Ya aşırı tatlılar 😍😍 Tiplere bak hele Şöyle 😍😍😍 fanartlara bayılıyorum ❤💙
Natasha Romanoff
Kapı çarpma sesiyle önümde ki dosyadan başımı kaldırdım.Ne oluyor? Kalkıp odanın kapısına ilerledim ve kapıyı açıp etrafa baktım. Steve Fury'nin orasından sinirle çıkmış benim odama doğru geliyordu. Benimle göz göze gelince bir an duraklasa da ilerlemeye devam etti. Yanıma gelince kapıyı iyice açtım.
"Neler oluyor?"
sinirle yatağımın üstüne oturdu ve elini saçlarının arasından geçirdi.
"Fury'le tartıştık." susup bana baktı. Birşey demedim ya da sormadım. Anlatmak isterse anlatırdı.
"Bugün yanına gittim görevi konuşmak için. Ikna etmeye çalıştım ama benim bu iş için fazla olduğumu söyledi. Ne alaka şimdi lan?" Derin bir nefes aldı. Kapıyı kapatıp yanına gittim ve omzunu sıvazladım.
"Sakin ol. Demek ki bize söylemediği birşey var ki istemiyor bizi." Tek kaşını kaldırdı. Sinirli hali bile yakışıklı adamın.
"Nasıl bir sebep olabilir?" Omuz silktim.
"Bilmem." Bakışlarını çekip pencereden dışarı baktı. Bende fırsatı değerlendirip onu iyice inceledim.
Önüme çıkan fırsatları değerlendirmeyi severim. :)
Bir süre ben onu incelerken o dışarıyı izledi. Derin bir nefes alıp bana baktı. Gülümsedim.
"Sarılalım mı? Sinirlendiğin zamanlarda ki gibi." Sırıtıp başını olumlu anlamda salladı. Kollarımı boynuna sarıp kendime çektim ve başını göğsüme koymasını sağladım. Böyle hemen sakinleşiyordu. Hatta bazen uyuduğu oluyordu.
Saçlarını okşarken fark etmedim sanıp yüzümü incelemeye başladı. Sırıtmamak için kendimi zorlarken saate baktım. Öğlen olmuştu. Telefonumun zil sesiyle beraber Steve kaşlarını çatarak doğrulup telefonumu eline aldı. Genelde arayan olduğu zaman hep sorgulardı. Bu Tony olsa bile.
"Kim bu?" Telefonu elime aldığımda gizli numara olduğunu görüp kaşlarımı çattım. Bu sefer bunu bende bilmiyordum.
"Bilmiyorum. Ama açmamak en iyisi boşver." Başını sallayıp telefonu masaya koydu. Susan telefondan mesaj sesi gelince merak edip elime aldım ve mesajlara girip ne yazdığına baktım.
Gizli Numara: Hazır mısınız Bay ve Bayan Rogers? :)
"Bu da ne? Neye hazır mıyız?" Steve'in sesiyle ona döndüm ve tek kaşımı kaldırdım. Kabul etmişti yani.
"Ha yani Bay ve Bayan Rogers demesini kabul ettin?" Gözlerini kaçırdı.
"Yo. Tam aksine baya saçma geldi. Evli çiftler gibi o ne öyle?" Içimi tuhaf bir sızı kaplarken gülümsedim.
"Bence de. Sevgili bile değilken öyle demeleri saçma. Dün ki adam da öyle demişti." Başını salladı.
"Saçma şeyler bizim başımıza geliyor." Haklıydı. Tony ve Clint bile daha ciddi şeylerle uğraşırken bize çoğunlukla saçma sapan şeyler denk geliyordu.
"Doğru. Yine de bunu halledeceğimize eminim." Sırıtıp kolunu omzuma attı ve saçlarımı karıştırdı.
"Tabi ki halledicez. Biz mükemmeliz." Elinden kurtulmaya çalışırken gülmeye başladım.
"Hey! O saçları yapmak için ne kadar uğraştım ben biliyor musun?"
"Üzgünüm ama umurumda değil."
Çırpınmayı bırakıp tip tip baktım.
"Tabi sabah yarım saat bununla uğraşan sen değilsin." Omuz silkti.
"Uğraşma sende. Doğal hali de çok güzel. Senin gibi." Bir süre sessizlik oluşurken dediğinin farkına yeni varmış gibi kızardı ve hemen kalktı.
"Şey.. ben bi gidip şeye bakayım." Hızlı adımlarla odadan çıkarken arkasından gülmeye başladım. Utanırken de iltifat ederken de o kadar tatlı oluyordu ki yanaklarını ısırasım geliyordu. Bizlere göre masumdu. Yine de onu öyle seviyorduk.
Düşüncelerle boğuşurken tekrar gelen mesaj sesiyle oflayıp telefonu elime aldım ve mesajlara girdim.
Gizli Numara: Benden kolay kurtulamayacaksınız Bayan Romanoff :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAY & BAYAN ROGERS
Fanfiction"Emin misin Natasha?" Steve tereddütle bir Natasha'ya birde önündeki adama baktı. "Eminim. Ölmesi gerekiyor." (Kapak için @xspidercaptain'e teşekkür ederim :) )