Mert anlattıklarımı doğru bulmuş olmalı ki ağlamıyordu artık. Sırtını dikleştirdi ve oturduğu yerden kalktı. Onun üzülmesini engellediğim için içimde bir mutluluk hissettim.
Merdivenlerden gelen ayak seslerine baktığımda Aslıyı gördüm. Ne zamandır burdaydık acaba okul kapanmış mıydı? Nasıl unutmuştum ben bunları. Hızla ben de ayağa kalktım oturduğum yerden.
Aslı yanımıza geldi.Asya okul kapanmak üzere çıkalım istersen.
Merte döndüm eski haline geldiğini görünce yüzümde engel olamadığım bir tebessüm oluştu.
Elini ensesine götürdü, ordan da dağınık olan saçlarını daha da dağıtarak bana baktı.Şey ben teşekkür ederim. Çok sağol.
Önemli değil kim olsa aynısını yapardı.
Aaah hadi ama kimi kandırıyordum ,kim yapardı ki. Gören de gömezden gelir geçerdi. Hee Aslı olmasa bende cesaret edip yapamazdım zaten.
Aslı kolumu dürtürek 'hadi hadi' dercesine bakıyordu.
Okul kapanacakmış birazdan çıksak iyi olur.
Dedim Mert kafasını sallayarak onayladı ve gitti. Aslı ise;
Allahım çok şükür hala okulda olduğumuzu anladın . Seni aptal kız.
Aslı'nın bu dediklerine gözlerimi devirerek cevap verdim. Ve çıkışa doğru hızlı adımlarla ilerledik.Okuldan çıktığımızda saat 6'ya geliyordu ve babam çok kızacaktı by duruma.
Asya ne olmuş Merte? Ne konuştunuz o kadar? Anlatsana kızım .
Bende Aslı ne zaman sorguya başlayacak diye düşünecekken sorular geldi bile. Allahım neden bu kadar meraklı bir kankam var.
Yarın anlatırım. Eve çok geç kaldım, hadi görüşürüz miniğim kendine iyi bak.
Bişey demesine fırsat bırakmadan koşarak ayrıldım yanından. Arkamdan imalı imalı görüşürüz dediğini duymuştum.Koşarak eve geldiğimde babamın eve halen gelmemiş olmasını umarak girdim içeri.
Ayakkabılarımı çıkarıp yerine koyduktan sonra odama doğru ilerlerken ismimi duydum. Babamdı.Ooo Asya hanım eve teşrif edebildi nihayet. Çok şükür.
Aah lanet olsun ne zaman şansım yaver gitti ki zaten. İçimden küfürler savurarak yavaşça babama doğru döndüm.
Nerdeydin lan sen! dingonun ahırı mı burası! öyle kafana göre geliyorsun.Baba vallahi okuldaydım, Aslıyla kütüphanedeydik ders çalışıyorduk, zaman nasıl geçmiş anlamamışım. Bidaha olmaz.
Kes sesini, gör ki nerelerde burnunu sürtüyordun. Bidaha , bidaha bu eve vaktinde gelmezsen o okula bidaha gidemezsin anladın mı?
Anladım, olmaz bidaha.
İyi. Hadi çabuk yemeği getir.
Tamam.
Üvey annem Zeliha komedi filmi izler gibi gülüyordu. Nasıl böylesine kötü olabiliyordu anlamıyordum. Bir insanda bir gram merhamet , acıma duygusu olurdu. Ama yoktu işte bu kadında.
Odama girip, hızlıca üzerimi değiştirdim. Elimi yüzümü yıkadıktan hemen sonra mutfağa girip yemek hazırladım.
Bu kadın bu evde ne işe yarıyordu anlamıyordum. Oturmaktan hiç sıkılmıyor muydu acaba? Çünkü her işi ben yapıyordum nerdeyse. O da sefasına bakıyordu.Sofrayı hazırladıktan sonra yemeğe oturup başladık. Her zamanki gibi sessizlik hakimdi. Tabağımdan bir iki kaşık alıp kalktım, odama geçtim. Kendimi yatağa attım. Bugün olanları düşündüm biraz. Böyle kötü bir zamanda Mertin yanında olmama hem seviniyordum hem de üzülüyordum.
Bundan sonra bana nasıl davranacaktı acaba? Sonuçta ona ufak da olsa destek olmuştum.Artık ruhumun bedenime ağır geldiğini hissetmeye başlıyordum.
Ve şuan istediğim tek şey uyumaktı.Merhaba sevgili okurlar ;
çok bişey istemiyorum ki sadece yorum ,ne düşünüyorsunuz merak ediyorum . Düşüncelerinizi benden esirgemeyin :)
Yıldıza basmayı da unutmayın!! 🖤🍀
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONSUZA KADAR
Teen Fictionkalbiniz derin karanlıklarda kaybolurken, aklınız sizi aydınlığa çıkarmaz . . aklınız sizi doğru olana götürürken yapman gereken tek şey kalbini de o yola katabilmen.... Farklı olsun , Yada hep aynı Yada sen nasıl istiyorsan... Bana destek olmanızı...