktım. Çantamdan kalemliğimi çıkartmak için açmıştım fakat bir kutu fark ettim. Kutuyu çıkarıp inceledim. Küçük bir kutuydu ve üzerinde bir not kağıdı vardı. Önce kutuyu açmaya karar verdim. Kutudan  bir dudak kremi çıktı.

Notu elime aldım ve okumaya başladım;

"Düzenli olarak dudaklarına sür ve kendi iyi bak. Seni kötü görmek istemiyorum. :):)
                      Rüzgar."

Notu okuyunca yüzümde buruk bir gülümseme oluştu. Birileri ilk defa beni umursamıştı. Beni görmezden gelmemişti. Bu duygu bana çok yabancıydı. O  an bu duyguya alışmaktan korktum. Ve düşündükçe korkularım daha da gün yüzüne çıktı. Ya yine alışırsam? Ya yine yarı yolda kalırsam?

Bunları tekrar yaşamak istemiyorum. Bu yüzden etrafıma ördüğüm duvarları yükselteceğim. Rüzgar ne kadar iyi olursa olsun ben bunu yapamam. Duvarlarımı aşmasına izin veremem. Rüzgar'dan uzaklaşmayım. Hem kendimin hem de Rüzgar'ın iyiliği için...

Sizce Eylül yanlış mı düşünüyor?

Rüzgar çok tatlı değil mi??

Şarkı önerinn

Vee oylamayı ve yorum yapmayı unutmayınnn ♥

Buraya kadar geldiğin için çok teşekkür ederim.. İyi ki varsın ♥♥

İnstagram hesabım :hll.dxx

DilhunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin