1 hafta sonra
O yeşil gözler aklımdan çıkmıyor. O kara kaşlar, kara saçlar, zehrini gönlüme akıttığı bakışları. Rüyamlarımda bile onu görüyorum.
Uykudayım.
Ne yaptığımı tam kestiremedim fakat sanırım uyanmaya çalışıyorum. Üstümde birisi var. Kim var bilmiyorum. Sadece zehir yeşili gözleri olduğunu görebildim.Bacaklarımdan başladı. Öperek yukarılara doğru gitti. Heyecanlanmıştım. Daha fazlasını istiyordum. Yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Dudaklarımızı birleştirdiği anda alt tarafımda bir ağrı hissettim. Yüzünü benden uzaklaştırdı.
Başını boynumun girintisine saklamış hızlı hızlı nefes alış verişlerini hissediyorum. Zevk alıyordum. Terlemiştim, boynumda onun nefesi sayesinde sıcaklık vardı. Ben... Onunla ilişkiye girmiştim. Kimdi bilmiyordum ama daha fazlasını istiyordum. Nefesim düzensizleşmişti.
Bir anda uyandım. Nefes alış verimlerim hala düzenli değildi. Terliydim. Boynumda bir sıcaklık vardı. Her şey o kadar gerçekçiydi ki! Alt tarafımda ki ağrı bile.
Hızlıca yataktan kalktım. Abimi uyandırmamaya dikkat ederek odadan dışarıya çıktım. Işıklar yanık değildi. Lavaboya geldiğimde gusül almam gerekiyordu.
Ciddi ciddi zevke gelmiştim. Hemen üstümdeki pembe geceliği çıkardım. İç çamaşırlarımla kaldığımda belime iki kolun dolandığını hissettim. Elleri kalçamdan aşağıya doğru indi. Boynumu birisinin öptüğünü ve nefesini üflediğini hissettim.
Besmele çekerek arkamı döndüğümde kimse yoktu. Korkmuştum. Ne olduğuna anlam verememiştim. Sanırım rüyanın etkisinde kalmıştım. Nas ve Felak okuyarak iç çamaşırlarımı çıkarttım ve duşakabine girdim. Suyu açtım. Niyet ederek abdeste başladım.
Guslü bitirdikten sonra havluma sarıldım. Vücudumu kuruladıktan sonra iç çamaşırlarımı giydim. Temizlerdi çünkü yatmadan önce banyoya girmiştim.
Üstümü giyindikten sonra saç kurutma makinesiyle saçlarımı kurttum. Banyodan çıktıktan sonra saate baktım. Saat 05.30 idi.
Ezana az kalmıştı. Bende odamdan siyah hırkamı aldım ve sekiye çıktım. Sekideki minderin üstüne oturdum ve dizlerimi kendime çektim.
Neler oluyordu bilmiyorum fakat bu işler garipti. Rüzgar hafif hafif esiyordu. Salık olan saçlarımı dans ettiriyordu. Kurt sesleri kulaklarımı doldururken birisi adımı seslendi.
"Leyla!"
Korkuyla gözlerimi açtım. Bir süre etrafıma bakındım. Sanki yanımda oturan birisi söylemişti. Annemin sesi olamazdı çünkü bir erkek sesiydi. Babamın ya da abimin olması da imkansızdı. Fakat ses çok tanıdıktı.
"Leyla!"
Ses tekrar geldi fakat bu sefer uzaktan gelmişti. Mutfaktan geliyor gibiydi.
"Leyla, gel canım."
Dikkatlice ayağa kalktım. Yavaş adımlarla mutfağa doğru gittim. Fakat bunları isteyerek yapmıyordum. Elimi tutan birisi vardı. Sanki birisi beni götürüyordu.
Mutfağa geldiğimde yine aynı ses kulaklarıma geldi.
"Leyla'm. Korkma güzelim, gel yanıma!"
Kapıyı açmak için elimi uzatacağımda kapı kendiliğinde açıldı. Korkuyla geriledim. Bir tarafım kaç derken diğer tarafım içeriye gir diyordu.
İki tarafımıda dinlemedim çünkü bir şey beni içeriye çekiyordu. Yavaş adımlarla mutfağa girdim. İçeride berbat bir koku vardı. Kusmamak için kendimi zor tutuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜHÜR (TAMAMLANDI)
ParanormalUYARI: Hassas psikolojilere uygun değildir. Herhangi bir şikayet konusunda sorumluluk kabul edilmez. "Şeytanlar, insanlara sihri ve Babil'deki Hârût ve Mârût adlı iki meleğe ilham edilen (sihr)i öğretmek suretiyle küfre girdiler... Hâlbuki onlar, Al...