d r e i z e h n

11.3K 775 196
                                    

"alkyone." dedikten sonra selam verip boş herhangi bir yere geçip oturdum. Jungkook da yanıma oturduktan sonra kaşlarımı çattım ve çantamdan defteri çıkarıp masamın üstüne koydum.

"sen nasıl gelebildin ki buraya? yaşın büyük." dediğimde arka cebinden telefonu çıkarıp masanın altından rastgele bir uygulamaya girdi.

"orasını boşver." dedikten sonra eliyle saçlarını düzeltti.

Jungkook çok iyi bir yalancıydı. Hem babamı kandırmış, bir de üstüne güvenini kazanmıştı. Kesinlikle illegal işlere kaşırıyordu ve bu beni ürkütmeye başlamıştı.

Sınıftaki kızların çoğu arkasını dönüp bize bakarken göz devirdim.

Hah, bi bu eksikti!

"niye geldin ki? Arabanın içinde de bekleyebilirdin?" Bana bakmadan oyununu oynamaya başladı.

"bütün gün mü? Saçmalama, alkyone. Ayrıca işimi yapıyorum, buradaki bütün erkekler düşman."

"ha ha ve ha!" dedim ve kalemlerimi çıkarıp not almaya başladım.

Bu çocuk aşırı derecede sinirimi bozuyordu. Gerçekten!

Hoca sonunda dersi bıraktığında geriye yaslanmadan önce parmağımın acısıyla gözlerimi yumdum. Tonla not çıkarmıştım!

Mitolojiyi severdim ama bu kadar not çıkaracağımı hiç düşünmemiştim!

Soluma döndüğümde Jungkook'un masaya koymuş başını gördüm ve istemsizce gülümsedim.

Jungkook kim, mitoloji kim!

"hey," dedim ve dürtmeye başladım. "kalksana ders bitti!" dediğim sıra başını sıradan kaldırdı ve tek gözüyle bana bakmaya başladı.

"bitti mi ders?" deyip elleriyle yüzünü ovaladı. Bu haliyle tamamıyla bir... işte her neyse, ona benziyordu.

Çantamı toparladım ve sınıfta kalan birkaç kıza baktım. Hepsi de Jungkook'a hayran, bana pis bir şekilde bakıyırdu. Gözlerimi kıstım ve 'ne var' dercesine baktım.

Önyargıdan nefret ediyordum ama nedense daha ilk günden onları sevmemiştim.

"gördüğün gibi."

Çantamı koluma takıp ayaklandıktan birkaç saniye sonra arkamdan Jungkook da ayaklanmıştı.

Başka dersim olmadığından çıkışa doğru gidiyordum ki, kolumdan tutup durmamı sağladı. "acıktım. Yemek yiyelim?" dediğinde göz devirdim ve başımı olumlu anlamda salladım. Aslında ben de biraz acıkmış olabilirdim.

O önden ben arkadan yemekhaneye gidip sıraya girdiğimizde sıradaki kızın biri göz kırpmıştı. Bir dakika ne?

Jungkook'a göz kırpmıştı.

Jungkook ise arada bana bakıyor ve göz kırpıyordu.

Tabii ki de kıskanmamıştım. Kız buna bozulmuş olmalıydı ki yüzünü buruşturdu ve önüne döndü.

Yemekleri alıp rastgele bir masaya oturduğumda Jungkook da karşıma oturmuştu.

"burası çok sıkıcı." dediğinde gülümsedim. "kimse sana eğlenceli olduğunu söylemedi ve gel demedi."

Tek kaşını kaldırdı. "ama çok fazla güzel kız var." dedi ve göz kırptı.

tek kaşımı kaldırdım. "onlarla eğlen o zaman. Hem benden de uzak durmuş olursun." dediğimde bana doğru eğildi.

"rüyanda bile göremezsin, güzelim."

...

Eve geldiğimizde çantamı rastgele koltuğa attım ve arkamdan gelen Jungkook'u kolundan tuttuğum gibi odama soktum ardından kapıyı kapattım.

"bana bak, bir daha benimle birlikte okula gelmeyeceksin!" ona doğru sallıyor olduğum işaret parmağıma bir de bana bakıyordu.

"ne o beni mi kıskandın yoksa?" dediğinde güldüm.

"seni niye kıskanayım be!"

"bilmem, çoğu kadın gibi bir şeyler yaşadığın insanla bir bağ kurmuşsundur?" yanaklarım alev almaya başlamıştı.

"ben bir hırsızı kıskanmam!" şuan ne dediğimi kestiremiyordum.

"ne dedin sen?" üstüne doğru gelmeye başlamıştı.

"ne demişim?"

Ah, yine pennywise'a benzemeye başlamıştı..

"hey-"

"seni uyarmıştım, bunu hakettin, alkyone." deyip dudaklarıma yapıştı.

selam janlarım! sınav haftam başladığı için üzgünüm sizi birkaç güncük beklettim:/

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

selam janlarım!
sınav haftam başladığı için üzgünüm sizi birkaç güncük beklettim:/

kitabımızın gidişatı nasıl?

ayrıca az önce yeni bir fic paylaştım.
'princess' taehyung fici, ona da beklerim sizi! 💜

+100 oy
+50 yorum

thief ⚘ jeon jungkook ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin