Oy vermeyi ve beni takip etmeyi unutmayın yoksa gece yanınıza gelir sizi muah yaparım :D
❃
Uzatmadan dediğini yapıp geriye çekildim. Şaşırmış olmalıydı, kaşlarını çatıp gözleriyle bir süre beni süzdü. Muhtemelen ona karşı gelip kavga etmemi falan beklemişti.Ona umursamaz bakışlarımı yollamamın ardından hiçbir şey almadan sınıfa çıktım.
Sinirlenmiştim ve bu ilk defa olan bir şey değildi. O bunu her zaman yapıyordu.
Yerime oturup sinirle matematik testimi açıp saçma sapan ortaokul konusu olan cebirleri çözmeye uğraştım.Şaka şaka bu benim için çok kolaydı.
Ders ziline 5 dakika kala testimi kapatıp başımı soğuk sıraya yasladım. Yorgun gibiydim üzerine bir de sınavlar yaklaşıyordu. Sınıf kapısı yavaşça açıldıktan sonra yanıma birinin oturduğunu fark ettim. Sanırım sınıfa sıra arkadaşım Kyung-so gelmişti. Başımı kaldırıp ona baktığımda anlamsız bir şekilde yüzüme bakıyordu.
"Jimin."
"Efendim?"
"Sana bunları getirdim."
"O ne ki?"
"Bilmiyorum."
Deyip sınıftan geri çıktı. Siyah poşetin içini açtığımda bir poğaça ve şeftalili meyve suyu olduğunu gördüm. Kim olduğunu bilmediğim için sebepsizce şaşırmıştım.
Poşetin üstünde de bir not vardı."Sabahtan beri bir şey yemedin sanırım. Borcun olsun."
Bizim okulun yakamı bırakmayan yapışık kızları olduğunu düşünüp poşeti sıramın altına koydum. Ardından başımı tekrar sıraya koyup derse kadar dinlenmeye çalıştım.
Ders zili çaldığında tüm öğrenciler sıradaki yerlerini aldıklarında sınıfa kısa bir göz gezdirdim.Sınıfa gelen yeni çocuğa ve sonra kıkırdayan kızlara baktım. Hoşuma gitmemişti çünkü sınıfa gelen kişi okulun en sevilen çocuğu Jeon Jungkook'du.