Berk'ten
Bazı anlar vardır birşey söyleyemezsiniz. O anlardan birini yaşıyorduk ama ağzımızdan bir kelime çıkmıştı. Hep bir ağızdan "OHA" demiştik. Sınıfta gördüğümüz şey karşısında şok olmak işten bile değildi. Karşımızda Arda'yıl aldatan eski sevgilisi duruyordu. Ve Arda bu kızın ardından az ağlamamıştı. Arda'nın gözünde o yıkılma anını görebiliyordum. Sanki o eski günleri tekrar tekrar kafasında kuruyor gibiydi. Sadece bakıyordu. Gerçi bizim halimiz ondan farklı değildi. Biz boş boş bakarken Arda'nın içindeki öfke birden aydınlandı. Sınıftan bir hızla çıktı. Sena hala yerinden hareket edemezken biz Ali'yle birlikte Arda'nın peşinden koştuk.
"Kanka saçmalama gel hadi o mevzu çoktan kapanmadı mı? Kapandı" dedi Ali. "Demek ki içimde hala kapatamamışım Ali" dedi ardından Arda."Tamam gençler şuan niye tartışıyorsunuz. Arda sende gel şuraya" dememin ardından "Siz çıkın sınıfa ben gelmeyeceğim" dedi Arda. "Abicim gel şuraya saçma saçma iş yapma ya" dedi Ali. "Tamam Ali bırak gitsin. Ama bana haber vereceksin. Unutma!". Arda kafa salladıktan sonra aramızdan ayrıldı. "Abi kafan mı güzel? O çocuk şuan kendine zarar bile verebilir. Olay yaşandıktan sonra çocuğu toparlayamadık hatırlamıyor musun? Şimdi ne yapar kim bilir..." "Tamam Ali yeter. En az senin kadar bende o çocuğun ne çektiğini biliyorum. Ama şuan ihtiyacı olan şey kafa dinlemek. Abi off ya okulun ilk günü başımıza gelene bak. Hadi Sena bekliyordur sınıfa çıkalım." Ali kafasını salladıktan sonra sınıfa doğru çıktık.
Sınıfa girer girmez Sena başımıza geçip "Hani Arda nerede? Sakın bıraktık demeyin." demesinin ardından. "Bıraktık" dedim. "Sizin kafanız mı güzel ya?....". "Tamam ya sana da açıklama yapmıycam. Çocuk kafa dinlesin." dedim. "Aynen ya o da şuan bayağı kafa dinleyecek halde ya. Sizi bazen hiç anlamıyorum. Bakın zaten şu kızı yolmamak için zor duruyorum." Ali sessizliğini bozup "Ya tamam geçelim yerimize Arda güçlüdür bakar başının çaresine." Ali'ye hepimiz hak verdik ama Sena'nın içi hala rahat değildi. Boş bir yer bulup oturmamızın ardından Arda'dan mesaj geldi.
Arda: Berk ben birkaç gün kafa dinleyeceğim. Merak etmeyin beni. Sena merak etmiştir. Söyle ona iyiyim.
Berk: Kanka yapma böyle ya
Arda: Lütfen Berk zorluk çıkarmayın bir kaç gün yokum sadece.
Berk: Tamam kanka. Sena'yı merak etme. Görüşürüz.
Arda: Bb
Arda ile konuşmamızın bitmesi ardından Sena'ya döndüm. "İyiymiş merak etme. Mesaj attı". " Söylemesi kolay" dedi. İçeri çok genç bir kız girdi. Bayağı şık görünümlü bir kızdı. Ki yalan söylemesek iyi olur bayağı güzel bir kızdı. Ve tabiki şanssızlığım yine gün yüzüne çıktı. O güzel kızın ağzından şu kelimeler döküldü. "Selam çocuklar. Ben Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeniniz Aynur Taş." Tamam taş olduğunuzu anladık dedim içimden kendi kendime söverken. Ali bana doğru dönüp ağız yaparak "Bele vaziyetin..." demesinin ardından susturdum onu. Dersler tanışma vesayre geçip gidiyordu. Ve benim dikkatimi çeken tek şey vardı. O kız sürekli bize bakıyordu. Göz göze geldiğimizde gözlerini kaçırıyordu sürekli. Sonunda derslerin bitmesinin ardından Ali, Sena ve ben beraber benim eve geçtik. Arda'yı merak ediyorduk ama elimizden birşey gelmezdi. İstiyorsa yapardı o kime karışamazdı. Ben kendi kafamdan konuşurken Ali ayağı kalktı.
"Böyle oturup çocuğun kendi yediğini bilerek hiçbir şey yapmayacak mıyız?"
Ardından bende "Ne yapalım sanki nereye gittiğini biliyoruz. Hem böylesi daha iyi kafa dinler. Konuştuk bunları"
"Ama abi Ne yapıyım merak ediyorum çocuğu. Hem bizim salağı tanımıyorsun sanki."
Sena ordan atladı. "Tartışmayın, bulacağız bir yolunu. Düşünelim Arda yalnız kalmak için nereye gider. Çocukluktan beri arkadaşsınız sonuçta."
Ali "Dedesinin bir çiftliği vardı. Sessiz, sakin bir yer. Kimse de yok orada. Kesin oradadır" dedi.
"Aslında Ali haklı birkaç kez beraber de gittik hatta. Büyük ihtimalle ordadır. Ama bence yalnız bırakmalıyız."
Ali birden gürledi "Yeter ya sen bu çocuğun iyiliğini mi istiyorsun kötülüğünü mü?"
"Ali anlıyorum agresifsin ama beni suçlama yoksa kötü olur."
"Ne olur lan?!"
Sena araya girdi. "Yeteeer! Ne yapıyorsunuz ya siz. Birbirinize düşmenin sırası mı şimdi. Arda olsa şimdi size nasıl kızardı."
Ben de "Sanırım haklı. Hadi çiftliğe gidiyoruz."