Y.N= Notalardan sonra şarkıyı açmayı ihmal etmeyin, mümkünse çevirisine de bakarsınız zaten video da var :)
Bölüm bir gün aksadığı için hepinizden özür dilerim. Günleri karıştırmam sonucu olmuştur...
~Keyifli Okumalar...
Final sizlerle☆☆•☆•☆•☆
Dörtlü gece yarısına kadar üzerlerine kıyafet almak dahil her şeyi halletmişlerdi. Shoto ve Eijirou hâlâ çok iyi yürüyemiyordu fakat idare ediyorlardı. Biz valiz satın alıp içine çuvalı koymuşlardı, bu çuvalı güvenlikten geçirmek kolay olmayacaktı fakat Shoto kendi zihin kontrol yeteneklerine güveniyordu. Sonuçta sıradan iki insan değillerdi, farkları kara insanlarına fark atıyordu.
Katsuki tek kolunu Eijirou'nun bedenine sararken diğer elinde de valizi taşıyordu. Akari'de Shoto'ya sarılarak yürümesine destek olmaya devam ediyordu. Nihayet valizlerini teslim edecekleri zaman güvenlik dörtlüyü süzdü. Dört kişinin ihtiyacına göre oldukça ufak olan valiz, güvenlikte şüphe uyandırmıştı.
"Valizin içinde ne var?" diye sordu tok bir sesle, tek kaşı havalanırken şüphe duyduğu dörtlü tarafından sezilmişti.
"Pek bir şey yok." dedi Akari. "Büyükannemden kalan bir defter."
Bakışlarını Shoto'ya çevirdi, çuvalın içinde ne olduğunu iki kardeş hariç bilen yoktu. "Ve kardeşimle bana ailemizden kalan birkaç değerli şey." dedi nazik bir tonda, ardından gülümsemeyi de ihmal etmedi.
Görevli başıyla onayladı fakat kontrol etmesi gerekiyordu. "Kontrol etmeliyim." dedi, parmakları fermuara kayarken. Shoto ve Eijirou telaşa kapılmayınca, Akari ve Katsuki'de sakin kalmıştı.
Görevli en üstte kitabı gördü, valizden çıkarıp aynı platforma koydu. Ardından çuval gözüne ilişti, küçük olsa da bir çuvalın varlığı şüphelerini arttırdı. Parmakları çuvalın boğum kısmındaki ipten düğümle temas etti, fazla oyalanmadan düğümü çözüp çuvalın ağzını açtı. Elini çuvala daldırıp daha iyi görebilmek adına yaklaştığı sırada avucunda ve çuvalda bulunan safir, yakut karışımı onu hayrete düşürdü. Taşların üzerindeki kan lekelerini de görünce dörtlünün sıradan bir hırsız olmadığını, aynı zamanda bir cinayet suçluları oldukları beynine dank etti.
Eli hızla sol bacağındaki kemerde bulunan silaha uzandı. Silahı deri kaplama cırt cırtlı kılıfından çekip dörtlüye doğrulttu, çatılmış kaşları ve son derece öfkeyle parlayan gözleri, bu tarz olaylara tahammülü olmadığının bir kanıtıydı.
Akari ve Katsuki'de aynı görevli gibi çuvalda olan şeyi görünce hayrete düştü. Bunca kanlı, değerli taşı güvenlik kontrolünden nasıl geçirmeyi akıllarından geçirdiklerine inanamadılar.
Hayal kırıklığıyla dolup taşan gözlerini Shoto'ya çevirdiğinde sevgilisinin gri-mavi gözlerinin parladığına şahit oldu. Dudak hareketlerinden ve kulak verdiğinde duyabildiği fısıltılardan bir büyü üzerinde çalıştığı -Akari ve Katsuki'ye göre- anlaşılıyordu.
Bir süre sonra mırıldanmaya kesen Shoto gülümseyerek güvenliğe baktı. "Artık gidebilir miyiz görevli bey? Uçağımız kaçacak yoksa."
Güvenlik hipnoz olmuşçasına kafa sallayıp çoktan kılıfına yerleştirdiği silahın deri kılıfını kapattı. "Buyrun efendim, rahatsızlık için üzgünüm."
İki kardeş gülümseyerek yürümeye çalışırken iki dost kollarına girmekte gecikmedi. Akari şaşkınlıkla Shoto'ya baktı, "ne yaptın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Prensi
Fantasía...::::TAMAMLANDI::::... BNHA karakterlerinden bazılarını kullandığım fantastik bir kitaptır. Bnha dünyasında geçmemektedir. Fantastik kitap okumayı seven herkes, izlemediyse bile okuyabilir..