4.Bölüm

138 3 0
                                    

Deniz'den;

Mesaj geldiğinde polis merkezinin yolunu tuttuk. "Amirim, Bende başlarmıyım göreve?" Dedi Gökan."bilmem" dedim. Polis merkezine vardığımızda arabadan indik. Binaya girdik . "Ah. Ankara'dan tayin olan sizlermisiniz?" Dedi genç bir kadın memur. "Evet" dedim net bir sesle . " başkomser yardımcısı Asiye Erkoç ben" elini uzattı. İkimizde elini sıktıktan sonra " benimle gelin sizi müdüre götüreyim"dedi. Peşine takıldık. Gökan fısıltıyla " Güzel kız " dedi. Gökan çapkındı buna alışmıştım. " Buyrun müdür sizi bekliyo" dedi . " teşekkürler" dedim ve içeri girdik. Kapıyı kapattık. Hazır olda bekliyorduk. " Amir Deniz Eraslan ve Başkomser Gökan Bayrak doğru değilmi?" Dedi müdür. " evet müdürüm" dedim. " akademik basarılarınıza bakılırsa baya iyisiniz. Tamamdır Asayiş ekibine alındını Bu ekibin başında sen varsın Amir Deniz Eraslan detayları Başkomser Yardımcısı Asiye size açıklayacak " dedi ve masasına oturdu. Odadan çıktık. Başkomser yardımcısı Asiye " Yarın gelip başlayacaksınız Amirim. " dedi. "Teşekkürler" deyip polis merkezinden ayrıldık. Arabaya binerken " Abi kız çok iyi değilmiydi ya " dedi Gökan. " Bana bak Gökan burası Trabzon. Ankaraya benzemez.Burda sana ne yaparlar biliyomusun " dedim ve dibine gelerek kulağına fısıldadım "derune ennnn deruneeee" deyip şöfer koltuğuna geçtim. Gökan söylediklerimi anlamaya çalışıyordu. " derune en derune? Bi dakka ne demek bu? " dedi arabaya bindi eve gittik. Gökan 'ın geldiği iyi olmiştu en azından yaylaya taşınmak için bir bahanem vardı. " Deniz hacı ben siz demi kalıcam ? " dedi. " yok yaylada"
Dedim." Yayla? Orası neresi? " dedi. Şehir çocuğu işte . " gidince görürsün. Sadece annemin yanında ben ne dersem sen kafa sallıcaksın tamam mı" dedim. " tamam da neden?" Dedi şaşkınca. "Soru sorma ve oğlum soru sorma " dedim bıkkınca.

Biraz sonra eve vardık . Odama çıkıp eşyalarımı topladım. Valizim ile aşşağa indiğimde annem " denüzüm nereye kuzum böyle " dedi mutfaktan çıkıp. " yaylaya" dedim "yaylüya ? Ne işin var yaylüda denüz sıkıldın mı bizden" dedi somurtarak. " yok anacım ne sıkılması sadece Gökan rahat etsim diye dimi Gökan " Gökan arabada söylediğim gibi kafasını salladı. " burda kalsaydü " dedi. " yok anacım" dedim. " ama denüz" diyecek oldu babam araya girdi. "Hatun bilmiyon mu Denizi kafasına koydugunu yapar ikan etmeye çalışma artuğ" dedi. " tamam o zaman ama ben gelürüm ziyarete " dedi." Gerek yok anacım" dediysemde ikna edemedim. Kapıdayken babam arabanın anahtarını uzatıp " bu senin" ısrar etmeden aldım. Ne kadar ısrar etsemde vereceğini bildiğim ve kırılmasını istemediğim için almıştım. Arabaya binip yayalaya gittik.

Hiç değişmemişti. Hertaraf yemyeşildi. " hacı burası mütiş biyer" dedi Gökan tüm sululuğuyla. Gökan genelde suludur ama işini adam gibi yapar ona kendimden daha çok güveniyordum yayladaki eve vardığımızda mandıradaki herkes bizi süzüyordu. Gökan fısıldayarak " bunlar bize neden bu kadar çok bakıyo" dedi gerginlikle. " ne o korktun mu?" Dedim sırıtarak. " ne korkucam ya hı polis adamım sonuçta" dedi Gökan sesinden gergin olduğu anlaşılıyordu. Biraz yürüdükten sonra eve vardık.

Kapıyı açtım etraf tertemizdi babam temizletmişti.sıcak su bile akıyordu.

" güzel yermis ha!" Dedi Gökan. " ben küçükken ne zaman daralsam buraya gelirdim. " dedim iç çekerek.

Hava kararmıştı. Gökan çoktan uyumuştu. Lambayı kapattım yerime dönecektimki sırtımda bir namlu hissettim. "Kimsünüz ula" dedi arkamdaki....

Deniz 'in  Güneş'i Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin