₪25₪

158 20 1
                                    

Medya:Ordu

Bursa-Ordu arası saat farkı 10sa. 12dk. Ben öğlen 11:00 da bindim, yani akşam saat 20:12 de orda olucam. Mert'in haberi var ama ya beni ailesi istemezse. Birde Mert geldi diye amca, dayı ve hala vb. hepsi orda olacakmış. Yani baya kalabalık bir aile olacaklarmış. Hee birde teyzesi niye başka şehirde pnu bilmiyorum söylemedi. Şuan saat 17:36 off çok heyecanlıyım. 3,5saat sonra ordayım. Acaba beni nasıl karşılayacaklar. Gelene kadar uyusam belki herşeyi unuturum. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapadım.

20:12
Mert saatlerdir olayları anlatmam için sıkıyor ama o sordukça Berzan aklıma geliyor. "Zeyno anlat ki yorum yapim sende rahatla." uzun bir nefes alıp başladım anlatmaya.
"Dünkü olay aklımdan çıkmıyor. Tamam mı? Neyse, hani benim apartmanda kızlar oturuyor ya herneyse işte. Bana geldiler bende şaşırdım. Konuşuyoruz konu konu açtı ve nerden geldik bilmiyorum Berzan'a geldik. Sonra esmer olan -adı Sude'ydi herhalde- işte şey dedi 'O da senin gibi seviyor mu?' dediler ben orda kalakaldım işte o an cevap veremediğim an buydu. Tek dileğim bensiz tek oturduğu zaman düşünsün ya nasıl gittim. Birde öyle acımasız gidişin vardı hiç mi düşünmedin beni? Hiç mi demedin nolcak ona diye?.. Bu hayatta güvenmek lazım ama arkanda durana seni hiç bırakmayana güvenmek gerek. Ben Berzan'ı öyle sandım güvendim. Noldu? Bıraktı gitti." diyerek konuşmayı bitirdim. Ona dönünce "Zeyno, birşey demiyorum sen kolay güveniyon. Birde o yorumlar neymiş ben hallederim." dediğinde ortada durup sarıldım. "Tek kişisin bu dünyada beni yalnız bırakmayan. Sağol." dediğimde hafifçe itip bana "Kanka bizim ev apartman rahat edersin umarım. Birde herkes bizde." ona gülerek "Kardeşim sen bana evini açtın rahat ederim. Eee ne zaman gidicez eve." dedim. Kahkaha atıp "5dk sonra." kafamı sallayıp önüme döndüm. Mert'in son dediklerinden sonra şort yerine siyah pantolon giydim yani usturupluyum.

 Mert'in son dediklerinden sonra şort yerine siyah pantolon giydim yani usturupluyum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ne zaman yalnız olsam aklıma doğrudan Berzan geliyor. Sokaklarda koşmamız, sarılmamız, ağlamam ve öpüşmem hepsi aklımda hala unutamadım. En çokta kapıyı çarpıp gitmesi varya işte o an öldüm yahu sevdiğin biri tarafından ittirilsin tamam acımaz ama sevgilin tarafından ittirilip bırakılman işte orda acıyı anlarsın. Tamam benim bünyem böyle şeylere alışık ama... Off... Koluma dokunan Mert'le kendime geldim. "Geldik, çok açım seni almaya gelmeden önce masayı kuruyorlardı. Birde senin geliceğinden haberleri var. Kendini kasma rahat ol." dedi ve apartmandan içeri girdi. Etrafa bakıp bende ardından girdim. Yalnız heyecanlanmam gayet normal. Birşey diyim mi? Sanki sevdiğim erkeğin ailesiyle tanışacakmış gibi hissediyorum.

Kapıya alacaklı gibi vuran Mert'e gözlerimi fal taşı gibi açarak "Kardeşim içerde paran mı kaldı? Alacaklı gibi vuruyon." dediğimde kafasıyla onaylayıp "Açım ulan açım! Açın kapıyı aç oğlan geldi!" diye bağırmaya başladı. Kafamı olumsuz sallayıp kapıya bakmaya başladım. Kapı yavaşça açılmaya başladı -çaki falan mı çıkacak- sonra parmakları çıktı -töve yarabbi- ardından kendini çıkardı, lan -Allah canını almasın- küçük oğlan çocuğuymuş.  Mert onu kucağına alıp içeri girdi bende valizimi alıp bende içeri girdim. Ama girmez olaydım çünkü salon tam kapının karşısında ve tüm gençlerle, yaşlılar oturmuş  bana bakıyor hepsine gülümseyip ayakkabılarımı çıkardım. "Zeynoooo! İçeri gir." diye bağıran Mert'e inanamıyor gibi bakmaya başladım. Cevap vermeden ayakkabılarımı çıkarıp salona girdim. Ama burası çok kalabalık, nasıl aileler böyle? Tamamen salona girdim kafamı sağa çevirince Mert masaya oturmuş kadınlarla yemek yiyor. Yanındaki kız Mert'i dürtüp birşey söyledi Mert hemen kafasını arkaya çevirip benimle göz göze geldi. Sırıtınca dişindeki maydanoz bana merhaba dedi. Bune ya. Hala sırıtıyor. Neye yüzümü buruşturduğumu anladı dahada sırıtıp "Kanka diş teli taktm güzel mi?" ya ya harika. "Çok güzel adeta büyülendim kendi kendime bu çocuk niye dümdüz dişlerine maydonozdan tel yaptı kafası mı güzel sonra anladım ki senin kafan her gün güzel." daha bir sırıttı "Onda haklısın bu yakışıklının herşeyi güzel. Allah özenmiş. Birde senin tipine özenseydi ama neyse. Kesin Berzan ve Kayra bu yüzden seni bıraktı. Hahaha..." son anda ne dediğini anlayıp maydonozu yuttu ayağa kalkıp yanıma geldi. "Kanka yanlışıkla dedim. Affettin mi?" diyerek sırıttı. Ona kafamı sallayıp "Belkide haklısın kanka güzel olmadığım için bıraktı. Hem Berzan haklı değil ya neyse... Bende açım." dediğimde masadan kapalı bir kadın gülerek " Gel canım sende burda ye." dediği an Mert beni bırakıp boş olan yere oturup yemeye başladı. "Mert halam kalk ta kız gelsin sen erkeklerle sonra yersin." dedi ama Mert bey kafasını olumsuz sallayıp "Banane ben açım o erkeklerle yer." dedi. Kadın bana bakınca onaylayıp "Aynen o yesin ben sonra da yerim." diyerek koltuklara baktım ama sadece kapıyı açan çocuğun yanı boş ona gülerek yanına oturdum. Oda elindeki tabletle oyununa devam etti. Bende cebimden telefonumu çıkarıp mesaj kısmına girdim 5 tane mesaj var.

Oylamayı ve yorum yapmayı unutmayın...

İKİZ   (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin