Umutsuz Vaka (Askıya Alındı)

3. Bölüm

     Akay Komiserin o videoyu izlemesinin üzerinden yaklaşık bir bilemedin bir buçuk saat olmuştu. Karakol git gide kalabalıklaşmaya başlamıştı ve Çetin baş komiserde gelmişti. Akay Çetin baş Komiserin odasının önüne geçip kapıyı tıklattı. İçeri girdi. Akay içeri girince Çetin komiser şaşırmıştı. Çünkü Akay'ın iş başı yapmasına yaklaşık olarak bir hafta vardı ama kendisi karşısında dikiliyordu.  Aynı zamanda da hareketlerinden bir şeyler olduğu belliydi. Akay konuşmaya başladı." Baş Komiserim biliyorum daha işe başlamadım ve saatin erken olduğunu da biliyorum. Buraya alışmak için bugünden bir gelip görmek istemiştim ve erken saatlerde karakola bir video gelmiş. O an karakolda olan en yetkili kişi ben olduğum için de videoyu bana izlettiler. Video yaklaşık iki yıl önce ölmüş bir kızın öldüğü saatlerde çekilmiş. Bence sizde izlemelisiniz." Çetin komiser Akay'ın söyledikleriyle kafası karışmıştı. Eğer o kadar önemli bir video varsa bunun davanın hayla açık olduğu zamanlarda bulunmuş olması gerekmiyor muydu? Ne saçmalıyordu bu çocuk. Akay'ın bu videoyu neden bu kadar önemli bulduğunu ise anlamamıştı ama illaki bir bildiği olduğunu düşünüyordu. "Eğer bu kadar önemli diyorsan illa ki bir bildiğin vardır. Gidip izleyelim bari." dedikten sonra  Akay ve Çetin baş komiser birlikte  izleme odasına gittiler.
     Çetin komiser videoyu izledikten sonra ne düşünmesi gerektiğini bilmiyordu. Bu kız ölmüş müydü öldürülmüş müydü? Çetin baş komiser aklı karışmışken ve bu tarz düşüncelere dalmışken Akay komiser konuşmaya başladı. "Komiserim biliyorum daha işe başlamadım. Ama bu davayı bana vermenizi rica ediyorum." Çetin baş komiser biraz düşündü. Akay dışında olan tüm komiserler son haftalarda çok yoğun çalışıyordu. Bu davayı Akay dışında kimseye veremezdi. "Peki, bu konuda sana güveniyorum evlat." dedi Çetin baş komiser. Böylelikle Akay yeni iş yerindeki  ilk büyük davasını almış bulunmaktaydı.
     İzleme odasından çıktıktan sonra Çetin baş komiser Akay'ı yeni ekibiyle tanıştırmaya götürdü. Akay'ın yeni ekibi 3 erkek 2 kadından oluşuyordu. Çetin baş komiser Akay'a "Bu arkadaşlar senin yeni ekip arkadaşların. bu karşında gördüğün en iyi bilgisayar uzmanlarından olan Okan, onun yanındaki karakolun en yetenekli sorgulama uzmanımızdan olan Derya, onun yanındaki Ceyhun ve kendisi  iyi bir keskin nişancı olmakla birlikte silahlar konusunda uzmandır, yanındaki Gürkan çok zeki bir polistir ve bir çok davada da keskin zekasını sayesinde büyük başarılara imza atmıştır ve son olarak da yanındaki Ceyda kendisinin de ikna gücü çok kuvvetlidir. Bu özelliği sayesinde de çok fazla suçluyu yakalamışlığımız vardır. Hepiniz birbiriniz ile tanıştığına göre şimdi hepinize kolay gelsin. İşinize devam edin. "
     Akay yeni ekip arkadaşlarıyla biraz sohbet etti. Sonra " Okan bana İzabel'in iki yıl önceki belgelerini getirir misin? Sorgu raporları, otopsi raporları, kamera kayıtları ne varsa hepsini istiyorum." dedi. Okan başını sallayıp Akay'ın istediklerini getirmek için kayıtların tutulduğu odaya gitti.
     Biraz araştırma sonucu bulduğu tüm belgeleri toplayıp Akay Komiserin odasına doğru yola koyuldu. Okan kapıyı çalıp içeri girdi. "Komiserim bunlar (bir miktar klasörü masanın üstüne bıraktı) İzabel'in ailesi, okul arkadaşları, hocaları ve çalıştığı yerdeki çalışanların verdiği ifadeler. ( ince bir kağıt desteği koyup) bunlar otopsi raporu. ( küçük bir flasbellek koyup) bu da İzabel'in bulunduğu yere yakın olan yerlerin güvenlik kayıtları ve sorgu odasının kameraları." Akay Okan'ın getirdiklerini şöyle bir göz atıp teşekkür etti ve getirdikleri belgeleri incelemeye daldı.
Okan'ın odadan çıkmasının ardından yaklaşık iki saat geçmişti. Tüm çalışanlar öğle arasına çıkmıştı. Akay hariç. O hala dosyaları incelemeye devam ediyordu.
     Tüm ekip yemeklerini yeyip kendilerine ait olan yerlere tam gelmişlerdi ki Akay onların yanına geldi. Gürkan'a bir dosya uzattı." Oku" dedi. Gürkan elindeki dosyaya şaşkınca baktı Akay'ın bunları kendisine neden verdiğini anlamamıştı ama emrini yerine getirmek için dosyanın içini açıp okumaya başladı. "...Son zamanlarda çok dalgındı. Derslerine kendini veremiyordu. Tüm notları düşmeye başlamıştı. Bir gün sohbet ediyorduk ve aniden giriş kapısına korkuyla bakmaya başladı ama biz oraya baktığımızda orada hiç bir şey göremedik. Stresten halüsinasyon görmeye başladığını düşünmüştük. Çünkü biz ailevi sorunlar yaşadığını düşünüyorduk. Ama bize eskisi gibi yaşadıklarını anlatmadığı için hiç bir şeyden de emin olamıyorduk." Okan okumayı bitirdiğinde kimse bir şey anlamamıştı. Niye bunları dinlemişlerdi. Sonra Akay Okan'ın yine benzer bir dosya daha uzattı ve okumasını istedi. Okan yine anlamamıştı ama yine de okumaya başladı. "...İzabel ile tabi ki aramız iyiydi, iyi anlaşırdık. O bizim biricik kızımızdı. Tamam bazen ufak tefek konularda tartışırdık ama bu hiçbir zaman çok büyük bir konu olmamıştı. Hepsi sıradan aile kavgalarıydı . Son zamanlarda bazı sorunları var gibiydi ama hala derslerinde başarılıydı. Hem o hukuk kazanmak için gecesini gündüzüne katmış, çok çalışmıştı. Böyle bir şeyi asla mahvetmezdi." Ekip duydukları ile şaşırmış iki ifadeyi birbirlerine bağlayamıyorlardı ve ne düşünmeleri gerektiğini bilememişlerdi. Akay Okan'a son olarak küçük kimliğe benzer bir şey uzatıp "Bu İzabel'in öğrenci kartı. Peki bak bakalım üzerinde hangi bölüm yazıyor?" diye sordu.  Okan kimliğe şöyle bir bakıp " Moda Tasarımı" dedi. Ekip iyiden iyiye şaşırmıştı. Kim gerçeği kim yalanı söylüyordu? Bu kız neleri saklıyordu? 
     Akay komiser ekibe bir kaç dakika hazmetmelerini bekledi. Ardından " Aile kızlarını doğru dürüst tanımıyor. Aile kızları hukuk okuyor sanıyorken kız moda tasarımı okuyor. Kızın arkadaşları onun ailesi ile sorun yaşadığını söylerken aile aralarının gayet iyi olduğunu söylüyor ve son olarak iki tarafta kızın bir sorununun olduğunu söylüyor. Ama kimse bu sorunun ne olduğunu bilmiyor. Şimdi söyleyin bana sizin fikriniz ne?" dedi. Ekip iyice şaşırmış ve ne diyeceklerini bilemez bir şekilde birbirlerine bakıyorlardı.
     İlk konuşan Gürkan oldu. "Komiserim bence kız bir olay yaşamadı bir kişiden korkuyordu ve aynı zamanda ailesine bir sebepten dolayı okuduğu bölüm hakkında yalan söylüyor. Bence söyleyememesinin sebebi de aile baskısından kaçmak. Bu da ailesi ile bir sorun yaşıyor demek.  Buradan da ailesinin yalan söylediği sonucuna çıkabiliriz." Gürkan lafını bitirince Ceyda hemen lafa atlayıp "Bence ailesi ile bir sorun yaşamıyor. Ailesi ile anlaşamıyor ve bu yüzden da hayatını onlardan saklama ihtiyacı duyuyor. Aynı zamanda da kimse boş bir sebepten dolayı birine karşı korku beslemez. Bence bu olayın arkasında daha da büyük bir gizem var. Benim kanımca da bu gizemin kapılarını açmak hiç kolay olmayacak. Akay bu konudaki arkadaşlarının fikirleri ile de      bazı konularda yanılmadığını ve aynı şeylerini düşündüklerini fark etti. Elindeki diğer belgelerle aldığı notları masayı bırakıp" Bunları bir de siz inceleyin. Vaka hakkında bir bilginiz olsun. Gidip bu konu hakkında baş komiser ile görüşeceğim. Geldiğimde bu konu hakkında konuşuruz."
     Akay ekip arkadaşlarının yanından ayrılıp baş Komiserin odasına gidip kapıyı çaldı ve içeri girdi. " Komiserim rahatsız etmiyorsam vaka hakkında bir şeyler bulduğumuzu düşünüyorum. Bu konuda konuşabilir miyiz?" Baş komiser Akay dan duyduklarına hayret etmişti, bu kadar kısa sürede bir şeyler bulmalarını beklemiyordu. Ama bu duruma pekte şaşırmamıştı. Çünkü bu gencin olağan üstü kabiliyetlerini duymuş ve sırf bu yüzden onun buraya gelmesini istemişti. "Tabi ki bulduğun bu yeni gelişmeleri dinlemek isterim." diye Akay'ın konuşmasına müsaade etti. Akay elindeki dosyaları komisere verip "Ailesi bir çok konuda yalan söylemiş ve ailesi ile belli başlı sorunları vardı. Ailesi bir şey saklıyor belki İzabel'in ölümüyle alakalı olmayabilir ama kızın korktuğu şeyle alakalı olabilir. Buradan da katile giden bir yol çıkarabiliriz. " Çetin baş komiser işte buna şaşırmıştı. Sanırım en doğru yol ailesini tekrar sorgulamaktı. Ama bunun için daha fazla kanıta ihtiyaçları vardı. Aynı zamanda tutupta kızınızın ölümünün bir cinayet olduğunu düşünüyoruz diyerek bir ailenin acılarını da tekrardan deşemezlerdi. Bir ip bulmuşlardı fakat ipin iki ucu da kör düğümdü. Bu vaka çok sıkıntılı olacak gibiydi.