Bölüm 13:Ölüm Habercisi

3 0 0
                                    

Dalmışım biraz. Ayıldığımda yüzüm kanlar içindeydi. Zor nefes alıyordum. Karnıma yediğim yumruklar ciğerimi darmadağın etmişti. Önümde iki adam kesici aletleri temizliyordu.
-Öyle kolay olacağını mı sanıyorsunuz?
Bana hiçbirşey yapamayacaklardı. Kolyenin enerjisi gelmişti heralde. Şimdi kullanmayacaktım. O adam geldiğinde kılıcımı karnına sokacaktım. White beni takip etmişmiydi acaba? Carnaval çok kötü görünüyordu en son. Merdivenin üstünden bir ses geldi.
-Uyandı mı?
-Uyandı efendim.
Merdivenden aşağı indi. Sırıtarak bana bakıyordu.
-Şuan aklından ne geçiyor? Beni öldürmek mi? Kolye şarj olmuştur umarım. Şimdi kıpırdama.
Yanıma yaklaştı. Göğsünün ortasındaki simgeye bastı. Vücudunu zırh kaplamıştı. Elini kolyeme götürdü.
-Bir saniye.
Kolyenin taşını sağ tarafa çevirdi.
-Ne yapıyorsun sen?
-Hadi, güçlerini kullanmayı dene.
Kapattım gözlerimi. Hiçbirşey olmuyordu. Bu şaka olmalı. Kolyenin güçleri adeta devre dışı kalmıştı. Yapabilecek hiçbirşeyim yoktu.
-Sen ne yaptın?
-Kendimi kurtardım.
Kaybetmiştim. Elimden hiçbirşey gelmezdi artık.
-İyi geceler tatlım.
Yüzüme bir yumruk attı. Bayılmışım.
Gözlerim hafif hafif açılıyordu. Aletlerin sesi kafamı bulandırmıştı. İki tekniker kolyeyi çıkarmaya çalışıyordu.
-Çok az kaldı...
Kolyeyi çıkartmışlardı boynumdan. Artık yapabilecek hiçbirşeyim yoktu.
-Efendim, başardık!
Yukardan pata küte sesler gelmeye başladı. Merdivenden adam indi ve kolyeyi eline aldı.
-Şuan elimde tanrının kudretini tutuyorum. Üzgünüm Bay Sparkly. Şuan sizi öldürmeyeceğim fakat sizi günlerce aç bırakacağım.
-Seni adi herif! Seni öldüreceğim. Bugün değil, yarın değil ama birgün öldüreceğim.
-O sandalyedeyken bunları söylemen çok tuhaf.
Elindeki taşı göğsündeki kutuya yerleştirdi. O anda çatıdan çok büyük bir ses geldi. Birisi bağırıyordu.
-Anka!
Bu sesi nerede olsa tanırım. Sinirli olan bir White sesiydi. Pardon, Dark mı demeliydim?

Kolye:2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin