♧DİSEASE || JİROSE♧

10.BÖLÜM

                                 
Baştan söylemek itiyorum.Bu bölüm çoğunluk Jennie ve Suga bölümü olucak.Farkındayım bu kitap Jirose kitabı ama bu bölümlük böyle olmalı.Herşeyin bir cevabı vardır.♧
    

                                   ⤵️

JENNİE

Koridorda sınıfa doğru ilerlerken
dalgın bir şekilde yürüyen Rose'yi gördüm.Hemen önüne ğeçip onu durdurdum.Moreli hâlâ bozuktu.

"İyi misin sen?" Sorumla birlikte olumlu anlamada kafasını salladı.

"E o zaman bu halin ne?" Diye sorunca sıkıntılı gözüküyordu.

"Min Sung sınıfa geldi.O biraz morelimi bozdu.Onunla aynı havayı solumak bile istemiyorum."diyip kapşonlusuna ellerini soktu.Demek ki okula geri gelmişti?

"Morelini bozup gardını hemen indirme.Karşısında ğüçlü ve dik dur.Yoksa o bunu fırsat bilip daha çok canını yakmaya çalışır."
dediğimde kafasını düşünceli bir şekilde olumlu anlmada salladı.

Daha sonra gülümseyerek "kantine gidiyorum,bir şey ister misin?" diye sorunca,kafamı hayır anlamında salladım bende gülümseyerek.

"Neyse,seni fazla tutmıyayım.
Öptüüm."diyerek el salladı ve gitti.Ğülümsedim.Çok seviyordum.

Sınıfa girince,ilk dikkatimi çeken
bi kızın zorla Suga'yla konuşmaya çalışması ve Suga'nın onu takmamasıydı.O ara Suga ile göz göze gelince göz devirdim.Salak!

Yavaşça boş olan sıralardan birine ilerleyip aynı zamanda onları dinlemeye çalıştım.

"Ya hani söz vermiştin.Bu gece beni bara götürücektin.Senin yüzünden ilk dersi de kaçırdım."diyordu kız huysuzlanarak.

Ama oha!Bu kız sabah Suga'nın "manyak" bir şekilde öpüştüğü kızdı.
Kırmızı hırkası ve toplu saçından anlamıştım..

İyi de bu kız bizim bölümün en zekilerindendi.Ayrıca bu kızın bu zamana kadar hiç bir erkekle flörtleşmeyi bırakın,normal bir erkek arkadaşı bile yoktu.Adını kaç senedir aynı sınıfta olmamıza rağmen bilmiyordum.

Sırama ğeçerken,aynı zamanda kıza takılı kaldı gözüm.Fiziği cidden hafife alınamazdı.Bir erkeğin başını döndürecek cinstendi.Ama asıl merak ettiğim,Suga'nın böyle bir kızı nasıl baştan çıkarıp bu hale getirmesiydi.Bar mı?Bu kız hayatı boyunca bara bir kere gitmiş kız değildi.Tabi bunları kendisi anlatırdı.

Gözüm hâlâ kızda takılı kalmıştı.
O ara dalmıştım fakat Suga'nın da bana baktığını hiç fark etmemiştim.
Kızın "nereye bakıyorsun" diyip benle göz göze gelene kadar tabii.

Hızla başımı çantama çevirdim ve acele bir şekilde kitapları sıranın üstüne koydum.Buğün ikinci kez yakalanmıştım ona!

Suga'nın "Aslında olur,buğün seni Busan'daki bara götürebilirim"
dediğini duyunca sinirle ona baktım.
Masum kızları oyunlarına alet edicek,
daha sonra kalbini kırıp geri göndericekti.

Biliyordum.Okuldan bir sürü kızı bu şekilde yüz üstü bırakmıştı.Gerçi artık bu kız nasıl masum sayarsak.
Koridordaki görüntüler gözümün önüne gelince yüzümü buruşturdum.

Daha sonra kaçta gideceklerini ayrınıtılı bir şekide konuşurlarken çaktırmadan da dinliyordum.Belki bende giderdim?

Sınıfa ağladığı bariz belli bir şekilde Jisoo girince hızla ayaklanmam bir oldu.Bu aralar inanılmaz kötüydü.
Yanında olmak istiyorduk ama hep yalnız kalmak istediğini söylüyordu.