ZORAKİ EVLİLİK (MAFYA JJK)

5. BÖLÜM (CEZA)

Hatırlatma: Bora! Kiminle konuştuğuna dikkat et! Bir anda kendini kapının önünde bulabilirsin.
Gelen kişi orta yaşlarda soluk tenli bir kadındı. Sanırım oda hizmetciydi.
Bora: Üff tamam!...
Diğer kadın mutfaktan çıktı bende arkasından gidip
Min Ji: Hey!
X: Buyrun efendim!
Min Ji: Adın ne senin?
X: Dong Hyun efendim.
Min Ji: Bana efendim deme lütfen adımla hitap et.
X: Peki Min Ji Hanım
Hafifçe gülümsedim.
Min Ji: Sadece ismimle...
Dong Hyun: Min Ji mi diyeyim yani?!
Olumlu anlamda başımı salladım
Min Ji: Evet.
Dong Hyun: Ama uygun olur mu bilemem.
Min Ji: Tabiki olur. Bana bu şekilde hitap etmeni istiyorsam buna başka kim karışabilir ki!
Dong Hyun: Jungkook bey!
Min Ji: Jungkook'u sallayan kim ki?
Birden arkadan biri seslendi
X: Demek öyle Min Ji Hanım!
Bir anda Dong Hyun önümden çekilip saygıyla eğildi. Bende arkama döndüm. Gelen kişi Jungkook'du.
Min Ji: Ama sen? Senin önemli birşey... önemli bir işin vardı...
Jungkook: Öyle mi? Peki ya benim neden bundan haberim acaba!
Ahh aptal kafam! Tabiki bilmiyor çünkü işi olduğunu ben kendi kafamdan uydurdum!
Min ji: Şey hani takım elbise falan giydin ya belki-
Jungkook hemen sözümü kesti.
Jungkook: Belki önemli bir işim vardır diye bir fikir yürüttün  kafanda. Ve bir süre sonra bu fikri sanki gerçekmişcesine kendine inandırdın öyle mi?
Çok utanmıştım. Çok aptaldım. Buna kendim nasıl inandım ki!
Ben utançtan yerin dibine geçmişken Jungkook kahkahalarla gülmeye devam ediyordu.
Jungkook: Bu kadar aptal olduğunu düşünmemiştim.
Min Ji: Sensin aptal!
Jungkook:  Ne dedin sen!?
Min Ji: Bana kimse aptal diyemez. Sen bile!
Jungkook: Haddini aşma!
MinJi: Aşarım!
Jungkook: MIN JI!
Min Ji: NE VAR!Sen KİMSİN ki bana hakaret ediyorsun! Ben se-

Sözümü kesen şey büyük tokadı yememdi. Yanağımın kızardığını yanmasından anlayabiliyorum. Elimi yanağıma koydum ve sinirden seslice soluyan Jungkook'a baktım.
Min Ji: Sen kimsin de bana tokat atıyorsun!
Deyip elimi kaldırdığım anda tuttu ve diğer yanağıma vurdu. Dudağım patlamıştı.
Jungkook: Dong Hyun!
Dong Hyun: Evet efendim.
Jungkook:Alın bunu tıkın odasına! Bana el kaldırmak neymiş görsün. 2-3 gün de yemek vermeyin. Asla odasından çıkmasın!
Dong Hyun: Jungkook! Kızı zaten dövdün. Bu kadar ceza fazla değil mi?
Jungkook:Sen karışma! Götür dediysem götür!
Dong Hyun: Peki sen bilirsin!
Jungkook: siz diyecektin sanırım...
Dong Hyun şaşırmış ve iki kaşınıda kaldırmış bir vaziyette baktı. Ve
Dong Hyun: Òyle olsun! Peki siz bilirsiniz!
"Siz"kelimesini bastırarak söylemişti. Ne geçiyordu bunların aralarında bilmem. Aman Herneyse ben önce kendi derdime yanmalıyım. Sonuçta koskoca 2-3 gün yemek yiyemeyecektim. Dong Hyun beni kolumdan tutup kaldırdı ve yukarı çıkardı. Odama geldim tam kapıyı kapatacakken kapıyı tuttu ve
Dong Hyun: Bak Min Ji! Jungkook si irili bir kişiliğe sahip. Bu evlilik ne kadar kağıt üzerinde de olsa sen onun karısısın. Onunla iyi geçin demiyorum. Sadece biraz olsun boyun eğ.
Min Ji: Üzgünüm Dong Hyun abla ama hayır! Asla boyun eğmem hele ki bu iki tokattan sonra asla! Kimse benim gururumu ayaklar altına alamaz. İzin vermem buna! Bu tokatların bedelini ödeyecek
Dong Hyun: Peki kızım. Ama dikkat et Jungkook hafife alacağın birisi asla değildir. Gururunu toplayacağım derken şerefini ayaklar altına alma sakın!...

Deyip gitti. Neydi şimdi bu. Herneyse madem odadan çıkamıyorum o zaman bir duş alayım, Pansuman yapayım.
Bir saat düş aldıktan sonra bornozumu giydim ve aynanın karşısında pansuman yapmaya başladım. O anda biri kapıyı kırar gibi açtı.
Min Ji: YUUHHH!! AYI. BU NE ? BIR KIZIN ODASINA BÖYLE Mİ GİRİLIR
Jungkook: Başlatma kızına odasına! Ne yapıyorsun sen bu halde
Min Ji: Ne yapıyor gibi görünüyorum acaba! Kör müsün? Senin attıgın tokat yüzünden patlayan dudağıma pansuman yapıyorum!
Jungkook bis histerik bir sırıtış sergiledi. Ardından hemen ciddileşti.
Jungkook: Bir daha yapmamak üzere dersini almışsındır sanırım
Min Ji: Sanıyorsan yanılıyorsun. Bu tokatların intikamını alacağım senden.
Jungkook: Anlaşılan akıllanmamış sen
Deyip dibime kadar girdi. Derin derin nefes alıp veriyordum.
Jungkook:Hemen üstünü giyin!
Üzerime baktığımda bornozlu olduğumu gördüm ve çok utandım. Jungkook odadan ayrıldı. Bende pansuman devam edip üzerimi değiştirdim. Yatağına oturdum,telefonumu elime aldım.
Min Ji: Ahhh lanet olsun kim bu kadar zengin olup evinde internet bulundurmaz ki!
Ufff birde bu çıktı başıma
Açım
Burada takılıp kaldım
Eğlenecek hiçbir şey yok
Uğraşacak hiçbir şey yok
Konuşacağım kimse yok
Ve ben sıkıntıdan öleceğim.
Ve hala çözemediğim birşey var
Bu mafya kılıklı şahıs benden ne istiyor?
Ben bunları düşünürken uyuya kaldım.

   
                                 ...BÖLÜM SONU...