SELAAM💦İlk bölümümüzle karşınızda bulunmaktayım, öncelikle bölümleri öyle çok uzun tutmamaya çalışacağım. Hem okurken siz zorlanmayın hemde ben fazla tutmaya çalışayım derken saçmalamayayım diye.🖇
Umarım beğeneceğiniz bir kitap olur. Yazmak kolay bir iş değil, tamam herkes yazabilir ama herkes içten yazamaz. Ben yazma konusunda profesyonel değilim, her ne kadar uzun bir süredir yazsam dahi çaylak yazar diyebilirsiniz. Ve dileğim içinize işleyecek bir şekilde yazıyor olmam, umarım beğeneceğiniz bir kitap olması.🤍
Hadi başlayalım o zamaaan!🥂
• A Ş K I N K Ü L L E R İ •
Sevinci öğrenirsek, başkalarına acı vermeyi unuturuz.
➿Friedrich Wilhelm Nietzsche
1.BÖLÜM: "BABA GİBİ"
Y A Z A R ' D A N
• 1 0 S E N E Ö N C E •
"Bir zamanlar, bütün duyguların üzerinde yaşadığı bir ada varmış: Mutluluk, Üzüntü, Bilgi ve tüm diğerleri, Aşk dahil. Bir gün, adanın batmakta olduğu, duygulara haber verilmiş. Bunun üzerine hepsi adayı terk etmek için sandallarını hazırlamışlar."
Hazel dedesini dudaklarında kocaman bir gülümsemeyle dinliyordu.
"Mutluluk, üzüntü, bilgi ve tüm diğerleri mi dedecim?" İris'in sorusuyla Hazel kaşlarını çatarak ona döndü,
"susar mısın İris?"
"Sen kes sesini asıl!"
"Ya susar mısınız? Uyuyamıyorum.." Kartay'ın sesi onları sustururken Hazar derin bir nefes alarak Kartay'ın başını okşadı.
"Aşk, adada en sona kalan duygu olmuş çünkü mümkün olan en son ana kadar beklemek istemiş.Ada neredeyse battığı zaman, Aşk yardım istemeye karar vermiş. Zenginlik, çok büyük bir teknenin içinde, geçmekteymiş.Aşk, 'Zenginlik, beni de yanına alır mısın?' diye sormuş.
Zenginlik, 'Hayır, alamam. Teknemde çok fazla altın ve gümüş var, senin için yer yok.' demiş."
"Ne kötüymüş bu zenginlik dedecim.."
"Bence iyi yapmış, almak zorunda mı Hazel? Bende seni öyle bir adada kalsak almazdım."
"Sende kötüsün çünkü!" Hazel çatık kaşlarla İris'e baktı.
"Şşh, kavga yok. Anlatmam bak."
"Aşk, çok güzel bir yelkenlinin içindeki Kibir'den yardım istemiş. 'Kibir, lütfen bana yardım et!' , Kibir 'Sana yardım edemem, Aşk. Sırılsıklamsın ve yelkenlimi mahvedebilirsin.' diye cevap vermiş. Üzüntü yakınlardaymış ve Aşk yardım istemiş: 'Üzüntü, seninle geleyim.' Üzüntü 'Of, Aşk, o kadar üzgünüm ki, yalnız kalmaya ihtiyacım var, demiş.
Mutluluk da Aşk'ın yanından geçmiş; ama o kadar mutluymuş ki Aşk'ın çağrısını duymamış. Aşk, birden bir ses duymuş. 'Gel Aşk! Seni yanıma alacağım...' Bu Aşk'tan daha yaşlıca birisiymiş. Aşk o kadar şanslı ve mutlu hissetmiş ki, onu yanına alanın kim olduğunu öğrenmeyi akıl edememiş.
Yeni bir kara parçasına vardıklarında, Aşk'a yardım eden yoluna devam etmiş. Ona ne kadar borçlu olduğunu fark eden Aşk, Bilgi'ye sormuş: 'Bana yardım eden kimdi?' Bilgi 'O, Zaman'dı' diye cevap vermiş. 'Zaman mı? Neden bana yardım etti ki?' diye sormuş Aşk."
"Niye Zaman yardım etmiş dedecim?" İris kaşlarını kaldırarak merakla dedesine bakarken Hazar başını iki yana salladı,
"anlatıyorum kuzum, Bilgi gülümsemiş: 'Çünkü sadece Zaman Aşk'ın ne kadar büyük olduğunu anlayabilir' demiş."
"Ben hiç bir şey anlamadım dedecim, bu ne biçim hikaye!" Dedi İris somurtarak.
"Aşkı diğer hiç bir duygu anlayamaz, Zaman'dan hariç. Çünkü dediği gibi, sadece Zaman Aşk'ın ne kadar büyük olduğunu anlayabilir." Gülümseyerek dedesine bakıyordu Hazel, yattığı yataktan doğrularak dedesinin yanağına kocaman bir öpücük kondurdu.
"Sen onun dediğine bakma dedecim, çok güzeldi."
"Şşh, sessiz olun, uyumuş Kartay."
H A Z E L ' D E N
Aşk, üç harfli bir kelime olmasına rağmen eğer karşılıksız olduğunda öylesine deli gibi can yakardı. Aşk bambaşka bir şeydi, her ne kadar artık aşkı basitleştirip, küçük bir hoşlantının adını dahi aşk diye kondursalarda.
Aşk eşsizdi, aşk bambaşka bir şeydi.
Sabahattin Ali'nin de dediği gibi, aşk; öyle bir histir ki, nereden geldiğini bilemediğimiz gibi, günün birinde nereye kaçıp gittiğini de bilemeyiz.
Yeşil gözlerimi aynanın üzerinden bedenimde gezdirirken, dudaklarım beğeniyle kıvrılmıştı. Üzerimdeki siyah zincir detaylı straplez mini elbisem oldukça hoş durmuştu üzerimde.
Kahverengi saçlarım açık omuzlarımı kapatırken, kapının çalmasıyla kapıya doğru dönerek girmesini söylemiştim.
"Çok güzel olmuşsun," dudaklarım bir sırıtışa ev sahipliği yaparken istemsizce başımı onaylar anlamda salladım.
"Tabi ki, sonuçta senin kızınım değil mi Aysun Karaelmas."
"Benim kızımsın, iyi ki de benim kızımsın.." yanıma yaklaşarak ellerini yanaklarıma koyarak, parmağı hafifçe okşarken dudaklarındaki gülümseme çok daha genişlemişti.
"İyi misin?"
"İyiyim," diyerek geri çekildiğinde belli etmemeye çalışsa dahi gözleri dolmuştu anlamadığım bir şekilde. Benim annem kesinlikle duygusal bir kadın değildi.
"Hadi gidelim, bekletmeyelim." Başımı hafifçe sallarken üzerime kürkü geçirdim.
Salona vardığımızda gözlerimi odada gezdirirken İris'in hala inmemiş olduğu gerçeğiyle gözlerimi devirdim. İris kuzenimdi benim, yıldızı barışmayan iki kuzenden ibarettik.
"Karaelmas'ların güzeller güzeli, yine güzelliğini konuşturmuş."
"Teşekkür ederim abicim, sende yine fiyakalısın." Bahadır abi, İris'in abisiydi. Her ne kadar İris'le anlaşamasak dahi onunla oldukça iyi anlaşırdık.
Gözlerimi dedeme çevirdiğimde gülümsememi genişleterek yanına vardım, her geçen gün daha da çökmüş olmasına rağmen şimdi dimdik ayaktaydı. Bu zamana kadar düzenli, dikkatli ve sağlıklı yaşamış olması sağlamıştı.
Kollarımı ona sararken huzurla yumdum gözlerimi, küçükken onunla birlikte uyumayı severdim. Çok koymuştum onu babam yerine, babamı küçük yaşta kaybetmiş olmamdan dolayı elimde kalan fotoğraflardan ve videolardan aklımda kalıyordu. Onu seviyor ve illaki özlüyordum.
Ama dedemin yeri benim içimde bambaşka bir yerdeydi, bu onunla büyümüş olmamdan kaynaklığındandı. Babamı özlediğimde, onu istediğim zamanlarda gidip ona sarılır sessizce dökerdim gözyaşlarımı. Her ne kadar çocuk aklı belli etmemeye çalışsam dahi anlardı o, dededen çok bir baba gibi olmuştu bana dedem. Benim babasızlığımı sarıp sarmalamaya çalışmış ve başarmıştı.
Düşünüyordum da onu kaybettiğim zaman yıkılacaktım, mahvolacaktım.
BÖLÜM SONU
Umarım beğenmişsinizdir, bölüm hakkında düşüncelerinizi yazmayı unutmayın lütfen.🖤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKIN KÜLLERİ
Ficção AdolescenteBabasını iki yaşında kaybetmiş, onu ondan geriye kalan fotoğraf ve videolardan tanıyan bir kız, Hazel Karaelmas! Karaelmas'ların küçüğü, dedesinin canının canı. Hayat bazen, bazılarımız için hiçte adil olmuyordu. O geçmişindeki karanlığa rağmen beya...