•
"seni pis velet!""b-ben bir şey yapmadım."
"okuldakı herkes şahit! O çocuğu sen dövmüşsün! Sen kim oluyorsunda birini dövüyorsun!"
"yemin ederim ben yapmadım."
"kes sesini cezalısın! Ve bundan sonra bir daha okula gitmeyeceksin. Götürün bunu ve aklı başına gelinceye kadar dövün."
"bırakın l_lütfeğn ben yapmadım."
Genç çocuğun haykırışlarına rağmen kimse ona acımadı ve yardım etmedi. Adamlar genç çocuğu bir odaya salıp bayılana kadar dövdüler. Genç çocuk gözlerini açtığında, her zaman ki gibi karanlık bir odada olduğunu gördü. Zorda olsa ayağa kalktı.
Duvarlara tutunarak karanlık odanın kapısına yöneldi.Yine her zamanki gibi kapıya vurarak onu burdan çıkarmaları için yalvaracaktı. Çünkü karanlıktan çok korkardı.
Ama bu sefer beklemediği birşey oldu. Elini kapı kulpuna atınca kapı açıldı. Kapıyı kilitlemeyi unutmuşlar diye geçirdi içinden.Kapıyı açıp çıktığında, etrafa göz gezdirdi. Hiçkimse olmadığını görünce odadan çıkıp dış kapıya yöneldi. Birinin onu takip ettiği hissiyle adımlarını hızlandırıp, dışarı çıktı. Dışarda hafif rüzgar eşliğinde yağmur yağıyordu. Genç çocuğun yediği dayaktan dolayı vücudunda açılan yaralardan akan kanları yağmur kendi kirli suyuyla temizliyordu.
Genç çocuk canının acısını umursamadan açık olan dış kapıya yöneldi. Kapıda güvenliğin olmaması çocuğu biraz olsun rahatlatmıştı. Ama bilmiyorduki bunların hepsini güvenlikçi adamın yaptığını, hemde kendi işini tehlikeye atarak. Genç çocuk dışarı çıktığı an zorda olsa hızlıca yola çıktı. Gecenin bir saati karanlık yolda tek bir araba yoktu.
Genç çocuk bedenen çektiği işkenceleri düşünerek yürüyordu. Birinin arkasından koşarak ismini bağırmasıyla, panikleyip adımlarını hızlandırdı. Karanlık bir caddeye vardığında, etrafa bile bakmadan hemen kendini yolun ortasına atdı. Aniden gözüne gelen ışıklarla ve bacağının acısıyla yere yığıldı.
İçinden "bu belalar hep beni bulmak zorundamı" diye geçirdi ve gözleri o sevmediği karanlık ile buluştu. Arkasından koşan adam duraksayıp korku dolu gözlerle genç çocuğa baktı. Çocuk adamı dinleyip dursaydı adam ona yardım edicekti. Ama genç çocuk nereden bilebilirdiki ona yardım edeceğini.
Arabayı kullanan şöför hemen arabadan inip korku dolu gözlerle yerde yatan kanlı bedene yaklaştı. Arka koltukta oturan adamda endişeyle arabadan inip bağırmaya başladı. "Ne duruyorsun hadi hemen arabaya getir hastaneye götürelim" Şöför telaşla hemen genç çocuğu kucağına alıp arabanın arka koltuğuna yatırdı.
Arkadakı adam çocuğun başını bacaklarının üzerine koydu. O an adamın gözleri çocuğun terden bir birine yapışmış saçlarına ve dayak yemekten mahvolmuş yüzüne kaydı. "Seni kim bu hale getirdi?" Diye fısıldamıştı adam. Adam hemen kendini toparlayıp telefonundan bir numarayı tuşlayarak kulağına götürdü.
"Doktor Han hemen acili hazırlayın bir hasta getiriyorum. Arabayla çarptık ve şuan baygın. 10 dakikaya oradayız." Hastaneye vardıklarında, adam arabadan inip baygın çocuğu kucağına aldı. Çalışanların dışarıda hazır bekledikleri sedyeye minik bedeni yatırıp geri çekildi.
Doktor "Hemen ameliyathaneye götürün" diye bağırdıktan sonra kendiside ameliyathaneye yöneldi.
___________________________________
Eski bir hikayemi düzenleyerek yeniden yayınlıyorum. Çoklu istekleri göz önüne alarak.
Umarım beğenir ve eğlenerek okursunuz.
İlk bölüm tanıtım amaçlı kısa bir bölüm oldu, diğer bölümleri uzun yazmaya özen göstericem.
Ayrıca hikaye eşcinsel hikaye, sevmeyenler okumasın.
💜💜💜💜💜💜💜
Solein...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love / VMinKooK
Fanfiction❥VMİNKOOK Bayan Kim. "O çok tatlı onu seveceksiniz çocuklar" Bay Kim. "Sevmesenizde umurumda değil, ona kibar davranacak, güzelce konuşacaksınız" 09.04.2024 #jimin etiketinde 1 ci sırada olduk