İdam Mahkumunun Son Günü - VİCTOR HUGO

537 28 24
                                    

"İçinde bulunduğum bu umutsuz konumda, bazı anlar oluyor ki
insan bir saç teliyle bir zinciri kırabileceğine inanıyor."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••


"Bütün insanlar sonu belirsiz bir infaza mâhkumdur ."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Temyiz sizi bir uçurumun tepesinde asılı tutan ve kopana dek sürekli çıtırdadığı duyulan bir ipten ibarettir."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Ve yargıç yargılamıyor! Ve cellat yargılanmıyor! Ve hiç bir mahkeme, Tanrı'nın bir kulunun kutsal varlığı üzerinde bütün yasaların bu korkunç yok etme eylemini sorgulamamaktadır!"

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Hiçbir şey demiyorsun,"diyordu annem. "Üzgün gibi bir halin var."

Oysa yüreğimde mutluluk vardı.
Bütün yaşamım boyunca anımsayacağım bir akşam.
Bütün bir yaşam boyu!"

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Peki kralın adamları "uygarlık" sözcüğünden ne anlıyorsunuz? Onun neresindeyiz? Düzenbazlıklar ve yutturmacalarla doldurulmuş adalet! Geçici çözümlerden oluşan yasalar. Korkunç!"

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Deliliğin insanı yaşattığını söylerler; hiç olmazsa akıl acı çekmez; uyur ve bir ceset gibi yaşar."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Mezarlık kimsenin kaçabileceği bir hapishane değildir. O halde niçin bu kadar korkuyorum ki?
Mezarın kapağı, içerden açılamaz."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Korkulacak bir şey olmadığını, acı çekilmediğini, sakin bir ölüm olduğunu, ölümün böylece kolaylaştırdığını söylüyorlar.
Hey!Peki ya altı haftalık bu can çekişmeye, gün boyunca süren bu iniltiye ne demeli? Çok yavaş ve çok hızlı geçen o telafisi imkansız son günün endişelerine ne demeli? Giyotin sehpasına çıkan o ıstırap merdivenine ne demeli?"

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Her zaman mutluydum hayal dünyamda. İstediğimi düşünebiliyordum, özgürdüm.

Şimdi ise tutsağım."

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

"Bu şehirde, bu saatte ve buradan uzak olmayan bir başka sarayda, her kapısında nöbetçileri olan, sen ne kadar aşağıdaysan onun o kadar yukarıda olması dışında aramızda hiçbir fark bulunmayan ve bütün toplumun içinde senin gibi kendini farklı hisseden bir adam var. Hayatının her dakikası şan, şöhret, ihtişam, zevk ve sarhoşluk içinde geçiyor. Etrafında aşk, saygı, hayranlıktan başka bir şey yok. Onunla konuşurken en yüksek sesler alçalıyor, en sert alınlar kırışıyor. Gözlerinin önünde sadece ipek ve altın var. Şu saatte hepsi kendisi ile hemfikir olan bakanlarıyla görüşüyor ya da yarın ki av partisini, saatinde başlayacağından emin olduğu ve hazırlıkları için talimatlar verildiği akşamki baloyu düşünüyor. Öyle işte! O adam da senin gibi etten kemikten yaratılmış! "

Kelimeler:
Temyiz, Ayırt etme, seçme, ayırma; hukukta, doğruyu yanlıştan ayıran kuruldur. Bir mahkeme hükmüyle bu hükmün dayandığı muhakemenin hukuki bakımdan, yüksek mahkemede (Yargıtay, Askerî Yargıtay, Danıştay) bir defa daha tetkiki imkânını sağlayan kanun yoludur.

Giyotin, idam mahkûmunun başını kesmek amacıyla geliştirilmiş bir çeşit idam aracı.

MuâşakaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin