Kukla

3K 285 143
                                    

Anlamıyordu beni.

Benim onu anladığım gibi anlamıyordu.

Yine de suçlamıyorum onu. Suçlayamıyorum.

Sadece Jongin değil çünkü, hiçkimse anlayamazdı.

Muhteşem bir güç olarak gördükleri şey bazen bir lanete dönüşüyordu ama kimse bunu bilmiyordu.

Onların aksine benim için bazı şeyleri bastırmak çok zordu. Sadece kızışmadan bahsetmiyorum. İçimdeki kurdu bile bastırmak çok zordu başlarda. Şimdi kurdumla bir bütün olmuş olsam da bunun yaratacağı farkı düşünmeye dahi vaktim yoktu. Lanetim boğazımı çoktan kavramış nefesimi kesmişti. Şimdilik başka bir şey düşünmeme izin vermiyordu.

Ben lanetimin parmaklarındaki iplere bağlı bir kuklaydım belki de. O ne isterse o oluyordu çünkü.

Şımarık bir şekilde her şeyden şikayet ettiğimi düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Beyaz kurt olmak bazen gerçekten bir lütuftan çok lanet gibi hissettiriyordu.

Diğerleri sadece birkaç hapla her şeyi kontrol edebiliyorken benim saatlerce acı içinde kıvranmam bir lanetti.

Diğerleri en fazla ikinci ya da üçüncü dönüşümlerinde kurtlarını kontrol edebilirken benim günlerce kurt formumda hapsolmam bir lanetti.

Efsane bütün beklentileri artırırken benim iç hesaplaşmalarım yüzünden kimseye doğru dürüst yardım edememem, kendimi eksik hissetmem bir lanetti.

Diğerleri eşleriyle rollerine uygun mutlu bir hayat sürerken benim alfa, beta ve omega olmam, dengeyi bulamamam, isteklerim, mantığım ve mührüm arasında sıkışıp kalmam bir lanetti.

Günler önce Jongin'in kucağına oturmak için kıvranırken şimdi onu keşfetmek istemem bir lanetti.

Alfa halimin bile alfa Jongin'e yanık olması... evet kesinlikle bir lanetti.

Belki de lütuf olan sadece Jongin'di. Her şeye rağmen yanımda olan, bir şekilde bana destek olmaya çalışan Jongin'di benim hediyem.

Şimdi dizlerimizin üzerinde durup deli gibi öpüşürken, birbirimizi itmek ve kabullenmek arasında kalıyorduk.

Jongin üzerine atladığım ilk anda beni kollarıyla sarmış ve üzerimde baskınlık oluşturmaya çalışmıştı. Ellerini kasıtlı olarak belimden kalçalarıma doğru kaydırıyordu. Dili dilimle savaşırken bana bir omega olduğumu söyler gibiydi. Bense hareketlerini kontrol altına almamak için kendimi zor tutuyordum.

Biliyorsunuz kalp atışlarını dahi avucuma alabilecekken onu altıma almak benim için hiç de zor değildi. Yine de gücümü kullanmamak için dudaklarına odaklanmaya çalışıyordum. Çünkü bu kadarına hakkım yoktu ve sonrasında Jongin'in tepkisi ne olurdu kestiremiyordum.

Tam da bu yüzden bir çeşit fiziksel savaş içindeydik. Bir eliyle omzumu itip beni yere yatırmaya çalışsa da elini çabucak bileğinden tutup kendi beline doğru kıvırdım. Diğer elini de aynı şekilde tuttuğumda dengesini kaybettiğinden sırt üstü düşen kendisi oldu. Üzerine uzanıp boynunu öpmeye başladığımda ellerini tutuşumdan kurtarıp üzerimdeki sporcu atletini yırttı. Öpücüklerimi göğsüne doğru indirirken parmaklarım bacaklarını okşuyordu. Kasıklarımı ona bastırdım. Benim kadar sertleşmiş olsa da derin bir nefes aldı ve bir eliyle saçlarımı kavradı. "İyi, eğlen bakalım."

Sözleriyle duraksayıp gözlerine baktığımda ellerini sırtıma yerleştirip okşamaya başladı. Dokunuşlarının yavaşça belime inişine aldırmayıp göğsünü ısırmaya devam ettim.

Daha önce neden yapmamıştım? Çikolata teni bu kadar çekiciyken neden bir kez olsun onu altıma alıp dilediğim gibi keşfetmeyi düşünemedim?

White Wolf ~ SekaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin