Love / VMinKooK

❧20

Sope'den devam.

İkili seviştikleri günün üzerinden bir hafta geçmişti. Yoongi hala Hoseok'un evinde kalıyordu. Bir süre önce Yoongi kiyafetlerini getirttiği yetmezmiş gibi birde izin almadan Hoseok'un dolabına yerleştirmişti. Hoseok onun böyle umursamaz tavırlarına ne kadar sinir olsada birşey demiyordu. Bu bir hafta içinde Yoongi her gün erkenden şirkete gitmişti. Tabi Hoseok'u da kendisiyle sürüklemişti. Hoseok ne kadar itiraz etsede Yoongi onu dinlememişti.

***

Yoongi oturduğu sandalyede telefonuyla ilgileniyordu. Hoseok ise onun karşısındakı koltukta oturmuş elinde tuttuğu şarabı yudumluyordu. "Pislik" Hoseok dudağının altında mırıldanırken, Yoongi onu duyduğunu belli edercesine kafasını telefondan çekerek kaşlarını çattı. "Ne? Değilmisin? Pisliksin işte?!" Hoseok bağırarak konuştuğunda Yoongi çatılı kaşlarını dahada çatarak sandalyesinden kalkıp Hoseok'un üzerine eğilip tıslayarak konuşmaya başladı. "Sesini kes! yoksa ben kesmesini iyi bilirim!" Hoseok kendisini tehdit eden adamı umursamadan onu üzerinden itip ayağa kalkarak yeniden konuşmaya başladı. "Sen adi, fırsatçı bir pisliksin! Senin yapabildiğin tek şey beni zorla becermek" Hoseok sinirli bir şekilde konuşurken, Yoongi adımlarını ofisin kapısına yöneltti. "Seni zorla becermedim. Eğer zorla olsaydı bana itiraz eder beni iterdin. Ama sen bana karşılık verdin"

Hoseok onun çıkacağını düşünürken Yoongi tam aksine kapıyı kilitlemişti. Yoongi kapıyı kilitledikten sonra üzerindeki ceketi çıkarıp sandalyenin üzerine bıraktı. Gömleğinin kol düğmelerini açıp yukarı doğru katlamaya başladı. Hoseok alaylı gülümsemesini yüzüne yerleştirip yeniden koltuğa oturarak konuşmaya başladı. "Tamda dediğim gibisin işte. Önce işimi elimden aldın. Beni rezil ettin, sonra bedenimi kullandın" Yoongi cevap vermeden işini yapmaya devam etdi. Gömleğini katlamayı bitirdikten sonra, kemerini çıkarıp koltuğa fırlattı. Yoongi koltukta oturup kendine alayla gülen bedeni kolundan tutup ayağa kaldırdı. Hoseok onu itmeye çalışırken Yoongi dahada kaba davranarak Hoseok'un üzerindeki tişörtü bir hışımla çıkarıp koltuğa attı.

Kendi boynundakı kravatını çıkarıp Hoseok'un kollarını önünde birleştirip bağladı. Yoongi bir hışımla masanın üzerindekileri elinin tersiyle yere attı. Hoseok'un ensesinden tutup yüzüstü masaya yatırdı. Az önce çıkardığı tişörtle Hoseok'un ağzını bağladı. Yoongi omeganın kemerini çıkarıp pantolonunun önünü açarak indirdi. Elinde tuttuğu kemerle omeganın bağladığı kolunu kaçamaması için kafasının üzerinde tutarak masaya bağladı. Yoongi eğilip önündeki narin bedenin sırtına bir öpücük kondurdu. Kendi çıkardığı kemerini eline alıp hızlı bir şekilde Hoseok'un sırtına geçirdi. Her koyduğu öpücüğe karşı bir kere vurdu. Hoseok hissettiği acıyla bağırmaya çalışıyordu ama ağzındakı bez parçası buna engel oluyordu.

Yoongi dayanmaksızın omeganın sırtını ve kalçalarını kemerle kanatırken bir yandanda sinirle tıslıyordu. "Pislik nasıl oluyor gördünmü haa!! Yoksa dahada gösteriyim mi!" Yoongi yüzündeki siniri koruyarak elindeki kemeri bir kenara fırlattı. Hoseok sırtının sızlamasıyla gözündeki yaşları durduramıyordu. Canı yanıyordu. Yoongi pantolonunun önünü açıp baksırıyla birlikte bacaklarından sıyırdı. Şişmiş koca penisini bir kaç kere çektikten sonra, ıslatmadan kuru kuru önündeki deliğe sokmaya çalıştı. Kuru olduğu için girmiyordu ani hamleyle sert bir şekilde tamamını sıcak deliğe soktu. Hoseok'un gözündeki yaşların yerini yenileri alıyordu. Yoongi hızlanarak omeganın içine girip çıkmaya başladı. Hoseok sadece acı çekerken Yoongi sıcak deliğin verdiği hisle zevk alıyordu.