DARK LOVE

DARK LOVE 9.BÖLÜM

  Scoot, telaşlanmama fırsat vermeden ayaklarımı yerden kesti.Beni kucaklayarak koşmaya başladı. Bir kulübeye gelince beni yere indirerek elini uzattı. Bir an tereddüt ettikten sonra elini tuttum. Babam izimizi kaybetmişti.Kulübeye girmemizle beraber kapıyı kitleyerek belimden tuttu ve kendi bedenine bastırdı ''Cehennemime çok yakışacaksın Rae'' dedi.Ama sesi ona ait değilmiş gibiydi.Sesinde ölümcül bir ton vardı.Bu sesi daha önce duymuştum.Ormana daldığım o ilk gece.Parçaları birleştirerek onu ittim.Kaçacak yerim yoktu.Elinden kurtulduğum sırada çığlık atmaya başladım.Telaşla üstüme atlayarak ağzımı kapattı.Nefesi ensemi okşuyordu.''Sakın bağırma bebeğim'' Ağzımdaki elini çekti, boğazıma dayadığı hançeri bastırdı.Bembeyaz boynum kırmızı kanlarla dan ediyordu.

Ava'nın ağzından ;

  Kendimi özgür hissediyordum.Aylar sonra o odadan çıkmıştım.Sabah Scoot'la ormanda koşmaya çıkmıştık ama kısa bir süre sonra onu kaybettim .kulübenin kapısına geldiğimde kapı kilitliydi.Defalarca kez denedim.Tam tekrar ormana girip Scoot'ı aramaya gidecektim ki  Rae'nin çığlıklarıyla durdum .Kapıya attığım tekme işe yaramadı.Cama koştum var gücümle cama vurdum.Kendimi içeri attım. Rae'yi, Scoot'ın alinden sertçe çekerek arkama aldım.Ağlamaktan kızarmış gözlerindeki yaşları silerken onu koltuğa oturttum.Scoot'a dönerek ''Ne halt yediğini sanıyorsun''Rae gözyaşları içinde hıçkırmaya devam ediyordu.Scoot hiçbir şey olmamış gibi tişörtünü düzelterek umursamaz tavırlarla buzdolabına doğru ilerledi.Dolaptan aldığı birayı açarak kendini koltağa atarken ''Bu akşam ne yapıyoruz güzeller''                                                                             Ah ulu tanrım  diye düşündüm.Bazen gerçekten fazlasıyla sinir bozucu olabiliyordu.Önüme düşen kısa saçlarımın arasından kızgın gözlerle Scoot'a baktım .''Benimle dalga mı geçiyorsun ?'' Birasından kocaman bir yudum alarak bakışlarını benden Rae'ye doğru çevirdi. Alaycı bir tavırla ''Yoksa seni korkuttum mu tatlım ?'' Daha fazla dayanamayarak oturduğum yerden kalkıp Rae'nin elini tuttum ''Hadi seni eve götürelim''                                                                                                                 Scoot söze girerek ''Hiçbir yere gidemez'' Sesinde tartışma kabul etmeyen bir ifadeyle devam etti ''Çok fazla şey öğrendi ölmesi gerek''                                                                                                                 Dayanamayarak bağırmaya başladım ''Bana bak seni lanet olası bu kıza dokunmayacaksın''                Kahkaha atarak oturduğu yerden kalktı.Belimden tutarak beni kendine çekti ''Yoksa sen Rse'yi kıskanıyor musun ?''

ERTESİ GÜN

  Ava ortalığı kontrol etmek için kasabaya gitmişti. Rae bütün gece boyunca koltukta ağlamak dışında bir şey yapmadı.                                                                                                                                             Scoot,tişörtünü giyerek kızın yanına oturdu ''Benden nefret etme''                                                               Rae uzanarak Scoot'ın elini tuttu ''Senden nefret etmiyorum ve senden korkmuyorum''

Scoot'ın ağzından ;

Bu kız cesaret hapı mı yutmuştu ? sessizlik uzayınca Rae tekrar konuştu ''Ölmem gerekiyorsa beni öldür.Korkmuyorum.'' İster aptallık deyin ister cesaret ama bu yanaklarını alev alen yapan,gözlerinde savaşa hazır ifadeyle bana bakmasına sebep olan şey her ne ise  beni kendine hayran bırakıyordu.Hayır diye düşündüm.Ölmesini istemiyordum ''Rae,bir gün sana muhteşem bir aile verecek olan adamla evleneceksin.Sıcak bir hayatın olacak''  Acı acı güldüm.''Seni hayal etmemiştim.Kafamda her karanlıklar prensesi olarak kurmuştum seni.Ama senden bu hayatı almayacağım.Evine dön Rae '' Ayağa kalkarak kapıya yöneldi.Kısa bir an tereddüt ettikten sonra arkasını dönerek ''Sana sarılmak istiyorum''Kalkıp yanına gittim.Kollarını boynuma dolarken ''Hayal ettiğin kız olabilirim'' Ayrılarak yüzüne baktım ''Artık istemiyorum.Pembe hayatına devam et''

Rse'nin ağzından ;

  Annem ve babam çok telaşlanmışlardı.Saatlerce tartıştıktan sonra odama çıkarak uyudum.               Scoot,Ondan korkmuyordum.O korkutucu bakışlarının altında merhameti görebiliyordum.Gözleri çaresiz ve esir hissetmeme neden oluyordu.                                                                                                       Sabah kulübeye gittim ama kimse yoktu,kasabaya onları aramaya gittim.Hastaneye gittim ama yoklardı .Telaşlanmaya başlamıştım.Eve gitmek üzereyken arkamdan gelen bir erkek sesiye o tarafa doğru döndüm.''Boşuna arama dün gece kasabadan ayrıldılar''