"Bir kimlik arayışındayız. Belki de hiçbirimiz kim olduğumuzu bilmiyoruz!!!"
Kim olduğunu bilmiyoruz, ama o bizim herşeyimizi biliyor.
Ne tuhaf kimliğini bilmediğimiz insanlar, kimliğimizi ezbere biliyor.Berke sinirden yerinde duramıyordu, yumruk yaptığı elini duvara sertçe vurdu. Öyle yapınca canım yandı, elindeki acıyı kalbimde hissettim. Telefondaki adam bundan zevk alır gibi gülüyordu ve ben buna dayanamayacak hale gelmiştim.
"Açtığın savaşta tek taraflı savaşmayacaksı, karşında senden güçlü iki insan var. Emin ol galip şimdiden belli."
Berke gözlerime hayranlıkla bakıyordu.
"Hmm, demek öyle. Savaşalım bakalım ama bu çok adil olmayan bir savaş." Kahkahalar içinde alay eder gibi konuşmaya devam ediyordu. Bu nasıl bir adamdı böyle.
"Doğru rakibimiz kimliğini göstermeye korkuyor." Dedim.
Kahkaha atmayı kesti."Korkmuyorum." Az önceki sesine göre daha ciddi bir ses tonuyla konuşmuştu.
"Korkmuyorsan karşımıza çıkardın." dedi Berke.
O an yutkundum. Yüzünü görmesemde kim olduğunu bilmesemde karşıma çıkmıştı. Ama ben güçsüzdüm. Benden korkması için hiç bir sebep yoktu. Bu da onun güçlü ya da korkak olmadığını göstermezdi. Çünkü eşit durumlarda değildik hâlâ da eşit değiliz ama yanımda Berke vardı, artık tek başıma değildim.
"Belki senin karşına çıkmadım ama en yakınındaki bir kişinin karşısıma çıktım. Berke önündeki gerçekleri dahi görmüyorsun. Beni böyle mi yeneceksiniz. Birbirinizden bir şey saklamaya devam ederseniz, savaşa ben tek taraflı devam edeceğim."
Berke kaşlarını çattı, telefonu kapattı,
Gözlerime gözlerini dikti.
Gözlerime attığı bakışlar öldürüyordu resmen." Ne saklıyorsun mira."
"B-ben"
korkudan başka bir şey söyleyememiştim.
"Tamam sakin ol Mira korkma benden, ben sana sinirden zarar verecek hiç bir şey yapmam."
Öyle diyince rahatladım.
"Ben, benim karşıma çıktı, o gün bayıldığım gün onun yüzünden bayıldım. Korkudan bayıldım."
Daha çok sinirlenmişti gözlerinden ateş püskürüyordu resmen.
"Sana bir şey yapmadı değil mi?"dedi."Yapmadı bir şeyler söyledi, korktum. Bana çok yakındı nefesini tenimde hissedince korkudan bayıldım. Çok güçsüzüm, korkağın tekiyim. Hiç bir şey yapamadım bana o kadar yakınken yüzündeki maskeyi indirip bakamadım."
Gözlerimden yaşlar akıp yanaklarımda süzülüyordu.
"Gel bahçeye çıkalım hava al biraz."
Kafamı salladım evimin bahçesinde havuz vardı, havuzun kenarına oturduk, gökyüzü durgundu,sade, yıldızlar ve ay vardı.
Ay bugün çok parlak, yıldızlara yön gösteriyor sanki. Gökyüzü maviyken dikkatimi fazla çekmiyor ama gece gökyüzüne bakmak bütün sıkıntılarımı alıyordu. Gece gökyüzünü kendime benzetirim, ben gibi kapkaranlık. 10 dakika öylece sessizce gökyüzünü izledik. Berke'nin konuşmasıyla bozuldu o sessiz ortam."Biraz daha iyi misin?"
Kafamı salladım.Berke de paketinden sigarasını çıkarıp yaktı.
"Sen iyi misin?" Dedim.
"Yani,sinirim geçmiyor."
Sinirliyken Berke'den korkmamak mümkün değildi. Bana zarar vermeyeceğini bildiğim halde ondan korkmuştum.
"Uykun var mı?" Diye sordu.
Berke böyle sorunca uykusu geldi diye düşündüm. Ama benim uykum yoktu.
Böyle korkarak nasıl uyuyabilir inan. Ben uyuyamıyorum, geceler zehir oluyordu resmen."Yok. Uyumak, bu aralar zor benim için."
"Anladım, haklısın." Gülümsedi.
Gülerken çok daha yakışıklı oluyordu, her seferinde beni büyülüyordu.
"Ben varken güvendesin korkma."
Öyle söyleyince cidden güvende hissetmiştim.O bana huzur veriyor, yoksa ona aşık mı oldum? Ama böyle bişey olamazdı ki ben şimdiye kadar kimseye aşık olmadım. Kimseye, kendimden başka hiç kimseye güvenmedim. Ama ona gözüm kapalı bile güveniyordum.
"Yanından gitmek istemiyorum." Dedi, bana bakarak. Bende ona kafamı çevirdim. Gözlerinin içine bakıyordum. Yeşil gözleri o kadar güzeldi ki, gözlerinin içinde kayboluyordum.
"Kal o zaman." Diyiverdim. Bundan çok memnun olmuş gibi duruyordu.
"Kalıyorum." Dedi.
Yani sabaha kadar havuzun yanında oturacaktık. Telefonumu açıp saate baktım 23.20 annemlerin gelmesine az kalmıştı. İllaki Berke'nin kim olduğunu soracaklar, tabi burada niye olduğunuda. Berke'ye bakarak." Kahve getireyim içeriz." Dedim.
"Olur." Diyince hızlıca kalkıp içeri girdim, mutfağa gidip kahveye su koydum suyun kaynamasını beklerken telefonuma bakıyordum. Bildirim falan yoktu. O an kafamın rahat olduğunu hissettim. Kapıdan anahtar sesleri geliyordu,annmler gelmişti."Kızım daha uyumadın mı?"
"Evet anne kahve içeceğim ders çalışıyorum."dedim.
Ders çalışıyorum diyince annem şok oldu.
"Sen mi ders çalışıyorsun?"
"Evet anne. Sizi şaşırtmayı seviyorum." Anneme gülümsedim.
"İyi o zaman biz çok yorulduk, uyuyacağız sende geç saate kalma yarın okulun var."
"Tamam anneciğim." Diyip annemi öptüm. Onlar yukarı çıkarken bende kahveleri kupalara yapıp bahçeye çıktım.
Berke'de telefonuyla ilgiliniyordu. Kahvesini uzattım, elimden aldı. Bende yanına oturdum."Siyahların içinde çok güzelsin." Dedi. Utanmıştım.
"Yani bilmem." Dedim utanarak.
İltifat etmesi hoşuma gitmişti.
"Hiç başka renk kıyafetim yok, olmasınıda istemem zaten."
Dedim. Şaşırmış gibi bakıyordu.
"Cidden siyahtan başka renk kıyafetin yok mu?"
Yeşil gözleriyle şaşkın sakın bakıyorken çok tatlı gözüküyordu."Siyah, asillik bana göre. Fazla seçiyorum. Gecenin karanlığına benzemek bir farklılık."
Gözlerimin içine hayranlıkla baktı,"Ne kadar karanlık olsanda dünyamı aydınlatıyorsun."
İşte şimdi hayranlıkla bakan bendim. Gülümsedim, karanlık dünyamı aydınlatan tek kişisin demek istiyordum ama yanlış anlayacak diye çekinip söyleyemedim. Gözlerimle bütün duygularımı belli ederdim bu yüzden Berke'nin yeşil gözlerinden, masmavi gözlerimi kaçırıyordum. Sanki 1 haftada herşeyim olmuştu. Konuyu değiştirmeye çalıştım.
"Okuluda fazla aksattık." Dedim.
"Haklısın, beraber çalışırız kaçırdığımız yerleri."dedi.
Tabiki bu teklifini reddeden ezdim. Çünkü derslerde fazla geride kalmıştım.
"Olur." Dedim gülümseyerek.Hayatımda yaşadığım en güzel dakikalarda. Keşke her anımız böyle olsaydı.
-----
Merhaba arkadaşlar bölümleri biraz fazla aksattım özür diliyorum hepinizden ama artık yeniden bölümler gelecek sınav haftam bitti tatile girdik ve yeni fırsat buldum atmak için tatilde olabildiğince çok bölüm atmaya çalışacağım hepinizi seviyorum iyi ki varsınız yeni bölümlerde görüşmek üzere.🙃🙃
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIN GERÇEKLERİ
مغامرةKaranlık kız Mira kaosun kraliçesi olmuşken bu kaostan nasıl kurtulabilirdi aşkı bu kaostan etkilenirse o zaman ne yapacaktı?..