Tuğçe

SivilCem

Merhabalar!

Sizi çok özlemişim ya.Tuğçe'nin aptallığını, Umut'un egosunu bile özledim.Malum sınav haftası denilen bir kabustaydık hepimiz. Artık o kabustan uyandık.Ama notlar benim büyük çaplı bir kalp krizi geçirmeme neden oldu.(Sınavlardan çok düşük aldı)

Size söyleyecek birşeyim var.Biliyorsunuz ki geçen hafta pazar günü Demi Lovato İstanbul'da konser verdi.Ben gidemedim ama gidenler adına çok mutluyum.Ama bazı Lovatic -gerçi bunu yapınca Lovatic kalırlar mı bilemem- konsere gidemediği için ''Annem babam ölsün.'' gibi laflar söylemiş.Gerçekten Demi Lovato bunu duysaydı çok üzülürdü.Ben duyduğumda resmen şok oldum ya.Sonuçta o senin ailen, senin iyi gününde kötü gününde yanındalar.Gerçekten böyle birşey söylenmesi çok yanlış.Lovatic olarak ben de üzüldüm ama elimden gelecek birşey yok.Gerçekten bunun gibi laflar söylemeyin.Çünkü bu durum çok üzücü.

Herneyse.

Bölüm şarkısı;5 Second Of Summer-Good Girls(Favorite song)

Multide Cem var.(Yeni karakter)

Bu bölümü @EdanilLovatic'e ithaf ediyorum.(Lovatic kardeşim.)

Hepinize iyi okumalar^^

Oflayarak Umut'a baktım.

''Tripçi Ahmet amca.'' misali hızlı hızlı yürüyordu.

Niye benimle konuşmuyordu?

''Ne kadar aptalsın.'' dedi iç sesim.

''Ben ne yaptım ki?'' dedim sinirli bir sesle.

Umut bana bakıp ''Ne yapmadın ki?'' dedi.

Yine mi sesli düşünüyorum ben?

''Ne yapmışım Allah aşkına söylesene?'' dedim Umut'a yetişmeye çalışarak.

''Ya Tuğçe bir git ya.'' dedi sinirli bir sesle.

''Trip mi atıyorsun sen bana?'' dedim kaşlarımı çatarak.

''Nasıl istiyorsan öyle algıla.Umrumda değil.'' dedi ve elindeki poşetleri sallaya sallaya gitti.

''Gerçekten de trip atıyorsun.'' diye bağıracaktım ki yoldan geçen bir kadının bana ters ters bakmasıyla diyeceğim şeyi diyemedim.

Gözlerimi devirip Umut'u takip ettim.

---

''Gerçekten bunu yaptığına inanamıyorum.'' dedi bağırarak.

''Ne yaptığımı söyler misin artık?'' dedim bağırmasına karşılık vererek.

''Bir düşün bakalım.Ne yaptın ki ben sana bağırıyorum?'' dedi ve poşetleri yere atıp merdivenlere yöneldi ve ekledi ''Hatanı anlayana kadar benimle konuşma.'' 

''Gerçekten inanamıyorum ya sana.Nasıl bu kadar değişebiliyorsun? Senin adın bundan sonra ego yığını değil bukalemun.Çünkü bukalemunlar sürekli renk değiştiriyor.Sense sadece tavırlarını.'' dedim ağlamaya başlayarak.

''Ne halin varsa gör Tuğçe.'' dedi ve merdivenlerden hızlı hızlı çıktı.

Bildiğim tüm küfürleri mırıldanarak söyleyip poşetleri aldım.

''Hatamı anlayana kadar konuşmayacakmışım.Ne yaptım ki ben?'' dedim sinirli bir sesle.

Aklıma gelen bir fikirle gülümsedim.

''Sen misin bana trip atan? Görürsün sen.'' dedim ve tüm Bim poşetlerini toplayıp merdivenlerden çıktım.

Umut'un odasının kapısını açıp tüm Bim poşetlerini yere attım.