Hemen heveslenmeyin bu bölüm inanılmaz kısa. Bunu bile çevirecek zamanı zor buldum desem inanır mısınız? Kendi kitabımı da boşladım iyice, okuyanlardan bunun için özür dilerim. En kısa zamanda bölüm yazmaya çalışacağım ona da.
Bunun bir kısmını gece gece çevirdim hatalarım varsa söylemekten çekinmeyin.
Araba durduğunda Ciel kuvvetlice sarsıldığını hissetdi. Pencereden dışarıya bakıp gelen müzik ve gülüş sesleriyle hayat dolu olan kocaman malikaneyi gözlemledi. Kadınlar savurgan balo elbiselerininn yanında uyumlu maskeler giymişlerdi. Erkekler de kravatlı takım elbiseler ve bir birinin aynısı uyumlu maskeler giymişti.
Ciel otele dönmesinin ertesi günü bu partiye katılmak için davet almıştı. Snake Ciel'in yeteri kadar iyi olana kadar beklemesi gerektiğinde sırar etmiş, ama tek bir sert emir gümüş saçlı oğlanın çenesini kapamasını sağlamıştı.
Cil ve Snake siyahlara bürünmüş az sayda bir grup adamın girişde kaybolduğunu görene kadar arabanın içierisinde kaldılar. Ciel kapını açtı ve usulca çıkmaya başladı.
"Lordum, sizinle gelmeli miyiz?...Diyor Goethe," diye sordu Snake, beyaz bir piton omuzunun arkasından başını çıkarırken.
"Hayır. Arabayı götür ve kimsenin görmeyeceği bir yerde bırak. Bütün çıkışları bul ve sonra personel kapılarının birinden içeriye gir." Ciel Snake'e talimat verirken yavaşça duran arabanın basamaklarından inmeye başlamıştı bile.
"Balo salonunda benimle buluş." Bununla da kinli lord ortadan kayboldu.
"Yes, my Lord...diyor Sebastian."
Ç/N : Snake yılanlarından birisine Sebastian'ın adını vermiş, kafanız karışmasın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Evil Champion 2
Fiksi PenggemarCiel Phantomhive, kâhyasının korkunç ölümünden sonra param parça kalmıştır. Kısa matem döneminden sonra kendine gelen öfkeli asilzade artık kendi adının ve kâhyasının intikamını almak için Melek ve yandaşlarını avlamanın peşindedir. Bütün hakları @w...
