DARK LOVE 18.BÖLÜM

145 5 0
                                    

 Sandra elindeki törpüyle tırnaklarını törpülerken kıza yaklaştı ''Rae , tatlım seninle kız kıza oturup sohbet etme fırsatımız olmadı.Sana kendimi tanıtmak istiyorum.'' Sandra,kızın bağlı olduğu sandalyeye hafifçe eğilerek , fısıldadı ''En nefret ettiğim şeylerden biri benim olanın elimden alınmasıdır.'' Doğruldu ve bağırdı ''Sen benim olanı çaldın'' derken elindeki törpüyü odanın köşesine fırlattı.Sesi boş odada yankılanıyordu.Bir anda tekrar susarak gülümsedi.Takıntılı bir hastayı andırıyordu. ''Rae , bebeğim hakkımda duyduğun her şeyi unut.Bilmen gerek tek şey benim olanı alırsan bedelini ödetirim.'' Önüne düşen sarı buklesini arkaya atarken devam etti ''Ve sende ödeyeceksin.'' Sandra düşünür gibi yaparak ''Acaba ilk nereden başlasak ?'' parmağını genç kızın buklelerine doladı ''Scoot,en çok saçlarını seviyor değil mi ? Belki de ilk saçlarından başlamalıyız.'' Arka cebinden çıkardığı makasa bakıp gülerken Rae,gözyaşları arasında ''Scoot , bu yaptığını duyarsa...'' Sandra ''Kes sesini'' diye bağırarak kızın sözünü kesti.Elindeki bukleyi ani bir hareketle keserken kızın gözyaşlarını sildi ve ''Şşş tatlım ağlama'' daha sonra kızın sandalyesine bir tekme savurdu ve Rae sandalyeyle birlikte yere düştü.Kafasını sertçe yere çarpan Rae ağlıyordu.Sandra'ya dönerek ''Scoot seni yakalarsa mahvedecek'' Sandra hızlı adımlarla Rae'ye doğru ilerleyerek bir tokat yapıştırdı ve Rae bilincini kaybetti.Bu sefer çarpmanın etkisiyle gözleri hafifçe kapandı.

 Ava asansörün açılmasıyla hızlı adımlarla odaya ilerlemeye başladı.Arkasından gelmekte olan Nico umursamaz bir ses tonuyla ''Fazla abartıyorsun buralarda bir yerlerde olduğuna eminim.'' Ava odaya hışımla girdi ve yatağa hafifçe otururken ''Anlamıyorsun , o kıza bir şey olursa Scoot beni öldürür.'' Nico güldü ''Ondan neden korkuyorsun ? Sen ondan daha güçlüsün sence de artık ona gücünü göstermen gerekmiyor mu?'' Ava afallamış bir halde ''Ne yani ihanet etmememi söylüyorsun ?'' Nico yüzünü buruşturarak kafasını olumsuz anlamda salladı ''Hayır.Sadece onun için çalışmayı kes.'' Ava acı acı gülümseyerek konuştu ''Bunu düşünmediğimi mi sanıyorsun ? Defalarca kez düşündüm sonra ne fark ettim biliyor musun ? Eğer zor durumda olursam beni kurtaracak tek kişinin o olduğunu fark ettim,ona yaptığın kötülüğün her zaman karşığını alırsın Nico ama biliyor musun yaptığın iyiliklerin karşığını da alırsın bunu fark ettim , Hayat bizi nereye götürürse götürsün yanımda olan tek kişinin o olduğunu fark ettim.Onun için çalışmayı bırakıp düşmanlarımızı sevindirmiyorum.'' Ava hışımla odadan çıktı.Nico arkasından seslendi ''Nereye'' Ava asansör kapanırken ''Scoot'ın yanına gidiyorum , belki oradadır.''

 Scoot , viski bardağını kafasına dikti ve yalpalarak kendini yatağa attı.
Scoot'ın ağzından ;
 Neden gitmiyordu bu kız ? Burada değilken bile buradaydı.Onu kendimden uzak tutmam işe yaramıyordu.Gözlerimi kapadığımda gördüğüm tek şey o.O alev gibi yanan çakmak çakmak zümrüt yeşili gözler.Yangın gibi vücüdu.Kapadığım gözlerimi hızla açtım.Olmaması gerekiyordu.Kapımın sertçe çalmasıyla kafamı çevirdim.Ava gülümseyerek ''Ohoo bugün erken başlamışız içmeye.'' Scoot  yatağın yanını göstererek gelmesini işaret
Ava , yanına uzanırken söylendi ''Sen sarhoş musun?'' Scoot , acı acı gülümsedi ''Lanet olası kız burdan çıkmıyor.'' derken eli başını gösteriyordu.Ava şaşkın bakışlarını Scoot'ın üstünde gezdirdi.Bir süre sessiz kalan Scoot tekrar konuştu ''Onu evine götürmemiz gerek , ona zarar veriyorum.'' Ava gözlerini devirerek ''Onu hiç buraya getirmemen gerekiyordu.'' Scoot , Ava'ya baktı.Ava , Scoot'ın üstünü çıkartarak onu güzelce yatağa yatırdı.Ve tepesinde dikilerek ''Bazen fazla düşüncesiz oluyorsun.'' Scoot bağırarak Ava'yı susturdu. ''Sanki ömrüm boyunca aradığım o şeyi bulmuşum gibi.Sanki Tanrı onu benim için yaratmış gibi.'' Ava şaşkınlıktan irileşmiş gözleriyle Scoot'a bakarken Scoot konuşmaya devam etti , sesi bu sefer fısıltı gibi çıkıyordu ''Onun kırmızı dudakları varken , Tanrıya tapmak dünyanın en büyük aptallığı değilde ne ? Pamuk kadar beyaz ve temiz bedenini kirletmek istiyorum ama korkuyorum , sanki dokunursam tüm büyü bozulacakmış gibi hissediyorum.'' Ava ''Sarhoşsun sen.Ne dediğini bilmiyorsun.'' Scoot kahkaha atarak kafasını çevirdi.Ava hızla odadan çıktı.

 Rae , gözlerini açtığında Sandra sandalyede oturmuş telefonla konuşuyordu ''Ava tatlım belki de lunaparka bir bakmalısınız.Ne olduğumu umrumda değil akşamüstü otelde 3-5 hoş çocukla takılarak geçirdim ve şimdi kapatmam gerek.'' telefonu tiksinen bir ifadeyle kapatarak Rae'ye baktı ''Lanet olası sürtük.Onu hiçbir zaman sevmedim.'' Rae kanayan burnunu eliyle silerek 'Ava'dan mı bahsediyorsun ?'' Sandra sandalyeden kalkarak masaya doğru ilerlemeye başladı.Topuklu ayakkabısının sesi boş odada yankılanıyordu.Kırmızı deri şortu kusursuz poposunu örtemeyecek kadar kısaydı.Telefonu masaya fırlatarak öfkeyle yanan gözleriyle kıza baktı ''Sıra o lanet sürtüğe de gelecek.'' Rae, artık ağlamıyordu.Yeşil gözlerini Sandra'dan ayırmadan konuştu ''Sen çıldırmışsın Sandra'' muhteşem sarı buklelerinden önüne düşen tekini kulağının arkasına sıkıştırırken ''Hayat çıldırmış'' dedi.Hemen ardından ekledi ''Scoot'ın seni önemsediğini mi sanıyorsun? En sonunda seni öldürecek.'' Rae , cesaretini toplayarak ''Bu söylediğin şeye kendin bile inanmıyorsun.Eğer beni tehtid olarak görmeseydin buraya getirmezdin.'' Sandra büyük bir kahkaha patlatarak artık omzuna gelen saçlarını arkaya çekerek gözlerine bakmaya zorladı ''Bana bak küçük fare benim adım Sandra Moretti.'' Rae geri çekilerek kafasını salladı.Telefonun çalmasıyla Sandra masaya ilerledi.Bu sefer arayan Scoot'dı.Sandra bilmiş bir tavırla dudaklarını büzdü ve kafasını yana yatırırken telefon ekrarınını Rae'ye doğru tuttu.  ''Scoot arıyor.'' Sandra yerden bir kumaş parçası alarak kızın ağzını hızla bağladı , saçını savurarak telefonu açtı ve sesi hopörlere verdi.Scoot'ın sesi boş odayı doldurarak dolmasıyla 'Sandra,nerdesin?'' Sandra cilveli bir kıkırdamasıyla ''Nerde olmamı isterdin ?'' Scoot ''Odama gel.'' Sandra ''Bana beş dakika ver , geliyorum.'' diyerek telefonu kapattı.Sandra , Rae'ye dönerek ''Uslu dur.'' dedi ve Rae'yi yalnız bıraktı.

 Sandra , kapıyı açarak kendini Scoot'ın üstüne attı. Scoot,kızın dudaklarını sertçe öperken Sandra'nın tişörtünü üstünden çıkarttı.Sandra boş viski şişesine bakarak ''Sarhoş musun?'' Scoot cevap vermeden kızı altına aldı.Vahşi öpücüklerini tüm vücudunda gezdirdi.Sandra,Scoot'ı üstünden iterek şortunun arka cevinden çıkardığı telefonu ikisini göreceği şekilde ayarladı ve video kaydını açtı.Sandrada şortunu zor çıkararak tekrar kendini yatağa attı.
 
Ava , sabahın ilk ışıklarıyla kendini güç bela odasına atabildi.Rae'yi bulamadığı için huzursuzdu.Telefonu alarak Scoot'ı aradı faakr cevap alamayınca kahvaltı etmek için lobiye indi.Erken bir saat olduğu için lobide fazla kişi yoktu.Açık büfeden çikolatalı donut ve Nescafe alarak Richard'ı aradı.Telesekreterle karşılaşan Ava ''Lanel olası uykundan uyan ve lobiye gel , Rae yok.'' mesajını bıraktı ve donutundan koca bir lokma alarak mideye indirdi.
Sandra çıplak vücudunu saten çarşafla örterek Scoot'a döndü.Henüz  uyanmış olan Scoot i kızla ilgilenmek yerine hızla banyoya yöneldi. Sandra hışımla yataktan kalkarak Scoot'ın peşinden banyoya ilerledi.Banyo kapısında cilveli bir ses tonuyla ''Yatağa dönmeyecek misin?'' Scoot,telefonuyla Ava'ya hızlı bir mesaj atarken duygusuz bir ses tonuyla konuştu ''Duş alacağım.'' Sandra bir adım attı ve elini Scoot'ın kaslarında gezdirdi ve ''Tamam o zaman birlikte alalım.'' Scoot , kızı yatağa attı ve yerde duran siyah iç çamaşırlarını alarak eline tutuşturdu ''Üstünü giyin , duş alıp Ava'nın yanına gideceğim.'' dedi ve banyoya girerek kapıyı arkasından kilitledi.Sandra kıyafetlerini hızla giydi ve odadan çıktı.
Ava yarısını yediği donut tabağını hafifçe öne doğru itti.Üstünü değiştirmiş olan Sandra borda dar binici pantolonunun üstüne bayaz yarım bir tişört giymişti.Lobiye göz gezdirirken Ava'yı gördü , karşısına oturarak ''Rae'yi buldun mu?'' Ava olumsuz anlamda başını salladı ve kahvesinden bir yudum alarak konuştu ''Scoot'a nasıl söyleyeceğim hiç bilmiyorum.'' Sandra içten gelen sinsi bakışlarıyla ''Bence söylersen o küçük aptal için sana zarar verebilir.'' Ava kararsız bir ifade ile oradan ayrıldı ve kendi odasına çıktı.

 Scoot yeni yeni ayılmıştı.Lobiye inmek üzere odadan ayrıldı.Lobiye indiğinde , Sandra,Richard ve Nico hararetle bir şey konuşuyordu.Scoot,Sandra'nın yanındaki sandalyeye oturdu ve ''Ava nerede'' dedi.Sandra pembe dudak parlatıcı sayesinde ışıl ışıl parlayan dudaklarını hafifçe yalayarak konuştu ''Az önce odasına gitti.'' Scoot,telefonuna gelen mesajla ''Rae dün akşam yemeğinden beri yok.''

DARK LOVEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin