Pyra gözlerini açtığında karanlıktan dolayı hiçbir şey göremedi. Dizlerindeki acı ile yüzünü buruşturdu. Yara bere içinde kalmıştı. Çantasından fenerini çıkardı fakat çalışmayınca lanet okudu. Zar zor ayağa kalktı ve etrafına bakındı. Tabi ki de hiçbir şey göremedi. Derken en nefret ettiği sesi duydu. Aslında bu sesi daha önce duymamıştı çünkü normalde dev örümcekler ile karşılaşmazdı.
*
Ezreal kaptanın yanına koştu.
-Bu gemi daha hızlı gitmiyor mu be?!
Kaptan sıkıntı ile ofladı.
-Daha kaç kere diyeceğim , HAYIR.
Ezreal endişe ile küçücük görünen sisler içindeki adaya baktı.
-O adada en tehlikeli ne olabilir ki? Değil mi. Pyra ben ona yetişene kadar kendi başının çaresine bakabilir. En kötü ne olabilir ki??
-Unutma orda da yaşayan şampiyonlar var.
Ezreal donup kaldı.
-Kim gibi mesela?
-Elise.
*
Pyra gidip kaya olduğunu umduğu yerin arkasına saklandı. Karanlıkta nasıl görüyordu bu yaratıklar? Biraz önce örümceğin bacağına sarılmıştı korkudan. Ardından onun bir örümcek olduğunu anlayınca koşarak uzaklaşmıştı. Ya da koşmaya çalışmıştı. Çünkü dizleri bu haldeyken koşmak biraz zorlaşıyordu. Biraz. Bir kez daha bu kadar meraklı olduğuna lanet okudu. Ne diye bu şatoya gelmişti ? Doğru ya , zorla gelmişti .
İleriden hafif bir ışık geliyordu. Neyse ki beyaz ışık değildi. Yoksa öldüğünü düşünebilirdi. Zar zor ışığa doğru yürüdü. Arkasından örümcek sesleri geliyodu . Garen'in onu kurtarmaya gelmesi gerekmiyor muydu ? Veya Ezreal'ın ? Anlaşılan tek başınaydı .
Tepeden , kayaların arasından hafif ışık sızan bir yere geldi. Bu mağra oldukça büyüktü ve kaybolmaktan korkuyordu. Ayrıca şu an kim bilir peşinde kaç tane dev örümcek vardı . Arkasından ses gelince koşmaya çalıştı ama başaramadı . havaya kaldırılırken çığlık atıp örümceğe vurmaya başladı. Elbette , boşuna.
Pyra böyle çırpınırken önünden küçük bir taş geçti. Ardından bir tane daha.Ve tekrar. Pyra taşın atıldığı yöne bakınca küçük bir kızın sapanla örümceğe taş attığını gördü. Örümcek kıza doğru dönerken Pyra'yı yere düşürdü. Pyra dizini tutarak kayanın arkasına geçti. Kız bir anda ortadan kaybolmuştu. Örümcek sesleri tekrardan yaklaşırken bir ses duydu.
-Pıst! Buraya gel !
Pyra bir kovuğun içinden başını uzatmış kıza baktı ve ardından sürünerek yanına gitti.
Küçük kız siyah gözleri parıldayarak Pyra'nın koluna yapıştı.
-Selaaaam !!!
-Uff dizim.. Selam.
-Adın ne ? Buraya pek fazla kişi gelmez de. Aslında gelenler oluyor ama çoğu ölüp gidiyor. Şanslısın ki seni kurtardım. Ne güzel değil mi ? Buranın manzarası harika. Aslında bir manzarası yok ama ben evimin manzarasını hayal ediyorum da. Hiç de fena değil--
-Tamam tamam yeter bu kadar. Bunları sormadım.
-Afedersin. Dediğim gibi , burda genelde yalnızımdır da.
-Yaa , yemek falan nereden buluyorsun ? veya su ? Şu an acayip susadım da.
Küçük kız Pyra'ya sanki birileri onları dinliyormuş gibi kısık sesle konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
League of Legends - Pyra
FantasyBu Pyra'nın hikayesi. Bir deprem olur , hayatınız değişir. Veya bir yangın. Pyra'nın da böyle değişti hayatı. Fakat normal şartlarla değil. Onunki bambaşka bir hikaye. Kim bilir , belki de günün birinde League of Legends'da Pyra adında bir şampiyon...