Çalışma Kampı

7 0 0
                                    

Öğretmen bunu söyledikten sonra başımdan kaynar sular aktı. Bu da nereden çıkmıştı. Madem çıktı neden gelmek zorunlu?

1 gün önce

Hoca bunu söyledikten sonra şoka girmiş gibi oldum. Bunu hiç beklemiyordum. Çünkü okul açılalı sadece 1,5 ay oldu, bu neyin acelesi.
Sonra hoca ben bunları düşünürken gideceğimiz yer hakkında bize bilgiler veriyordu,( tabi ben dinlemiyordum.)
Birkaç dakika sonra tekrar başımdan kaynar sular döküldü, bunların hepsi yetmezmiş gibi bazı kızlar erkeklerle aynı odada kalabilirmiş ama çok nadir. Bu duruma bizim kızlar delirmişti, çünkü o cennet yüzlü çocukla aynı odayı paylaşmak benim gibiler için Beyza Alkoç'la fotoğraf çektirmek gibidir.( değişik bir örnek oldu. Bu arada büyük bir Beyza Alkoç fanıyımdır.) Neyse konumuza dönelim, öğretmen bu sefer de sınıf içinde oda paylaşımı yapacakmış.(bu hoca beni katil yapacak. Allah'ım ne olur bir kızla oda paylaşayım ne olur.)
Sonra öğretmen;
- "Anşa,sen Işıkla oda paylaşırsın." Sonra Işık dengesizi;
-" Öğretmenim ben Anşa'yla oda arkadaşı olmak istemiyorum."
-" Anşa senle oda arkadaşı olmak istiyor ya."dedim. Sonra tanımadığım bir erkek sesi ( hayır,erkek sesi olamaz, lütfen.);
- "Hocam, ben olurum"dedi.
- " Tamam, hemen isimlerinizi kaydedelim. Anşa Türkmen ve Yağız Gürler." hocaya ne kadar ısrar etsem de Nuh diyor peygamber demiyordu. Ben yaşadığım sinirle tırnaklarımı yerken,kızların öldürücü bakışlarına da maruz kalıyordum.

Günümüz

Bugün günlerden Cuma ve biz çalışma kampı için yola koyulduk.İstikamet Çamlıyayla ( Mersin'in bir ilçesidir ve soğukluğuyla bilinir.) Çamlıyayla'ya beş yaşındayken gitmiştik, hatırladığım tek şey ise karlı ve çok soğuk olduğuydu ama hocamızın dediğine göre Ekim aylarında kar yağmazmış. Gideceğimiz yer çok yağmur yağan ve çok soğuk olan bir yermiş. ( Derste hocayı dinlemediğim için hoca tekrar anlatınca pür dikkat dinledim. Bu arada hâlâ oda arkadaşımı göremedim.)

...................

Yolculuk kısa sürmüştü yaklaşık 1 saatte gelmişizdir. Yolculuktan sonra içinde bol çam ağacı bulunan ve çok soğuk olan kampüs bizi karşıladı. Hocanın dediği kadar varmış. Ben tedbirli olduğum için kalın kalın giyinmiştim ama sırf Yağız'a güzel görünmek için incecik giyinen kızlar tir tir titriyorlardı.( Ohh, canıma değsin. Cahil cühelalar.)

Birazcık dışarıda durduktan sonra içeri girdim.( doğrusu arkadaşım olmadığı için sıkıldım.) Kayıt işlemleri önceden yapıldığı için direk anahtarımı alıp odamızın bulunduğu kata çıktım. Bu arada otel çok güzel ve zarifti ama otelde bizden başka hiç kimseler yoktu büyük ihtimalle bizim için oteli kapattırmışlardı. Odanın kapısının önüne geldiğimde birşey farka ettim oda kapısının önünde 1612 yazıyordu. 1612 benim en sevdiğim sayılardan biridir. Çünkü 4. Murad o yılda doğmuştur ve kendisine bayılıyorum. Bunu sadece ben biliyorum ve bu büyük ihtimalle büyük bir tesadüftür. Düşünceli hâlde içeriye girdimde çok şaşırdım. Çünkü oda gayet güzel ve küçüktü. En önemlisi ise iki duvar arasında iki yatak vardı ve yan yanaydı. Ben duvara bakıp uyumaktan nefret ederim o yüzden oda arkadaşım kim olursa olsun ona dönerek uyuyacağım ama ben yataklara üzülürken odanın içinde bulunan erkeği görmemiştim. Kendisi 1.87 boyunda, saçları açık kumral ve çok yapılı birisiydi ama gördüğüm kişi geniş kıyafet giyme taraftarıydı. Bana dönerek;
- " Hoş geldin" dedi ve ne göreyim beni döven çocukla ela gözleri ve bakışları (tabii şimdi sinirden eser yok gayet gülüyor.) aynıydı. Bu olamazdı, çünkü;

1. Beni dövdü ve ben onun o güzel yüzüne vuramazdım.
2. Benim 2 hafta oda arkadaşım olacak.
3. Okulun en yakışıklı ve popüler öğrencisi.

PİS 7Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin