₪13₪

211 30 2
                                    

         _BirKucukCADI_'a ithaf edilmiştir...

Gözlerimi iki gündür kaldığım odada açtığımda aklıma doğrudan Kayra geldi. Kayra'yı anlatsam nasıl kelimelere dökerim ki...

· Kayra öylesine bilmiş biri ki, atın dokuz yabancı dildeki karşılığını bilir, ama öylesine cahildir ki binmek için kendine inek satın almış...

· Başkalarından övgü bekleyen bir ikizim var, ama bilmiyor ki  mutluluğunu başkalarının eline vermiş zavallının teki olduğunu...

· Hani iyi insan olmak için hem iyi yaşamak, hemde iyi yaşatmak gerekir ya işte Kayra'nın iyi insan ve iyi yaşaması için önce kırdığı kalpleri onarması gerekir...

· Ölüm, doktorların bile tedavi edemediği her hastalığı tedavi eder. Ama Kayra'yı tedavi edemez.

· İnsanoğlu şüpheler içinde yaşamak için değil, sorup öğrenmek için yaratılmıştır. Ama Kayra şüphelenmek için yaratılmış onun kitabında sormak ve soruşturmak kelimeleri yoktur!

*Bilgeliği körlerden öğrendim. Çünkü onlar elindeki değnekle tam araştırmadan adım atmazlar, basacakları yerin sağlam olduğundan emin olduktan sonra adım atarlar. Bundan dolayı bende birşey yapacağım zaman düşünür, faydalı ise konuşur, yararlı ise yaparım. Faydasız ise bırakmayı ve susmayı tercih ederim.*
                                         Lokman HEKİM
Bence Lokman Hekim çok haklı resmen dedikleri benimle aynı. Keşke Kayra içinde aynı olsa ama napalım zavallılar için birşey denilmiy...

Kapı tıklatılınca kendime gelip "Gel!" diye seslendim. Umarım bu aileden veya Berzan'ın ailes... "Gelme!" diye tekrar bağırdım. Ben dün gece Berzan'a Kayra için kullandığım o üç kelimeyi -benimle uyur musun-  kullandım oda kabul edip yanıma uzandı. Kafamı namaz kılar gibi sola çevirdiğimde gözlerimi yavaşça açtım. İnşAllah yoktur. Yok! Eee nerde bu çocuk neyse sonra konuşurum. "Hanımım sizi kahvaltıya çağırıyor da birde kirlileriniz varsa alayım." diyen sesle ayağa kalkıp kapıyı açtım "Günaydın!" dedim kafasını sallayıp odanın ortasında durmaya başladı. "Eee ne duruyorsun." dedim gülümseyerek bana bakmak yerine "Kirliler..." kafamı sallayıp "Ben sana getireyim. Kusura bakma odada darmad..." karşımda bana sırıtan şey Berzan'ın ayakkabısı değil mi? O evet o. Hemen kızın arkasına geçip ayakkabıyı yatağın altına attım. Bu çocuk neyle çıktı ki? "Hanımım kirliler ve sizi kahvaltıya çağırıyor. İsterseniz ben yatağı toplayayım." dediğinde odada daha neler bulur olmaz. "OLMAZ! Ben sana kirlileri getireyim." diyerek banyoya koştum.

Kapıyı hızla açıp içeri girmem ve çığlığı basıp çıkmam aynı anda oldu. "Hanımım noldu?" diyen sesle donakaldım. Kapıda beliren ev halkıyla kendime geldim. "Noldu kızım?" diyen Berzan'ın annesine cevaben "Aynada kendimi gördüm korktum. Birşey yok birazdan inicem." diyerek banyoya girdim. Sinirle klozetin üzerinde yavru köpek bakışları atarak bana bakan Berzan'ın yanına gidip kısık sesle "Ne arıyorsun burda?" dediğimde oda kısık sesle "Sabah kalktım tam odadan çıkacakken kapı tıklatıldı bende buraya koştum. Aslında nasıl hissetmedin ki üzerinden atladım." dediğinde kendimi düşündüm hakikaten nasıl hissetmedim tabi ya Kayra'yı düşünmekten. Gülerek ayağa kalktım "Sen burda bekle ben kıza kirlileri vereyim." sepetten tüm kirlileri alıp sepete koydum. Banyodan çıkıp kızın karşısına geçtiğimde "Getirdim. Yalnız sana birşey sormak istiyorum da..." dediğide sepeti alıp "Tabii." dediğinde gülümeyip -bakalım biliyor mu- sordum. "Berzan'ı yani... Berzan ağayı gördün mü?" dediğimde bana bakarak "Yok hanımım dün sizle gördüm o kadar odasına bakmamı ister misiniz?" dedi. Kafamı olumsuz sallayıp "Yok bakma." dedim ve kapıyı suratına kapadım. Banyoya gidip Berzan'a bakmam gerek. İçeri girdim Berzan aynanın karşısında durmuş elini yüzünü yıkıyor. Kapıya yaslanıp onu izleyecekken kendimi frenleyip "Ben sana kıyafet getireyim." diyerek çıkacakken kolumdan tutup "Olmaz kızım yanlış anlarlar. Sen Mardin'i bilmezsin. Orda açık saçık giyinirsin ama burada açık saçık giyinemezsin. Ben gider alı..." kolumu çekip lafını böldüm. "Mardin'i bilirim Berzan. Bu yüzden san kıyafet getireyim diyorum odamdan çıkarken görünme diye. Hazır kimse seni görmemişken. Yani herşeyi biliyorum şimdi bekle sana kıyafet getireyim." dedim.

İKİZ   (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin