₪10₪

226 26 1
                                    

Uçaktan inip Mardin'e resmen aşık oldum ama şöyle bir durum var. Aynada kendine makyaj yapan bir kadın gibidir Mardin... Uzaktan çok güzel, yakından soğuk ve kanlı...
Bu sözü Kayra söylerdi ve çok haklı. Kendimi ona sarılırken hayal etmekten bıktım, unutma Zeynep Kayra diye biri yok. Yavuz valizlerle beraber yanıma geldiğinde Asya ve Mert'te geldi. Dördümüzde büyülenmiş gibi karşıdaki konağa bakıyoruz. Çok güzel hatta harika off Kayra niye yanımda değilsin. "Eee hadi girelim. Ama korumalara ne diyecez." diyen Mert'e bakışlarımla 'ben hallederim' dedim umarım anlamıştır. Dördümüzde yan yana korumların karşısına geçip "Mehmet ağa içerde mi? İçerdeyse biz onun misafirleriyiz." dediğimde çekilip bize yol açtılar. Kapıdan önce Mert, Asya ardından Yavuz ve son olarakta ben girdim. Girdiğimde yemek masasının etrafında oturan kalabalık bize dik dik hatta bazıları hapisten kaçmışız gibi bakıyor. Hepimiz yan yana dizildik bakalım Mehmet ağa kim?
"Buyrun gençler. Kime baktınız?" diyen saçları kırlaşmış amcaya cevaben "Biz Bursa'dan geliyoruz. Mehmet ağanın misafiriyiz. Bizi Burak abi yolladı." dediğimde adam ayağa kalkıp hepimize sarıldı ardından "Geçin açsınızdır bizde kahvaltı ediyorduk." dedi. Mert sessizce "Zaten bizde malız ya anlayamadık. Tövbe tövbe." dedi kahkaha atacağım an koluma Asya tarafından çimdik yedim. Kaşlarımı kaldırıp 'acıdı' emojisi yaptım. Masaya şu şekilde geçtik ben Mehmet ağanın eşinin yanındaki sandalyeye Asya karşıma Mert baş köşeye Yavuz ise iki kızın arasına. Başladık kahvaltı yapmaya. Ama onlar kürtçe konuşuyor ve biz mal mal bakıyoruz. Yanımdaki kadın saçıma dokunup ağaya "Maşallah pır jı Xweşık -maşallah pekte güzel-" dedi. Ağa başını sallayıp "Eee." deyip kahvaltısına döndü acaba benim nerden geldiğimi falan mı sordu. Neyse "Şey ben ve arkadaşlarıma bir otelde yer ayırtsanız çok güzel olur." dediğimde Mertler de kafa salladı 27-28 yaşlarındaki adam "Olmaz burda kalın siz misafirlerimizsiniz. Değil baba." dediğinde ağa kafasını sallayıp onayladı. "Eee gençler gelin bakalım biraz konuşalım. Kızlar toplar burayı." diyerek karşıdaki sedire gidip oturdu. Bizde peşinden gidip oturduk. Mert ceketini çıkarıp bacaklarıma örttü ardından "Kızım mal mal giyinme. Mardindeyiz farkındaysan burası Bursa mı?" dedi ve haklı. "Eee isimleriniz nedir? Kaç kardeşsiniz? Nerelisiniz?" dediğinde hepsi söyledi sıra bana geldi gülümseyerek "Zeynep Veziroğlu, erkek ikizim var. Şuan Bursa'da. İzmirliyim. Peki sizler nasılsınız? Sağlığınız falan?" napayım konu açıyorum. Ağa gülümseyip "Bak seni sevdim, nolsun be kızım şirket başındayız oğlumla beraber, diğer oğlumsa Bursa'da okuyor. Bakalım bu gece gelecekti. Yarın bizim kız evlenecek onun telaşı falan derken baya bir yorulduk." dedi yazık adama. Mert'in telefonu çalınca yanımızdan ayrılıp dışarı çıktı. Yavuz ise birini arıyacakmış boş bir odaya gitti. Asya da lavaboya gidince kaldım ağayla. "Eee de bakam ağana senin derdin nedir? Böyle mutsuzsun ama mutlu gibi görünmeye çalışıyorsun. Söyle kızım beni bir arkadaş gibi gör anlat ki içine dert olmasın." aslında mantıklı tamam ben kolay kolay kimseye anlatamam ama belki bir şey önerir ve yardımı dokunur. Anlatayım...
"Benim ikizim var ismi Kayra erkek. Çok yakışıklı neyse buraları geçeyim." ben gülünce ağada gülmeye başladı. "Ben onu düşünüyorum beni buraya yolladı bensiz napar?" dedim oda gülüp "Üzme kendini benim şirkete gitmem gerek hadi akşama görüşürüz." diyerek gitti. Tek başıma sedirde oturuyorum. Acaba Kayra"yı arasam bana cevap verir yada hal hatır sorar mı? Sormasın ama bir kere özledim desin. Keşke annem yanımda olsa. Kayra'yı tanımlasana deseler herhalde şöyle derim. 'Kırmadık yer bırakmadı, önce yüzümü düşürdü ardından kalbimi kırdı. Ben onu sakınırken o bana neler yaptı. Her defasında sustum. Gidip sevdiğine inanıp beni tanımadı. Derdimi bilmeden boş yorumlarda bulunup kalbimi kırdı. Yordu ama inanmaması. Defalarca kırıldım ama yinede sustum.' Böyle anlatırdım. Telefonum çalınca baktım ve Kaan arıyor... Ben bunun numarasını silmedim mi? Sildim. Eee bu niye beni arıyor kesin birşe duydu bu yüzden arıyor. Açsam mı baya ısrarla arıyor. "Açmayacak mısın?" diyen Asya'ya gülümseyip "Açıcam ama yalnız kalmam gerek." dediğimde gülerek yanımdan ayrıldı. Telefonu açıp bekledim konuşmicam. "Zeynep sen nerdesin? Bak ben sana inanıyorum hem videoda kalktı. Hadi gel son kez buluşalım bak ben bu gece Mardin'e gidicem lütfen gel. Seni seviyorum. Sana inanıyorum." dediğinde sadece sondan önceki iki kelie dikkatimi çekti. Seni seviyorum tamam bende seviyorum ama Kayra'yı. Seni değil. "Gelemem. Sevme beni." diyerek telefonu kapadım.  Acaba nolcak düşünüyorumda ben ve Kaan çıkıyoruz sonra bunu Kayra görüyor ve yanılmadığını düşünüyor. Ayy ne gülerim. Yalnız bizim çocuklar nerde? Kesin kayboldular aman banane be. Kendimi rahatsız hissetmem normal mi?
Kaan: *Lütfen inan bana ben cidden seni seviyorum ve sana  inanıyorum.*

ben bu çocuktan kurtulamayacağım. Boşver Zeynep yazma birşey. Mal o mal yada yazsam mı? Yazayım ya.

Ben:*Hani sadece bir kere göz teması kurduk. Ne ara sevdin beni ne ara inandın sende mal insanlar gibi bana inanmadın. Ve benimle bir kez göz göze geldin bu yüzden ne hoşlandın nede sevdin. Bu yüzden peşimi bırak. Bu oyunlar bana sökmez hadi kardeşim başka kapıya. Burdan sana ekmek yok!*

aferim bana güzel yazdım ha. Al işte yazıyor. Bu kadar ne bekliyor kesin uzun cümleler kuracak.

Kaan:*Sana cidden aşığım. Sadece belli etmiyordum. Lütfen son kez buluşalım. Zeynep lütfen.*

Ben:*Bak başka şehirdeyim.*

Kaan:*Ama Zeynep peki Bursa'ya dönünce bana şans verirmisin?*

Ben:*Yaramı saracaksan ikinci şans veririm ama sırtımda bıçak olduğunu hissedersem o zaman unut!*

Kaan:*Sana ihanet etmek mi? ASLA! Bıçak mı? Kendime batırır yinede sana zarar vermem.*

Ben:*Peki sana ikinci bir şans veriyorum ama en ufak hatanda unut beni.*

Kaan:*Zeynebim her zaman arkanda olcam sana güvenim eksilmeyecek. Eksilsin bak kendime naparım. Seni seviyorum*

Kabulde ettim napıcam ben reddetsem kırılır mı? Kırılır ben hergün kırıldım benimde mutlu olmaya ihtiyacım var.

Kaan:*Akşam memlekete gidicem ama seni biran bile unutmicam.*

Ben:*Sana güvenmek istiyorum. Umarım güvenimi kırmazsın ki zaten kırılmışım kırılcağım kadar sen kırsan tınlamam.*

Kaan:*21/10/19 sana aşık olduğum zaman. Pazartesi ikinci ders yanıma oturduğun an.*

Ben:*Eee yok artık! Bunları bilmen ne bileyim. Ben sana baktığımda senin umurunda değildim. Soğuk nevale gibiydin. Ne ara bana aşık oldun bak yine şüphelendim.💔*

Kaan:*Kızım sen bana bakarken ben sana bakmıyordum. Ama sen derse dönünce ben sana doya doya baktım. Özellikle uyuduğun zaman. Sen benim için cenneten gelen meleksin.👼*

Ben:*Sen benim için mutsuzluğuma ilaç olmuş dolorexin.💊*

Kaan:*Neyse uçağa binmem gerek. Seni seviyorum sevgilim.*

Ben:*Ben de seni seviyorum.😘*

Yalnız ben Kaan'dan nefret ediyordum ne ara sevdim. Of Kaan ben cidden seviyorum. Hemde Kayra"dan sonra. Acaba Mardin'in neresine geliyor. Ben niye bunu düşünüyorum. Yalnız baya yakışıklı şimdi hakkını yemeyeyim. Kumral saç, uzun boy, ela göz, pembemsi dudak, hafif dikik burun cidden yakışıklı hatta meteor. "Zeyno!Yemek hazır üst kata gel." lafamı olumsuz sallayıp "Yok ben tokum. Yatıcam size afiyet olsun." diyerek kalkacakken "O zaman ikinci katta soldaki kapı senin odanmış. Hadi yat geber!" bu Mert kendini baya bir bozdu insan iyi geceler yada iki akşamlar der bu yat geber. Tövbe ya. Odama girip yatağa uzandım. Yalnız Kaan aklımdan hiç çıkmıyor. Acaba Mardin'e geldi mi? En iyisi Kaan'ı boşverip duşa gireyim. Rahatlarım. İç çamaşırlarımı ve geceliklerimi alıp banyoya geçtim. Suyu sıcak yapıp fıskiyenin altına girdim. Burdaki şampuanlardan herhangi birini alıp yıkanmaya başladım. Umarım Kaan buraya gelir. Belkide Mehmet ağanın bahsettiği çocuğu Kaan dır. Yok ya o değildir. Birde saat ne ara 20.14 olmuş yani en son böyleydi şimdi nasıl bilmiyorum.

~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~·~
Saat 00.34 oha iki saattir mal mal telefona bakıyorum. Acıktım ya ben en iyisi mutfağa gideyim belki yemek bulurum. Telefonumu alıp mutfağa indim. Videoda izlerim yada durur öyle. Eee yemekler ocakta yok! Nerde acaba buzdolabında mı ki açsam ayıp olmaz demi? Olmaz bence. Yavaşça dolaba ilerleyip kapağını açtım ve gözlerimde yemek sembolü çıktığına aminim bunlar ne lan! Off off ellerimi birbirine sürtüp tencereleri çıkartıp ocağa koydum açım anam açım. Ayy çok mutlu oldum. Arkamdan ışık açılınca elimdeki tencereyle gözlerim kocaman açık şekilde ışığı açana döndüm ve ben şok. Karşımda 32diş sırıtan Kaan var!

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın...

İKİZ   (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin