_8-

181 17 25
                                    

Kendi karanlığımda kaybolmuşken sen başıma gelen en güzel şeysin " 

  Kahvemi ellerime aldım pencerimin önündeki  en sevdiğim  koltuğa geçerek dışarıyı izlemeye başladım kendi düşüncelerimde kaybolmuş gibiydim " ama neden " dedim kendi kendime " ben ben yardım etmeye çalışmıştım " kafamı  geriye doğru hareket ettirerek koltuğuma gömüldüm yapraklar bile benden mutluydu gözlerimi  biraz açtığımda akşamüstü güneşinin altın sarısı ışığının yansıttığı gölgeler  ilgimi çekmişti , kafamı kaldırıp dışarı baktım. Ama bu Silver'dı yanındaki kişiler  hakkında hiçbir fikrim yoktu, sessizce olan biteni anlamaya çalışıyordum. Aralarından  biri elini kaldırıp  ileri geri sallayarak birşeyler  söylüyordu , hareketlerine bakılırsa kızgındı , Silver'ı itti ama Silver hiçbirşey yapamamıştı. Şaşkınlığım  giderek artıyordu , kafamdaki  sorulara cevap bulmaya çalışırcasına izliyordum. Üçü birden  Silver'ı sıkıştırdı , kavgaları  gitgide dahada büyüyordu sanki o an hiç düşünmeden  arkadaşıma  yardım etmeliyim hissiyle dışarı çıktım.  Kapıyı  hızla  kapattım oraya doğru  tedirgin ve heycanlı adımlarla  ilerledim. Sesimi biraz yükselterek;
- Hey siz arkadaşımı rahat bırakın  dedim , alay edercesine bakıyorlardı  Aralarından biri tuafça gülümseyerek yanıma  doğru yaklaştı , elini cebine  koyup küçük  kırmızı  bir paket çıkardı , anlamadığımı görünce elimi sertçe açıp  avcumun içine paketi koydu gözlerimin  içine bakıp  " Ne o, küçük  kızlar şekerlemeden hoşlanır diye duydum " dedi. O an ne diyeceğimi bilememiştim , Silver'ın  yüzüne  baktığımda korkmuş  endişelenmiş ifadesi gözümden kaçmıyordu , dalıp gitmiştim  , yüksek bir sesle irkildim "  Sana ne dedim ben ,defol git küçük kız  hadi "  yüzüne baktığımda  mimikleriyle gitmemi istercesine  bakıyordu . Yavaşça  arkamı döndüm , ilerlemeye  başladım içim acıyordu ne yapacağımı bilmiyordum. Silver 'a bakmamaya çalışıyordum kendimi suçlu  hissediyordum ona bakarsam kendimi affedemezdim. Arkamdan gelen sesle Silver 'a baktım  yumuşak bir ses tonuyla  " Amy benim için endişelenme kendine iyi bak dikkatli ol ,olurmu?" Ne Silver benim için mi endişeleniyordu kendisi için  endişelenmesi gerekireken içimdeki  vicdanı susturamıyordum. Elimdeki kırmızı paketi sıkarak arkamı döndüm çünkü bir insan bu kadar iyi olamazdı elimdeki paketi yeşil saçlı  çocuğa attım. Arkasını döndüğünde şaşırdı bunu beklemezdi hemen sesimi aldığım  cesaretten yükselterek  konuşmaya  başladım;
- Arkadaşımı  bırakacağımı nerden düşündününüz ? Al bakalım  şekerlemen senin olsun.
Sinirlendiğini  gözlerinden  Okuyabiliyordum
- Sen küçük  kız  Sana gitmeni söylemiştim neden gitmedin seni  gibilerinin korkması gerekirdi
   - Asla sizden korkmuyorum arkadaşımı rahat bırakın dedim. Tuaf bir gülümsemeyle
- Daha önce  hiç ismimizi duymadın mı ?
- Bu umrumda değil!
  Yanıma  doğru  gelmeye başladığında  bu işin hiç iyi sonuçlanmayacağını anladım. Hemen ani verdiğim  bir kararla Silver'ın yanına gittim aklımda bir plan vardı  Hemde basit bir planladı
Alaycı  gülümsemeyle " Ne o korktun mu ? " dedi ben ise
- hayır korkmadım dedim. Gözlerimle kaçabileceğim bir nokta bulduktan sonra ani bir refleksle Silver' ın  kolundan tutum ve koşmaya  başladım , bunu beklemeyen Silver tökezleyerek koşmaya çalıştı , arkama baktığımda  , üç  kişilik çete şaşkına dönmüş  bir şekilde  bakıyordu,  bu hoşuma gitmişti. Hemen saklanacak  bir yer bulduk biraz  bekledikten sonra Silver kendini tutamayıp;
- Teşekkür ederim Amy bunu daha  önce kimse benim için yapmamıştı. Son dediği cümleler kalbime ok sızlatırcasına acıtıyordu , üzüldüğümü  belli etmeyerek;
- Ne demek , sen benim en iyi arkadaşlarımdan  birisin aynı  şeyi sende benim için yapardın o yüzünden  boşver  , Silver yüzüme minnettarlik  duygusuyla bakıyordu hemen bu ortamı  dağıtmak için merak ettiğim soruyu sordum
- Söyle bakalım  O zorbalar  sende ne istiyorlardı ?
Silver  biraz  çekindikten sonra sonra ;
- O zorbalar ders notlarımı  istiyorlardı ben vermek istemeyince kavga çıkardılar,  kavganın  sebebi bu.
Evet haklı  olabilirdi çünkü  Silver okulun en çalışkan öğrencisiydi. Ne kadar kötü  insanlar vardı.  Silver düşüncelerimi bölerek ;
- Kendine dikkat etmelisin o çete tehlikelidir . Benim yüzümden  başın belaya girecek üzgünüm hepsi benim yüzümden
Silver 'ın  sözünü  Hemen kestim , kendini suçlu  hissetmesini istemiyordum
- Hey üzülme sen beni korursun bundan eminim
Silver yüzüme  gülümseyerek  baktı , ayağa  kalkıp  " o zaman seni hep koruyacağım Amy Rose bunu unutma " diyerek ayağa  kalktı  'yarın  okulda  görüşürüz" diyerek arkasını döndü yavaşça  yürüyerek  gitti. Benimde eve gitmem  gerekiyordu hızlı adımlarla  evin yolunu tuttum , saatime  baktığımda  zamanın  epey ilerlemiş  olduğunu gördüm. Hava kararmaya başlamıştı, sessizce  gitmeye çalışıyordum , gece olduğunda  sokaklar pek tekin olmazdı,  evimin bulunduğu sokağa  girdim. O anda kolumdan biri tutup geriye doğru çekti  , eliyle ağzımı  sıkıca kapattı. Hareket edemiyordum, kulağıma eğilerek küçük bir fısıltıyla ;
- "Benden kurtulabileceğini mi sandın küçük kız "  bu sözler beni korkutmuştu.Kalbimdeki tedirginlik atışını susturamıyordum ne yapacaktım korkunun bütün ruhumu ele geçirmesine  engel olmam lazımdı  ama yapamıyordum.İşimin bittiğini sandığım o anda , Sokağın başından bir ses duyuldu  anlam vermemiştim, sanırım beni tutan kişide anlam verememişti ses gitgide yükselmeye  başladı;
  "  Kızı bırak "  bu ses tanıdık  geliyordu ama kimin olduğunu  çıkaramıyorum
Ağzımı tutan çocuk sesini gür  çıkararak;
- Bırakmazsam ne olur
- Yüzünün  geldiği  hali görmüş olursun
Git giderek  yaklaştı  bu kişi  ,bu Shadow ' du   onu gördüğüme bu kadar sevinceğimi bilmezdim , içimi  korkudan sevince  bırakan bu his hiç kaybolmasın istiyordum.Beni bir hamleyle yanına  çekti ,  O çocuk buna şaşırmıştı, Shadow'un gözlerinin içine baktı  uzun süre bakıştılar , birbirlerinden nefret ediyor gibiydiler, sonra yeşil saçlı çocuk " bu burda bitmedi Shadow" diyerek uzaklaştı. Olanları  seyirci misali ile izleyen ben buna bir anlam verememiştim. Nerden Shadow ' un ismini biliyordu gibi milyonlarca soru aklımdaydı. Shadow elini omzuma koyarak;
- Sen iyi misin ? Dedi
    Ben buna nasıl  cevap vereceğimi bilmiyordum , kekeleyerek
- İ iyiyim , te teşekkür ederim
  Yüzüme kızgınca bir ifadeyle ;
- Başkalarını kurtarmak zorunda değilsin! Dedi cümlelerine  devam etti ;
- Şimdi evine git ve bunları  düşünme  ve herkese yardım etme bu çok aptalca ,
   Kapşonun şapkasını  kafasına  doğru  çekti  ve ben eve girene kadar dışarda  bekledi şimdi  anlayabilmiştim Silver'daki o minettarlık duygusunu , bu duygu o kadar güçlüydü ki , kalbimde hissedebiliyordum. Bu geceyi  unutamayacağım sanırım ...

"Hiçbirşey tesadüfi değildir. Bazen bir kişi size hayatı gösterebilir"

ShadamyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin